İsrail, “Suriye’deki İran’a şiddetle karşı çıkmayı” sürdürüyor.

Tabii doğrudan İran yok Suriye’de; onun desteklediği Lübnan Hizbullah’ı var. Ve Hizbullah çok iyi savaşıyor. Suriye’nin Lübnan sınırını IŞİD’den, El Nusra’dan ve diğer terör örgütlerinden temizleyenin Hizbullah olduğunu tüm dünya biliyor.

İsrail “Irak’taki İran’a da” karşı çıkıyor. O da Haşdi Şabi!

Şabi de, Hizbullah gibi İran askerleri tarafından eğitilmiş bir güç. Onlar da çok iyi savaşıyorlar. Hizbullah’tan farkı Irak ordusuna bağlı olmaları… Ne yapıyorlarsa Bağdat’ın bilgisiyle yapıyorlar.

IŞİD’i Irak’tan kovalayanlar onlar.

Şimdi de, Irak-Suriye sınırını kontrol altında tutuyorlar ki, IŞİD’in sızması olmasın, her şey Suriye’de bitirilsin…

*

Ne var ki, Hizbullah ve Haşdi Şabi’nin başarıları İsrail’i ürkütüyor, ABD’yi de harekete geçiriyor.

Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, ağustos başında bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, “İran’ın Suriye’deki askeri varlığı kabul edilemez. Onların Suriye’yi terk edip evlerine dönmeleri gerekir” diyordu.

Sonra da baklayı ağzından çıkarıyordu:

“IŞİD’e karşı savaşan Amerika liderliğindeki uluslararası koalisyon İran güçlerinin Suriye topraklarını terk etmesini Suriye sorununun çözümünün ön gerekliliği olarak kabul etmektedir.”

*

Vay anasını, demek zorunda kalıyoruz Tillerson’ın bu sözlerine…

İran da, Türkiye ve Rusya gibi Suriye’deki garantör ülkelerden biri değil mi? Hem de ne zamandan beri… Onun için, niye daha önce seslerini çıkarmadılar, diye merak ediyor insan.

Demek ki kritik aşamaya gelinmiş. Öyle anlaşılıyor.

Rusya, Türkiye ve İran artı Suriye, Hizbullah, Haşdi Şabi ve dolayısıyla Irak… Bu büyük cephe IŞİD’i, El Kaide’yi ve bilumum terör örgütünü yenilgiye uğratınca işin rengi değişiyor.

İsrail’in endişesi tamam… Endişelenmekte o kadar haksız da değil ama korktuğu da başına gelmeyecektir. Önce Rusya buna izin vermez. Tel Aviv’in de bunu bilmemesi olanaksız.

Ne ki, asıl sorun Kuzey Irak’ta, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’de… Barzani’nin bağımsızlık referandumu ısrarında…

Çünkü Irak karşı, İran karşı, Türkiye karşı…

Washington yönetimi bile “zamanı değil” diyerek vazgeçirmeye çalışıyor Barzani’yi.

Şimdi bu durumda “Ben referandumu yaparım ama Haşdi Şabi güçleri müdahale ederse, neler olur?” diyerek telaşa kapılmasına gerek yok.

Hele o, “Haşdi Şabi’nin Kürdistan sınırlarına girmesine izin vermeyeceğiz” açıklaması…

Irak Başbakanı Haydar el-İbadi de yanıtı yapıştırdı tabii, “Iraklı güçler için Irak sınırı içinde hiçbir kırmızıçizgi yoktur” diyerek…

*

Arkasından, IŞİD’in sızmasına karşı önlem olarak Irak-Suriye sınırına konuşlanan Haşdi Şabi’yi Amerikan uçakları bombalamasın mı?

Onun arkasından da IŞİD militanları ortaya çıkıp Haşdi Şabi’ye saldırmasın mı?

*

Yorum şu:

“Amerikan hava saldırısının hemen ardından IŞİD teröristlerinin Haşdi Şabi birliklerini kuşatması, ABD’yle IŞİD terör örgütü arasındaki işbirliğinin en açık kanıtıdır.”

Bu yoruma itiraz etmek mümkün mü?