İhsan Aydın
İhsan Aydın

28 Şubat’ın bitiremedikleri

Askeri vesayetin, bürokratik oligarşinin ve mahalle mobinginin tavan yaptığı, bunların peşine takılan merkez medyanın da o dönem manşetleriyle muhafazakâr kesimi baskıladığı 90’lı yılları şöyle bir hatırlayın.

Bir ilin hem valisi hem milli eğitim müdürü, hem belediye başkanı imam-hatip kökenli olabilir miydi?

Mümkün değil.

O dönem rejim için tehlike gösterilen imam-hatiplerden mezun olmuşlar bugün ülkenin en tepeden en aşağıdaki kurumuna kadar her yeri yönetiyorlar.

Rejime bir şey olduğu falan da yok.

Onların hepsi, dönemin kudretlilerinin safsatasıydı.

28 Şubat döneminde baskıyı yaşayanlar o utanç yıllarını unutabilmiş değiller.

Önceki gün Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ortak protokolüyle Bursa’da hem okuyup hem hafızlıklarını tamamlayan 280 öğrencinin icazet töreni vardı.

Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’i su gibi ezberleyen pırıl pırıl yavrularımızın sahnedeki heyecanına oturdukları koltuklarından sevinç gözyaşlarıyla izleyen aileleri de ortak oldu. 

Törene Bursa protokolüyle birlikte Milli Eğitim Bakanlığı Din Eğitim Genel Müdürü Nazif Yılmaz, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç, Bursa Müftüsü İzani Turan ile eski vekiller de katıldı.

Merinos AKKM’nin Osmangazi Salonu tıklım tıklım doluydu.

Bursa Valisi  Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İl Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Dülger de törendeydi.

Bu üç ismin de ortak özelliği imam-hatip kökenli oluşlarıydı.

Bursa’da 28 Şubat’ı yaşayanlar bu tablo karşısında bir hayli duygulandılar.

Konuşmalarda da hep 28 Şubat’a vurgu vardı.

İmam-Hatip mensubu olmakla övünen Bursa Valisi Canbolat’ın icazet törenindeki konuşması o dönemin kudretlilerine de bir mesaj niteliğindeydi.

İmam-hatiplerin 107 yıl önce açıldığına dikkat çeken Vali Canbolat şöyle konuştu:

İmam Hatip yolculuğu zaman zaman sektelere uğramış, bir takım ucuz nedenlerle yoluna engeller konulmuştur. Hamdolsun ki, aziz milletimiz her dönemde teveccüh göstererek imam hatip neslinin yaşatılmasına vesile olmuşlardır. 1912 yılında başlayan bu yolculukta bugün ülke genelinde en kaliteli eğitimlerin verildiği 5 bin 200 imam hatip lisemiz 107 yıl önce kendisine verilen vazifesine emin bir şekilde devam etmektedir.”

28 Şubat sürecinde imam hatiplerin önüne konulan engellerin hafızlık müessesesinin de önüne de konulduğunu hatırlatan Canbolat şöyle devam etti:
“Neredeyse hafızlık müessesinin beli kırılmaya çalışılmıştır. Her defasında unutulan ilahi bir mesaj vardı ki, o da ‘Şüphesiz Kur’an’ı biz indirdik. O’nu koruyacak olan da biziz’ ayet-i kerimesi idi. Cenab-ı Hak basiret sahibi yöneticileri vesile kılmış, Milli Eğitim Bakanlığımız okul öncesi ve ilköğretim kurumları yönetmeliğinin 32/4 maddesi ile ortaokul seviyesindeki öğrencilerimize Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Kur’an kurslarından hafızlık eğitiminden yararlanma hakkı tanımıştır. İlimizde de bu kapsamda hafızlık projesi uygulanan okullar açılmış ve tüm imam hatip ortaokullarımızda eğitime devam eden yüzlerce evladımız hafızlık eğitimi almak üzere okullarına dilekçelerini vermişlerdir.”

Keza, İl Milli Eğitim Müdürü Dülger de Kur’anı ezberlemenin önemine ve onu yaşam biçimi haline getirmeye atıf yapan konuşmasıyla salondan alkış aldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç ise 1975 yılından bu yana tutulan kayıtlara göre Türkiye’de halen 155 binin üstünde hafız bulunduğunu, sadece bu yıl 10 bin yeni hafıza belge verildiğini,15 bin öğrencinin de hafızlık eğitimi aldığını hatırlattı.
Gururla belirtelim ki, bizim de bir yavrumuz bu kervana katıldı.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X