Gördüğümüz şu: Bursa siyaseti için abi kavramı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile birlikte başladı. Üstelik, AK Parti 2011 genel seçimlerinde Bursa’dan aday gösterdiğinde, diğer partilerde bile ağabeyliği kabul gördü.

Zaten…

O da dün bir çeşit vedalaşma toplantısında ağabeyliği sevdiğini ve önemsediğini söyledi.

Bununla birlikte…

Bülent Arınç iyi bir hatip. Tane tane ve anlaşılır bir dille konuşuyor. Sesini yükseltmeden meramını anlatabiliyor. Bir başkası aynı ses tonu ve üslupla dile getirse salonu uyutacak konuları herkesin dikkatinin bir an bile dağılmasına izin vermeden anlatıyor.

Dün de öyle oldu.

Saat 09.30’da başlayıp 12.00’yi geçe tamamlanan basın toplantısına katılanlar pür dikkat dinlediler.

Gerçi…

Toplantının davetinde Arınç’ın 2011’de Bursa Milletvekili Adayı olarak açıkladığı 100 projenin son durumu ile ilgili bilgilendirme yapılacağı duyuruluyordu, fakat dün değindiği bazı projeler gündeme ilk kez geliyor.

Yani yeni projeler.

İdare Mahkemeleri’ne yapılan başvurularla geciken projeler var, ama Şehir Hastanesi ve Adliye Sarayı gibi henüz başlama aşamasına gelemeyenler var.

Adliye’deki gecikmeye eski Başsavcı’nın sürekli proje değiştirmesi ve Bursa’daki mimarın yaptığı değişiklikleri gerekçe gösterip sitem etti.

Seçim kampanyası süresince Bursa’ya gelip çalışmaya hazır olduğunu söylemekle birlikte, AK Parti Genel Merkezi’nin kendisine daha çok Doğu ve Güneydoğu illerinde görev verdiğini, Başbakan’ın gidemediği yerlerde miting yapacağını, ayrıca Almanya merkezli olarak da Avrupa’da çalışacağını söyledi.

Toplantıda…

Bundan sonra ne yapacağı sorusuna verdiği cevap dikkat çekiciydi:

“Ben edepli bir adamım. Tribüne çıkmışken, sahadaki futbolcuya talimat verecek halim yok. Onları zevkle izlerim, takip ederim. Bana bir şey sorarlarsa cevabını veririm.”

Siyaset tablosuyla ilgili değerlendirmeleriyse en can alıcı bölümleri oluşturdu.

Örneğin…

Bir meslektaşımızın “Abdullah Gül’le birlikte parti kuracağı” yolundaki söylentileri anımsatması üzerine “Bunlar saçmalık” diye başlayıp şunu söyledi:

“Fazilet Partisi kapatılmasaydı AK Parti’de yer alır mıydım, o ayrı konu. Biz İdris Naim Şahin, Emine Ülker Tarhan, İdris Bal değiliz.”

Devam etti:

“Türkiye’nin siyasi partiler mezarlığına dönmesine izin vermeyiz. AK Parti’den başka partiyi düşünmeyiz, başka partide siyaset yapmayız.”

Cümlesini şöyle bitirdi:

“İçimiz kan ağlasa bile AK Parti’deyiz, AK Parti için varız.”

 

Emirsultan Üniversitesi geliyor

 

Bursa’da devlet üniversitesi olarak Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesi eğitim veriyor. Bir de vakıf üniversitesi olan Orhangazi Üniversitesi var.

Üçüncü devlet üniversitesi müjdesini dün Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi:

“Emirsultan Üniversitesi.”

Devlet üniversitelerinden UÜ’de mühendislik ve ekonomi, BTÜ’de teknik bilimler olduğuna dikkat çekip, “Emirsultan’da sosyal bilimler olacak” dedi.

 

Bir müjde de uçak seferlerine

 

 

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç dün 100 projeyle ilgili değerlendirmeler yaparken hızlı tren projesine değinip geçti, otoyol projesinin iyi gittiğini söyledi.

