Niyazi Pakyürek
Niyazi Pakyürek

Petrol-Doların Yarattığı Soygun ve Savaşlar

Dolar Amerika’nın kutsalıdır. Piyasalardaki denge oyunlarını biraz anlamak için petrol fiyatlarının ne gibi dengelere göre değiştiğini, neleri nasıl etkilediğini takip etmek gerekiyor.

Petrol fiyatları artığı sürece dünya borsaları değer kazanıyor. Amerika karşılıksız dolar basıyor ve ham petrol de ABD doları biriminde alınıp satılıyor. Bu durum fazla likidite yaratılmasına da yol açıyor, bu cihetle piyasaya ekstra para pompalanıyor. Bu bir saadet zinciridir. Çünkü petrol ithal eden ülkelerin ekonomileri petrol fiyatlarının artmasıyla büyük zararlara uğrarken bundan en çok ABD istifade ediyor. Ayrıca karşılıksız bastığı dolar, petrol fiyatlarının artmasıyla bir nevi karşılığını bulmuş oluyor. Çünkü bu yolla dolar rezerv para olma niteliğini kazanıyor.

Suudi Arabistan, Bahreyn, Kuveyt, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin ulusal paraları dolara endekslenmiş durumda olduğu için, doların yükseliş ve düşüşü kendi paralarının aynı seviyede hareketini sağlıyor. Bundan dolayı petrol satışlarının Amerikan doları ile yapılmasını destekliyorlar.

Amerika, Irak’ı 2003 yılında işgal etti ve hemen  petrolü dolarla satma uygulamasına geçti. Aynı uygulamayı İran yapmaya başladı. Çoğunlukla dolarla alım satım yapan New York Petrol Borsası’na ve yine Amerikan sermayesinin hâkim olduğu Londra Petrol Borsası’na alternatif olarak İran Hükümeti , 2006 yılında euro ile satış yapan İran Petrol Borsası’nın açılacağını bildirdi. Bu Amerika’nın ve doların hegemonyasına karşı açık meydan okumaydı.

İran, resmi olarak 2011 yılı ağustos ayında faaliyete geçirdiği İran Kiş Petrol Borsası( Kiş Oil Bourse)ile 2011 yılı ortalarından itibaren petrol satışlarını bilinçli olarak Amerikan dolarıyla yapmamaya başladı.

2010-2011’de Kaddafi, petrol üreten diğer ülkeleri böyle bir eylem için teşvik ediyordu. Kaddafi’nin de Saddam’ın da sonu iyi olmadı. Bu gibi hareket edenlerin, hemen Amerika’nın başını çektiği baskılarla ve ambargolarla karşı karşıya kaldığı ve ekonomik çöküntüye sürüklendiği görülüyor.

Amerika bu baskısını ne kadar sürdürebilir? ABD artık Afrika’da en çok iş yapan ülke değil. Çin 2009 yılından itibaren Afrika’da en çok ticaret yapan ülke konumunda. Şu anda Afrika’da Çin para birimi yuan hızla daha çok kullanıma açılıyor. Suudi Arabistan’dan en çok petrol alan ülke Çin. Yakında Çin, Suudi Arabistan’dan petrol alırken, bir süre sonra doları devre dışı bırakacak.

BRICS ülkeleri 2012 yılı mart ayında dördüncü kez Hindistan’da yaptıkları toplantıda şu karaları aldılar:

Bu ülkeler kendi aralarında yaptıkları ticarette kendi paralarını kullanacaklar, mümkün olduğu kadar doları rezerv para olarak tutmaktan uzaklaşacaklardır. Bu karar Amerika’nın uykusunu kaçırmaktadır. Amerika tek dayanağı askeri gücünü devreye sokarak hak hukuk, uluslararası kurallar demeden enerji kaynaklarına, ekilebilir topraklara ve su kaynaklarına zorla hâkim olmaya çalışıyor. Bunun sonucu da bellidir: Bu durumda diğer emperyalist güçler ve zaten yarı sömürge olmuş ABD müttefikleri de bu kaos içinde Amerika yanında yer almaya zorlanacaktır.

Türkiye ABD’ye biat etmediği için 15 Temmuz’u yaşadı. Şimdi yaşadıkları ve yaşayacakları da bundan ibaret. Türkiye, her zaman ABD ile başa çıkabilecek bir ülkedir.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X