Siyasi partilerin milletvekili aday listeleri açıklanmadan önce:

* Bizim bölgeden aday gösterilmezse listelerde, açık söylüyorum, ben partiye oy vermem!

* Benim memleketlim seçilebilir sırada olmazsa, ben de vermem hemşerim!

* Ben de köylümü göremezsem listelerde, oy moy yok!

* Madem ki, mahallemden kimse yok, oy da yok kusura bakmasınlar!

* Bizim siteden listeye giren var mı ona bakacağım, varsa ailece vereceğiz oyumuzu!

* Patronumuzu aday listeye hangi parti yazarsa, oyumuz onun!

* Federasyon başkanını listeye koyarlarsa, benim de oyum o partiye!

* Dernek başkanımızı listeye alan partiye en az bin oyumuz var!

* Sendika başkanımızı hangi parti aday gösterirse, oyumuz oraya!

* İl Başkanımı listeye almazlarsa, oy kullanmaya bile gitmem!

* İlçe başkanımı liste dışı bırakırlarsa, bırak oy vermeyi partiden bile istifa ederim!

* Sevgili müdürümü aday yapmazlarsa, ayıp eder sandıkta beni de kaybeder partim!

 

Listeler açıklandıktan sonra:

 

* Bölgemizden aday göstermemişler ama olsun, listeyi beğendim vereceğim oyumu…

* Varsın koymasınlar memleketlimi, genel başkanım hemşerim zaten, vermezsem oyumu ayıp olur…

* Köylümü koymadıkları iyi olmuş, daha seçilmeden burnu kalkmıştı…

* Bizim siteden aday adayı olan vatandaşı gözüm tutmamıştı zaten, aidatını bile ödemiyordu, listeye girmemesi isabet olmuş…

* Çok şükür patron aday gösterilmemiş yoksa batardı fabrika!

* Federasyon başkanımızın aday gösterilmemesine üzüldüm ama demek ki partinin var bir bildiği…

* Dernek başkanımız derneği zor idare ediyordu, iyi ki almamışlar listeye!

* Sendika başkanımın şansı yoksa ben ne yapayım arkadaş? Ben veririm oyumu partiye…

* İl başkanımı listeye yazmadıklarına göre demek ki yerel seçimde değerlendirecekler…

* İlçe başkanımın aday gösterilmeyeceği içime doğmuştu… Bu kaçıncı aday adaylığı abicim, koymazlar tabii…

* Laf aramızda müdürümün aday yapılmamasına sevindim, çok yaşlıydı!

 

SP’den e-miting

 

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, seçimlerde bir ilke imza atıyor.

E-mitingler yapacakmış!

Genel Merkez’deki makamında konuşacak, isteyenler YouTube, Twitter, Facebook gibi sosyal medya mecralarından canlı olarak izleyebilecekler…

Konuşmasının sonunda izleyenler tarafından kendisine yöneltilen soruları da yine canlı olarak yanıtlayacakmış Temel Bey…

Harika bir uygulama!

Ramazan ayında insanları güneşin altında saatlerce ayakta bekleten mitingler yapmak yerine, bilişim teknolojisinin bu güzel imkanlarından yararlanması Karamollaoğlu’na seçimde oy kazandırır mı bilemem ama büyük sevap kazandıracağına eminim.

Keşke diğer cumhurbaşkanı adayları da şehir şehir dolaşmaktansa böyle e-mitingler yapsa!

Maddi manevi bu kadar çok yorulmazlardı…

Hem de katılım sayısını da daha net öğrenirlerdi.

 

AK Parti’de mavi ceket modası!

 

AK Parti, 24 Haziran seçimlerinde kullanacağı siyasi söylem ve iletişim stratejisini belirledi.

Parti yöneticilerine ve milletvekili adaylarına dağıtılan kılavuzda, ilginç öneriler göze çarpıyor.

İşte o önerilerden biri de kıyafetle ilgili…

Deniliyor ki;

“Seçim kampanyasında aday ve Cumhurbaşkanı’nın fotoğraflarının birlikte kullanılması durumunda, milletvekili adayının fotoğrafındaki kıyafetler, Cumhurbaşkanı’nın fotoğrafındaki kıyafetle uyumlu olmalıdır.”  

Aldığım duyumlara göre;

Bu öneriyi duyan AK Parti’li erkek milletvekili adayları giyim mağazalarına hücum etmişler…

Tayyip Bey’in sıkça kullandığı üzerinde kare çizgiler bulunan mavi renkli spor ceketlerden satın almışlar.

  

Doları düşürmek benim işim!

 

Dolar her yükseldiğinde, nasıl düşürüleceğine dair yaptığım önerimi yineliyorum ama Hükümet ciddiye almıyor.

Olsun, vatandaşlık görevimi yapıp bir kez daha önerimi hatırlatayım…

Dolar’ın düşmesini hatta düşmekten beter olmasını istiyorsa Hükümet, yapacağı çok basit bir işlem var…

Hibe değil borç olarak, versin bana seçimlere kadar bin dolar, daha verdiği gün düşüşe geçmezse kel olayım!