Zaman akıp gidiyor… 2004 yerel seçiminin hemen ardından, dönemin güçlü AK Parti Grup Başkanvekili olarak Faruk Çelik’in Bursa’ya iki kritik önerisini 11 Aralık 2017 günü bu sütunlardan anımsattık:

Biri…

Çekirge’den başlayıp Uludağ yamaçlarındaki Alacahırka, Maksem, Teferrüç, Kaplıkaya,’dan geçip Otosansit’e ulaşacak Güney Çevre Yolu’ydu.

İkincisi de…

Yıldırım’daki büyük yerleşim adalarını rahatlatmak üzere Tayyareci Mehmet Ali Caddesi ile Ankara Yolu arasına dikey caddeler açılmasıydı.

Cuma gecesi…

Saatler gece yarısına yaklaşırken, Ördekli Kültür Merkezi’ndeki sohbette gözlemlerini ve Bursa üzerine düşüncelerini paylaşan Faruk Çelik iki öneriyi de anımsattı.

Sonra da şunu ekledi:

“Hatırlayın… 2005 yılında Çevre Yolu olmadığı için, Bursa trafiğine nefes aldırmak üzere kamyonları ve tırları şehir girişlerinde bekletip gece yarısı geçmelerine izin veriyorduk.”

Ardından…

Çevre Yolu için kaynak bulmak amacıyla Bakanlarla yaptığı dişe diş mücadeleyi anlatıp, “Çevre Yolu kent trafiğini rahatlattı, ama bugün başka bir noktaya geldik” dedi ve şunu söyledi:

“Osmangazi Köprüsü ve otoyol Bursa’yı resmen İstanbul’un mahallesi haline getirdi. Yıldırım’dan Nilüfer’e gidilebilen sürede artık İstanbul’dan Bursa’ya geliniyor.”

Şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bursa artık bu duruma göre hesabını ve planını yapmalı. Fakat sorunun çözümünü artık daha geniş düşünmek gerekiyor. Çünkü, sadece Bursa’nın alacağı tedbirler ve yapacağı planlamalar yetmez.”

Sorunun kaynağını da söyledi:

“İstanbul’a yapılan her köprü, denizin altından yapılan tünel ulaşımı kolaylaştırıyor, ama Bursa’daki sorunları da büyütüp patlatıyor.”

Şunu vurguladı:

“Bursa bugün, İstanbul’a entegre olmanın sıkıntılarını yaşıyor.”

Gördüğü şu:

“Otoyol başlarken; Bursa’nın Türkiye’nin 3. büyük kenti olacağını, planların buna göre yapılması gerektiğini söylemiştim. Hâlâ fırsat var.”

Tam bu noktada merkezi yönetime de seslendi:

“İstanbul elbette yapılan her şeyi hak ediyor, fakat İstanbul’a yapılan yatırımların aynısı Bursa’ya yapılmazsa Bursa elden gider. Onun için, İstanbul’a yapılan her yatırımın aynısı Bursa’ya da yapılmalı.”

“Bursa’nın sorunları günlük işlerle çözülmez”

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik ve Gıda Tarım Hayvancılık eski bakanı Faruk Çelik iyi bildiği ve sorunlarına çözüm için siyasi çaba gösterdiği Bursa’ya önemli bir öneride bulundu:

“Herkesin bir araya gelip sorunların çözümü için kafa yormalı ve ortak proje çıkmalı. Bursa’nın sorunları günlük işlerle çözülmez.”

Ardından…

“İTÜ Evi bu çalışmanın mutfağını oluşturabilir” dedi ve ekledi:

“Belediye başkanlığı yapan Ekrem Barışık, Erdem Saker, Erdoğan Bilenser, Recep Altepe de katılıp deneyim ve görüşlerini ortaya koymalı.”

Faruk Çelik uyarıyor: Yaşam kalitesi düşüyor

 

Sessizliğini bozup yoğun ziyaret programlarıyla yüksek tempoda sahaya çıkan Faruk Çelik’le sohbet sırasında saha gözlemlerini merak ettik ve “Saha çamurlu mu, yoksa çim mi?” diye espriyle sorduk.

Deneyimli siyasetçi…

Sahayı anlatmak yerine ne gördüğünü söyledi:

“Beklentilerin çok arttığı bir Bursa gördüm. Ama benim gördüğüm Bursa’nın eksikleri var. Bir de, yaşam kalitesinin düşmekte olduğunu gördüm.”

Faruk Çelik’ten gençlere: Benden ne olur demeyin, iyi insan olun

 

Konferansı kısa adı İhsander olan Zararlı Alışkanlıklardan Korunma Derneği organize etti, eski bakan Faruk Çelik de gençlerle bir araya geldi.

Deneyimli siyasetçinin konferansına öylesine büyü ilgi vardı ki, Ördekli Kültür Merkezi’nin salonundaki kadar kalabalık da dışarıdaydı.

Bu tür kalabalık organizasyonları özlediği belli olan Faruk Çelik de formdaydı çok etkileyici bir projeksiyonla dünyanın değişimi, medeniyetler çatışması, güç merkezleri ve coğrafyamızda yaşananları uzun uzun anlattı.

Doğu’dan yükselen medeniyete karşılık Batı’nın teknoloji destekli medeniyetini anlatırken çok etkileyici karşılaştırmalar yaptı, sözleri sık sık alkışlarla kesildi:

“Batı ideal yapılarını oluştururken coğrafyamızdaki sülale devletleri halkın çıkarını savunur mu, kendi tahtlarını savunuyorlar.”

Bu noktada…

İngiltere’nin tarihin ilk anayasası olarak kabul edilen Magna Carta’sına karşı Veda Hutbesi’ni gösterdi.

Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sorunların “artık boyun eğmemesinden” kaynaklandığını anlatıp şuna dikkat çekti:

“Siyasal ve ekonomik güç yeniden Batı’dan Doğu’ya kayıyor. Güç merkezi yeniden değişiyor. Kurdukları düzenin zarar göreceğini anlayanlar da darbelere destek oluyorlar.”

Yaşanan Gezi, 15 Temmuz ve son olarak Amerika’daki dava süreçlerini buna bağladı.

Son bölümde…

“Benden ne olur demeyin” çağrısı yaparken, Artvin’in Yusufeli ilçesinin dağ köyünde doğmuş biri olarak en uzun süren Bakanlık yapan isimler arasına girdiğini anlattı.

Sonra da gençlere seslendi:

“Herkes Bakan ya da milletvekili olamayabilir. Ama iyi esnaf olun, iyi tüccar olan, iyi çiftçi olun, kısacası iyi vatandaş ve iyi insan olun.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Bursa’dan giden Suriyeli yetimlerle buluştu

 

Buluşmayı… Ördekli Kültür Merkezi’nde karşılaştığımız Bursa merkezli Kalbi Selim Derneği Başkanı Osman İpekçioğlu’ndan öğrendik.

Geride kalan yılın son günlerinde Ankara’da düzenlenen Dünya Göçmenler Günü etkinliğine Bursa’dan da Suriyeli 14 yetim çocuk katılmış.

Çocukları Ankara’ya götüren İpekçioğlu özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la bir araya geldikleri sahnenin çok etkileyici olduğunu söyledi.

Bursa’da Suriyeli çocuklara eğitim başta olmak üzere her türlü yardımı yapan ve bugüne kadar göçmen uyumu anlamında önemli sosyal sorumluluk projeleriyle yardım kampanyalarına imza atan Kalbi Selim Derneği Başkanı Osman İpekçioğlu, aynı ziyaret kapsamınsa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya da çalışmalarıyla ilgi bilgi verdiklerini aktardı.