AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in ofisinden AB adına yapılan açıklamada, Myanmar’da 1 sene önce yapılan seçimlerin demokrasi için umut veren sonuçlarının 1 Şubat 2021’deki askeri darbeyle tersine çevrildiği belirtildi.

Açıklamada, ülkedeki olağanüstü halin Ağustos 2023’e kadar uzatılmasının askeri yönetime meşruiyet kazandıramayacağına dikkat çekilerek, “AB, o zamandan bu yana Myanmar silahlı kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen ağır insan hakları ihlallerini şiddetle kınıyor.” ifadesi kullanıldı.

“Myanmar ordusunun, işkence, cinsel şiddet, keyfi gözaltı ve özel mülk ve dini mekanların yok edilmesi de dahil olmak üzere, Chin eyaletindeki sivillere ve köylere yönelik, açık insan hakları ihlali olan saldırılarını en güçlü şekilde kınamaktadır.” ifadelerine de yer verilen açıklamada, şiddetin ve orantısız güç kullanımının derhal durdurulması çağrısı yapıldı.

Açıklamada ayrıca, AB’nin, Myanmar eski Devlet Başkanı Win Myint ve ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii de dahil olmak üzere darbeyle bağlantılı olarak keyfi biçimde gözaltına alınan herkesin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması çağrısında bulunduğu vurgulandı.

AB’nin, Noeleen Heyzer’in Birleşmiş Milletler Myanmar Özel Elçisi olarak atanmasını memnuniyetle karşıladığının ifade edildiği açıklamada, ilgili tüm tarafları içeren anlamlı ve kapsayıcı bir diyalog sürecinin desteklendiğinin altı çizildi.

Açıklamada ayrıca, AB’nin, ASEAN 2022 dönem başkanı ve 24-26 Kasım 2021’de düzenlenecek Asya-Avrupa Toplantısı’na (ASEM) başkanlık edecek Kamboçya ile “yakın ilişki kurmayı dört gözle beklediği” kaydedildi.

MYANMAR’DAKİ ASKERİ DARBE

Myanmar ordusu, 2020’deki genel seçimlerde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat’ta yönetime el koymuştu.

Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Suu Çii başta olmak üzere, pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.

Myanmar ordusunun darbe karşıtı protestocu ve isyancı gruplara silahlı müdahalesi sonucu bugüne kadar binin üzerinde kişi hayatını kaybetti, binlerce gösterici gözaltına alındı. Ülkede üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor.

Öte yandan, askeri yönetime karşı direniş hareketi birçok alanda “halk savunma güçleri” kursa da çoğunlukla yerel olarak faaliyet gösteren bu güçler küçük çaplı operasyonlar yürütüyor.

AA