Engin Özpınar
Engin Özpınar

İdlib’den Afrin’e YPG’nin üzerine

İdlib operasyonunun birinci anlamı şudur: Türkiye, Rusya ve İran’ın Astana görüşmelerinde Suriye’nin İdlib kenti çatışmasızlık bölgesi ilan edilmişti. Anlaşmaya göre İdlib’deki çatışmasızlık bölgesinde kontrol ve gözlem noktaları oluşturarak askeri önlem almak görevi de Türkiye’ye verilmişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İdlib’e askeri harekâta ilişkin dünkü açıklamaları ilkin böyle okunabilir.

İkinci olarak, Türkiye Afrin’deki YPG’ye karşı hazırlık yapılacak bir alan oluşturmak istiyor olabilir. İdlib’e girmek öncelikle bunun için gerekli görülmüştür.

Bir de İdlib sınıra 45 kilometre uzaklıkta. Yani Türkiye’ye çok yakın: Kuzeyinde Hatay ve Afrin, doğuda Halep, batıda Akdeniz sahilinde Lazkiye’yle çevrili bir bölge. Bir diğer deyişle stratejik bir bölge. O nedenle Suriye’yi, Türkiye’yi, Rusya’yı, İran’ı, Irak’ı ve ABD’yi de yakından ilgilendiriyor.

Astana anlaşması bağlayıcı olduğu için ABD dışında sorun çıkması olasılığı çok düşük. Ama ABD ve PYD birbirine bağlı durumda. Onlar, sıra Afrin’e geldiğinde nasıl konumlanacaklar, göreceğiz.

İdlib sonrası gidişatı Afrin’in belirleyeceği anlaşılıyor.

 

Bağdat harekete geçti: Kuzey Irak’ta sınır kapıları kapanıyor

 

Irak, Türkiye ve İran’dan, bölgesel Kürt yönetimiyle olan sınır kapılarını kapatmasını istedi. Irak Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada yasal çerçevede atılan adımların uygulanması için Türkiye ve İran’la ortak çalışıldığı belirtilerek şöyle denildi:

“Irak hükümetinin iki ülkeyle komşuluk ilişkisi, ortak tehditler ve Irak’ın toprak bütünlüğü konularında anlaşması vardır. Buna göre, kapıların kapatılmasının yanı sıra petrol ihracatı başta olmak üzere ticari işlemlerin sınırlandırılması da gerekmektedir.”

Bağdat yönetimi, sınır kapılarının kontrolünü Türkiye ve İran’la koordinasyon halinde Kürtlerin elinden almayı planlıyor.

Bu arada IKBY yönetiminden yapılan açıklamada, kapıların kapatılması halinde Türkiye ve İran’ın da bundan zarar göreceği ileri sürüldü.

Son gelişmelere paralel olarak Irak güçleriyle peşmerge arsında, özellikle tartışmalı bölgelerde askeri çatışma olasılığı yükselişe geçti.

Şu anda Kerkük’te Irak ordusuyla peşmerge arasındaki uzaklık 2 kilometreye düşmüş durumda. İlginçtir, Batı’dan kimsenin sesi çıkmıyor. Bakalım, İspanya’yı uzaktan seyredenler  Kuzey Irak’ta ne yapacaklar?

 

Donald Trump hem şaşırdı hem şaşırttı

 

Şöyle oldu: Onu hep eleştiren Washington Post gazetesi bu kez Başkan’ın bağış toplama yönteminden övgüyle söz edince Donald Trump çok şaşırdı. Ama sonra öyle güzel mesajlar attı ki, o da zarafetiyle herkesi şaşırttı. Twitter’da yazdıkları şöyleydi:

“Washington Post’ta nihayet olumlu bir haber olmasına inanamıyorum. Trump destekçilerinin coşkularını kampanyalara katkıları üzerinden değerlendirmiş. Cumhuriyetçi Parti, Demokratlar’dan daha çok para topluyor ve çoğunluğu küçük miktarlar veren benim harika destekçilerimden. Onlar için çok çalışıyorum.”

WP, Cumhuriyetçi Parti’ye eylül ayına kadar yapılan bağışların 68 milyon dolar olduğunu, bunun yüzde 60’ının 200 dolar ve altı bağışlardan toplandığını yazdı.

Bu rakam, aynı dönemde Demokrat Parti’ye yapılan bağışların iki katıydı.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X