Engin Özpınar
Engin Özpınar

Suriye’nin kuzeyinden sonra güneyi de hedefte

Epeydir gürültü patırtı çıkmayan Suriye’nin güneyi için şu günlerde askeri bir hareketlilikten söz ediliyor. Şimdiye değin hareketlilik daha çok kuzeydeydi. Ama haberlere bakılırsa bu kez gözlerimizi güneye çevirmemiz gerekecek.

Ne var güneyde, neler oluyor?

Galiba önemli şeyler oluyor. Örneğin ABD ve Ürdün askerleri Suriye topraklarına saldırı hazırlığı içindeymiş gibi görünüyor.

Sadece görüntüyle de kalmıyor, ayrıntılara ilişkin bilgiler akmaya başlıyor ve Suriye’nin güneyindeki gelişmeler somutlaşıyor.

Amacın ne olduğu tam açıklanmıyor tabii. Ama güneyde bir güvenli bölge oluşturulması hedeflenmiş olabilir. Yani, kuzeyde düşünüldüğü gibi…

Bu oluşumlar, ABD için önemli projeler elbette. Nedeni de şu: Suriye toprakları üzerinde Suriye devletinin kontrolünden çıkarılmış bölgeler oluşturmak, ta en başından bu yana hesabı kitabı yapılmış politikalar.

Aslında lafı hiç döndürüp dolaştırmadan dümdüz söylemek gerekir: Hedef Suriye’yi bölüp parçalamak…

Ama bunu kılıfına uydurmadan yapamazlar. Çünkü hemen yan tarafta Irak var,  Afrika’da Libya var, Asya’da Afganistan var.

Üstelik Suriye için dayanışma da sağlanmış durumda. Rusya, İran, Irak…

Tabii ABD de yalnız değil. Değil ama yanındakiler sabıkalı: İngiltere ve İsrail.

İngilizler sessiz ama derinden gidiyor. İsrail’se öyle değil. Dalıyor, çıkıyor, konuşuyor…

Örneğin, ABD Savunma Bakanı James Mattis geçen gün Tel Aviv’deydi. İsrail’in Savunma Bakanı Avigdor Liebarman’la bir görüşme yaptı ve ardından ortak bir basın toplantısı düzenlendi.

Mattis, İdlib kentindeki kimyasal saldırıyı Suriye’nin düzenlediğine ilişkin iddiayı savunmayı sürdürdü. Ve dedi ki, “Suriye’nin elinde kimyasal silah var ama yeniden kullanmaları akılsızlık olur çünkü bu durumda ne yapacağımızı gösterdik.”

Rusya ve Suriye aksini söylese de… Washington ne diyorsa, oydu.

Liebarman sessiz kalacak değildi tabii… O da konuştu. Hatta daha da ileri gitti, “Suriye’nin halen yaklaşık 3 ton kimyasal silahı olduğunu” söyledi.

Ama ayrıntı vermedi/veremedi. Bu arada “Esad rejiminin isyancılara karşı kimyasal silah kullandığı bilgisine yüzde 100 sahibiz” demeyi de ihmal etmedi. Kanıt gösteriyor muydu? Kanıt yoktu.

Irak’ta ne yapıldıysa Suriye’de de aynı şeyi deniyorlardı. Ama bu kez tutmadı artık. Ortadoğu’da gözler açılmış, neyin ne olduğu, kimin ne yaptığı çok iyi anlaşılmıştı.

ABD’nin, Rusya’nın istediği İdlib soruşturmasını niçin reddettiğini tüm dünya tahmin edebiliyordu.

Öyle görünüyordu ki, İdlib soruşturmasıyla ortaya çıkacak gerçekler Washington’ı utandıracak türden olacaktı.

O zaman, Pentagon’un Suriye’nin kuzeyi ve güneyi için hazırladığı projeler çöpe gidecek, Batılı liderler Esad karşısında küçük düşeceklerdi.
 

Esad Kürt bölgesi için ne dedi?

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Sputnik’e yaptığı açıklamada, ülkenin kuzeyindeki Kürtlerin özerklik talebi için “Bu anayasaya bağlı bir konudur” dedi.

Suriye lideri, koşulların ülkenin kuzeyindeki Kürt bölgesini kontrole olanak tanımadığını belirterek şunları söyledi:

“Barış zamanında özerklik ya da konfederasyon ya da başka bir yönetim tarzından söz edecek olursak, bu konuyu anayasaya bağlı olarak görüşmek gerekir. Zira Suriye, farklı kültürlerin, etnik grupların, dinlerin, mezheplerin bir arada bulunduğu bir ülke… Bu nedenle, bu sosyal karmanın hiçbir kısmı Suriye’nin geleceğini tek başına tayin edemez, bunun için oybirliği gerekli olacaktır.”

Beşar Esad, ayrıca Kürtlerin ezici çoğunluğunun özerklik ya da konfederasyon düşüncesinden yana olacağına hiçbir zaman inanmadığını da ifade etti.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X