Karmaşık bir ilişkiler ağıyla sarılı Afrin sorunu. Bir yanda ABD/İsrail, diğer yanda Rusya, öte yanda İran, Irak…

Kiminin büyük, kiminin küçük ortakları var Suriye’de.

Tabii politik, ekonomik ve askeri çıkarlar ve çelişkiler söz konusu.

Böyle bir manzaranın altında, Türkiye’nin yaptığı gibi bir askeri operasyon düzenleyebilmek kolay şey değil.

Olasıdır ki, Türkiye, Afrin harekâtıyla tüm büyük güçlerin ayağına basmıştır.

Peki, elimizi rahatlatan nedir? ABD-Rusya rekabetidir.

Operasyonun koşullarını olgunlaştıran da budur.

İki büyük güç bir yandan Türkiye’yi gözetliyorlar, diğer yandan da birbirlerini kontrol ediyorlar.

***

Ama suskun kalmaları da beklenemez elbette.

Örneğin, Rusya ilk tepki veren oldu. ABD’ye yönelik çıkışı önemliydi.

Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada altı çizilen ifadeler şöyleydi:

“Suriye’nin kuzeydoğusunda krizi başlatan etken ABD’nin provokasyonları olmuştur. Washington tarafından kurulması gündeme getirilen ‘sınır güvenlik gücü’ Türkiye’de son derece olumsuz bir tepkiyle karşılanmıştır. ABD’nin kontrolsüz modern silah sevkiyatları Ankara’yı operasyona zorlamıştır.”

Rusya’dan bundan daha güzel bir açıklama olamazdı.

***

Öte yandan ABD’yle telefon görüşmelerinin dışında herhangi bir gelişme yaşanmadı. Ya da dışarıya yansımadı.

Ama başka bir şey oldu, Amerika’nın Sesi’nde yayınlanan bir haberle Fırat Kalkanı operasyonunda Türkiye’nin kayıpları anımsatıldı: Söz konusu operasyonda 71 Türk askeri şehit olmuş, 600 ÖSO’lu da ölmüştü.

Geçmişte kalan bu bilgileri hemen şimdi tazelemenin bir anlamı vardı tabii. Yine aynı şeyler olur demeye getiriyorlardı.

***

Ama günün sürprizini Ankara yaptı. Hükümet, Suriye’ye beklenmedik bir içerikte çok önemli bir mesaj gönderdi. Bu, ilk kez oluyordu.

Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ’ın Twitter’dan gönderdiği mesaj şöyleydi:

“Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygılıdır. Harekât süresince de bu temel ilkelere riayet edecek ve hedeflere başarıyla ulaşılmasının ardından bölgeden ayrılacaktır.”

Ayrıca Dışişleri Bakanlığı da Suriye hükümetine yazılı bilgi vermişti.

Ama buna rağmen Şam’ın tepki göstermesi normal karşılanmalı.

Kaç yıldır Türkiye’ye küskündü tabii…

***

Operasyon nedeniyle ABD’yle tadımız kaçacak gibi görünüyor.

Ne var ki, Suriye’yle bir barışma ve anlaşma sürecine girilebilirse, onun olumlu etkisi ve getirisi her şeyin üzerinde olabilir…
 

“Türkiye kesintisiz Kürt bölgesine izin vermeyecek”

Bu başlık, bir İngiliz gazetecinin yorumundan çıktı. Afrin operasyonunu değerlendiren Times gazetesinin Ortadoğu muhabiri Richard Spencer Türkiye’nin, sınırı boyunca kesintisiz bir Kürt bölgesi oluşmasını engellemeye kararlı göründüğünü belirtti.

Spencer, ayrıca, Türk savaş uçaklarının Halep’in kuzeyinde YPG mevzilerini bombalamasını “ABD ve NATO stratejisine yeni bir darbe” olarak nitelendirdi.

İngiliz gazeteci, bu durumda Rusya’nın desteklediği Suriye ordusunun Halep dolayındaki denetimini güçlendireceğini savunarak “Kazanan Beşar Esad olacaktır” dedi. (Kaynak: Sputnik)