Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

Aktaş: “Bir belediye başkanının hikâyesi olmalı”

Her şeye rağmen iki belediye başkan adayının son günlerde alevlenen polemikleri siyasetin doğal akışıyla açıklanabilir.

Neticede, bazı konularda aynı düşünseler de partileri, dünya görüşleri, hayata bakış açıları ve yerel yöneticilik anlayışları farklı 2 siyasetçi var karşımızda.

Ayrıca seçmen de aralarındaki farkı görecek ki bir tercihte bulunacak.

Polemiğin fitilini ilk Aktaş ateşlemiş, Nilüfer’deki yeşil alanların yap-işlet-devret modeliyle ticari alanlara dönüştürülmesini eleştirmişti.

Aktaş’ın bir diğer hamlesi de Nilüfer Belediyesi’nin yanındaki arsayı  ücretsiz otoparka dönüştürmesiydi.

Bozbey, buna Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Burbak üzerinden yanıt verdi ve “Önce ücretli otoparklarınızı ücretsiz yapın” dedi.

Ardından Bozbey’in 0,50 emsal artışını eleştiren sözlerine bu kez Aktaş’tan yanıt geldi:

Madem 0,50 emsali eleştiriyorsun o zaman Nilüfer’deki binalara neden ruhsat verdin?

Tüm bunlar seçim polemiklerinin daha da sertleşeceğini işaret ediyor.

Ancak kaotik ve kamplaştırıcı genel siyasetle kıyaslandığında, iki belediye başkanının projeler üzerinden medeni bir şekilde tartışmaları ve son derece seviyeli bir üslupla birbirlerini eleştirmelerinin hiçbir sakıncası yok.

Tüm bunları dün Aktaş’la konuştuk.

Sesi biraz yorgun gelen Aktaş, bazı etkinliklere katılmak için  Ankara’ya gidiyordu.

“Nasıl gidiyor?” Başkan soruma, “Gayet iyi gidiyor, hiçbir olumsuzluk yok” şeklinde son derece pozitif bir yanıt veriyor.

Son günlerde Bozbey ile olan polemiği soruyorum hemen.

“İki medeni insan gibi tartışıyoruz” diyor ama söyleyeceği sözden de geri durmuyor.

Bozbey’i kentsel dönüşüm konusunda samimi olmamakla eleştiriyor ve 0,50 emsalle yükselen binalara ruhsat vermesini sorguluyor.

Turgay Erdem’in ruhsat taleplerini takır takır imzaladığını hatırlatan Aktaş, “Hem şikayet ediyorlar hem de imzalıyorlar” diyerek, bir çelişkiye dikkat çekiyor.

Bir de Bozbey’in ‘ortak akıl’ vurgusuna değiniyor Aktaş.

2035 Ulaşım Master Planı, Bursa 2026 Şehir Tasavvuru temalı toplantılarının ortak aklın ürünü olduğunu hatırlatıyor ve ekliyor:

“Türkiye’nin en büyük ulaşım planı ortak akılla hazırlandı ve Büyükşehir Meclisi’nden muhalefetin de desteğiyle oybirliğiyle geçti.

Yani Aktaş demek istiyor ki, ‘bizde ortak akıl sözde değil özdedir.

“Bir belediye başkanının hikayesi olmalı” diye devam eden Aktaş, turizmde, şehirleşmede, ulaşımda hikayelerinin olduğunu söylüyor.  

 

Büyükşehir Belediyesi hesaplı ürün için kolları sıvadı

 

İşareti Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak verdi geçen hafta.

Marketlerde fahiş fiyattan satılan sebze ve meyve ürünlerine karşın vatandaşın hesaplı ürün satın alabilmesi için belediyeler devreye girecek.

Hatta Bakan Albayrak, “Belediyeler haftaya sebze-meyve satmaya başlayacak” diyerek zaman bile vermişti.

Yani belediyeler eliyle tanzim satış mağazaları kurulacak.

Bakan Albayrak, piyasanın dengesini de bozmayacak bir formülü işaret etmişti.

Yani hem vatandaşın hesaplı fiyattan tüketim yapması hem de özel sektörün işlerini bozmayacak bir çözüm hayata geçecek.

Peki Bursalılar ne zaman hesaplı meyve ve sebze yiyecek?

Başkan Aktaş’la Bursa’da tanzim satış mağazalarını da konuştuk.

Büyükşehir Belediyesi tanzim satış mağazaları açacak, bu kesin.

Hazırlıklar da sürüyor.

Ancak Büyükşehir Belediyesi yönetimi, kaş yapayım derken göz çıkarmamak, yani piyasada dengeleyici bir rol oynamak için büyük kentlerdeki uygulamaları inceliyor.

Bu noktada hem ürün çeşitliliği hem de satışta sınırlamalar olacak.

 

T3’ün akıbeti ne olacak?

 

Cumhuriyet Caddesi ile İncirli Caddesi arasında hizmet veren T3 Tramvay Hattı zarar ediyor.

Bu nedenle Büyükşehir Belediye yönetiminin gündeminde T3 Tramvay Hattı‘nı iptal etmek vardı.

Ancak binlerce ziyaretçinin akınına uğrayan Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi nedeniyle iptal askıda.

Nitekim tramvay, Panorama 1326 Fetih Müzesi güzergahında hizmet veriyor.

Yani müzeye yolcu taşıyor.

Bu nedenle hattın iptalinin en azından kısa vadede söz konusu  olmadığını duyuyoruz.

 

Düzenleyici olmak iyidir

 

Bilmem 7 yıl önce BUDO‘nun kuruluş hikayesini hatırlar mısınız?

Bursalıların İstanbul ile arasındaki deniz ulaşımını sağlayan tek firma olan İDO, fahiş fiyatlarla yolcu taşımaya başlamıştı.

İDO, tüm tepkilere rağmen fiyatları makul seviyeye çekmeyince, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, BUDO’yu kurmuştu.

BUDO’nun kuruluşuna Bursa kamuoyu da destek vermişti.

Sonuçta kazanan Bursalılar olmuştu.

Pazar günü İstanbul’a BUDO ile gittim, otobüsle döndüm.

Otobüs ile BUDO’nun yolculuk ücreti arasında neredeyse 1 kat fark vardı.

Aynı şey sebze ve meyve fiyatlarında da yaşanabilir, Büyükşehir Belediyesi’nin açacağı tanzim satış mağazalarıyla, döviz kurlarındaki düşüşe rağmen ürünlerini fahiş fiyattan satmayı sürdüren market sahipleri zorunlu olarak insafa gelebilir.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X