Tartışma… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hafta içinde muhtarlar buluşmasında yaptığı konuşmadaki “Lozan’ı zafer diye yutturmaya çalışıyorlar, bunun neresi zafer” sözleriyle başladı. 

Kadir Mısıroğlu’nun yıllar önce yazdığı 2 ciltlik “Lozan zafer mi, hezimet mi?” adlı kitabının bıraktığı etkinin izlerini taşıdığı izlenimi veren Lozan çıkışı başta muhalefet partilerinin tepkisi olmak üzere sert polemiklere de neden oldu.

Kimi…

Bu sözlerin “iç siyasette gündem değiştirme amaçlı” olduğunu düşündü, kimi de Lozan’la ilgili daha önceki konuşmalarındaki övücü sözlerini anımsatıp “ne değiştiğini” sorguladı.

Ne var ki…

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu çıkışını tekrarlamadı ve polemiği sürdürmedi.

Özellikle de…

Cumartesi günü TBMM yasama yılı açılış konuşmasında hiç değinmedi. Fakat Meclis kulislerinde bu sözlerin mesajı ana tartışma konusu olmaya devam etti.

Bu sütunların okurları biliyorlar…

Ankara kulislerine çok duyarlı olan ve konuşulanları duyup yorumlayabilen bir dostumuz var. Ankara’daki o dostumuzu arayıp Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürpriz Lozan çıkışının ne anlama geldiğini sorduk.

O da…

“Cumhurbaşkanı’nın Lozan çıkışı herkese sürpriz oldu. Çünkü gündemde değildi ve kimse beklemiyordu” diye başlayıp kulağına gelenleri aktardı:

“Gerçi genel olarak bu çıkışın iç siyasete yönelik olduğu konuşuluyor, ama kulislerde pek böyle düşünülmüyor.”

Ardından…

“Ankara’daki genel kanı, bu çıkışın bir iç siyaset mesajı olmadığı” dedi ve şöyle devam etti:

“Suriye ile ilgili olarak çok önemli gelişmeler oluyor. Örneğin Musul ve Rakka konusu var. Rakka’ya askeri operasyon gündemde. Tanklarımız orada. Piyade hazır bekliyor.”

Söylediği şu:

“Uluslararası arenada bunlarla ilgili görüşmeler sürüyor. İşte o konuşmalara ve planlara yönelik olarak Cumhurbaşkanı’nın bir çeşit erken uyarı çıkışı yaptığı konuşuluyor.”

Tam da bu noktada…

Ankara kulislerinde Suriye’deki gelişmeler üzerine konuşulanı paylaştı:

“O görüşmelerde Türkiye’nin çıkarlarını ilgilendiren bir konuda ‘Siz bunları zaten 100 yıl önce kabul etmiştiniz’ gibisinden bir konuşma geçtiği konuşuluyor. Bu çıkış da o söze yönelik uyarı mesajı kabul ediliyor.”

Doğrusu…

Çok farklı ve çok çarpıcı bir değerlendirme. O nedenle, önümüzdeki süreci çok daha dikkatli okumak gerekiyor.
 

Bursa’nın gururları: Suna ve Bilgen Taneli’ye onur ödülü

 

Kısa adıyla TÜRYAK olarak bilinen ve yaşlılık haklarını savunan Türkiye Yaşlılık Konseyi Derneği 2003 yılından beri büyük bir titizlikle sürdürdüğü örnek çalışmayla Türkiye’nin Örnek Kıdemli Vatandaşları’nı seçiyor.

Seçimdeki en önemli kriterler arasında 60 yaş üstü olmak ve toplum yararına sosyal çalışmalar yapmak ilk iki sırayı alıyor.

Aday seçimi de…

Aralarında Bursa’nın da yer aldığı 29 Büyükşehir Belediyesi yanında STK’lar ve bazı Bakanlıklar ile birlikte yapılıyor.

Geçen yıl…

Bursa’dan Erdem Saker, Mehmet Çepni ve Emekli Öğretmen Hüseyin Durmaz’ın yılın Örnek Kıdemli Vatandaşları ödülü aldıkları Ankara’daki törene katılmış, Türkiye’nin hafızası gibi bir kadroya tanıklık etmiştik.

TÜRYAK töreni bu yıl İstanbul’da yaptı. Dünya Yaşlılar Günü olan 1 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirilen törende bu kez 17’si Dışişleri Bakanlığı tarafından önerilen 46 Örnek Kıdemli Vatandaşa ödülleri takdim edildi.

Törende…

Bursa’dan da kendilerini toplum sağlığına adamış Bursa’nın gururu iki örnek bilim adamı ödüle layık görüldü.

Bugün kendilerini emekli etmiş olsalar da; psikoloji alanında özellikle çocuklara yönelik çalışmalar yapan ve sivil toplum örgütlerinde pek çok proje gerçekleştiren Prof. Dr. Suna Taneli ile alzheimer alanında Türkiye’ye yön veren çalışmalar yapan eşi Prof. Dr. Bilgen Taneli 2016 yılının Örnek Kıdemli Vatandaşları ödülünü aldılar.

Törende…

Türkiye’de sembol olmuş sinema sanatçıları Göksel Arsoy, Türkan Şoray, Filiz Akın, Ediz Hun da sanat çalışmaları ve toplumsal etkinlikleriyle Örnek Kıdemli Vatandaş ödülüyle onurlandırıldılar.
 

65 bin mağdur üniversite öğrencisinin hayırduasını aldı!

 

Önce… TBMM Milli Eğitim Komisyonu Üyesi olarak öğretmen ataması yapılmayacağını ortaya çıkardı ve Meclis’te gündeme getirip takipçisi oldu.

O günlerde…

CHP Bursa Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil’in cep telefonu sürekli çalıyordu ve Türkiye’nin her yanından arayan atama bekleyen öğretmenler hem teşekkür ediyor, hem de desteğini istiyorlardı. Bursa dışındaki illerde atama bekleyen öğretmenlerle mini miting gibi toplantılar yaptı.

Ardından…

15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ’cü vakıf üniversiteleri için kapatma kararı çıkınca mağdur öğrencilerin sorunlarını gündeme taşıyıp talipçisi oldu. Hem Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’la, hem YÖK’le sürekli temas kurdu.

Hatta…

Kapatılan üniversitelerin yerlerine kamu üniversiteleri açılmasını sağlamak üzere hazırladığı kanun teklifine 15 Temmuz ve demokrasi kelimelerini içeren yeni üniversite adları önerisini de ekledi.

Sonunda…

YÖK yeni bir kararla, aldıkları puana ve öğrenim gördükleri bölüme göre başka illere yerleştirilen öğrencilerin misafir öğrenci statüsünde de olsa kendi kentlerinde öğrenim görmelerinin önünü açtı.

Bu sonuç mağdur öğrencileri de, ailelerini de çok rahatlattı.

Son başvurunun yapıldığı cuma gününden beri CHP Bursa Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil’in telefonunu kapatılan üniversitelerin öğrencileri bu kez teşekkür için arıyorlar.

Ayrıca…

İrgil elektronik postasını her açışında öğrencilerden gelen binlerce iletiyle karşılaşıyor. Zaman zaman posta kutusunun kilitlendiği de oluyor.

Mesajlarda…

65 bin mağdur üniversitesinin hayırduaları var. Bu da bir muhalefet partisi siyasetçisi için çok farklı mutluluk oluyor.