Ulaşım konusundaysa müjde verdi:

“Erzurum ve Trabzon’a haftada 3 gün olan uçak seferleri 6 güne çıkarılıyor. Diyarbakır ve Muş seferlerinin de seçime kadar başlayacağı sözü verdiler. Balkanlara da uçuşlar başlıyor.”

 

HDP Eş Başkanları: Hem CHP, hem de AKP’den oy geliyor

 

Şu bir gerçek ki… Siyasette bu dönem bütün gözler HDP’de. Özellikle de barajı aşıp aşamayacağı konusunda hemen her kesimde farklı değerlendirmeler var.

Nitekim…

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç dün sabah basın toplantısında, HDP’nin barajı geçip geçemeyeceği sorusuna önce lideri Selahattin Demirtaş ile ilgili değerlendirme yaparak başladı:

“Selahattin Demirtaş ağzı iyi laf yapan, polemikte de başarılı bir siyasi lider. Üstelik lider olarak Kılıçdaroğlu’ndan 10 puan yukarıda duruyor.”

Baraj konusuna bakışı ise şöyle oldu:

“Barajı 1-1.5 puan altındalar. Aşabilecekleri görülmüyor. Batı’da oy almak için farklı isimlerle listelerini destekliyorlar, ama makyaj içindeler. Yağmur yağınca makyaj bozuluyor. Ağrı’da olduğu gibi.”

Ardından…

Akşam saatlerinde HDP Bursa İl Eş Başkanları Yüksel Akgün ve Kezban Dumlu ile Basından Sorumlu Resul Baykara ziyaretimize geldiler.

Sohbetimizin ana konusu yine baraj oldu.

Dumlu ve Akgün bu konuda, yani barajı aşma konusunda hiç de karamsar değiller. Hatta, çok umutlu bir tablo sergilediler.

Bursa’da Basından Sorumlu İl Yöneticisi olan, HDP Genel Merkezi’nde de Kongre Örgütleme Komisyonu Başkanı olarak görev yapan Parti Meclisi eski Üyesi Resul Baykara da aynı görüşte.

Onların gözlemi de şu:

“Bülent Bey yanılıyor. Bize hem CHP’den, hem de AKP’den oy geliyor.”

Bu noktada…

HDP’ye oy verebilecek AK Parti seçmeninin kent beklentilerinin farklı olduğunu, bazı kazançları kaybetmek istemeyebileceğini söyledik.

Şu cevabı verdiler:

“Mahallelere gittiğimizde şunu görüyoruz: AKP’de listelere karşı çok ciddi tepki var. Daha önce oy vermiş, ya da çalışmış olanlar da seslerini yükseltiyorlar.”

 

UEDAŞ’ı Bursa’yla barıştıran İslamoğlu İstanbul’a gidiyor

 

Mehmet İslamoğlu Ekim 2011’de UEDAŞ Genel Müdürü olarak göreve başladığında, uygulanan katı tahsilat yöntemi nedeniyle vatandaşla sorunlar yaşanıyordu.

Fakat…

İslamoğlu, görevini çok yönlü bir çalışma alanına dönüştürdü. Bir yandan vatandaşla yaşanan sorunlar en aza indirildi, bir yandan yatırımlar yapıldı, bir yandan kadrolar organize edildi.

Bunlar da lodos felaketi sırasında elektrik sorununun kısa sürede çözülmesini getirdi.

Mehmet İslamoğlu, 3.5 yılı aşan UEDAŞ Genel Müdürlüğü görevinin ardından, aynı grubun yönettiği ve kısa adı Bedaş olan Boğaziçi Elektrik Dağıtım Genel Müdürlüğü’ne getirildi.

Artık…

İstanbul’un Avrupa yakasındaki elektrik dağıtımını o yapacak. İstanbul’a yola çıkmadan son ziyareti dün Olay’a yaptı.

UEDAŞ Genel Müdürü olarak da, kurumda genel müdür yardımcılığı yapan Mesut Efe atandı.