Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

Başkanlık sisteminin kaderi Bahçeli ile AK Partililerin pazarlığına kaldı

Beklendiği gibi Başbakan Ahmet Davutoğlu veda etti.

Bu noktaya nasıl gelindiğini, yazının diğer bölümünde ele alalım.

Daha önemlisi, bundan sonrasının ne olacağıdır nitekim.

Ankara kulislerinden süzülen bilgileri ve yorumlarımızı aktaralım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzun zamandır Türkiye’nin başkanlık sistemine geçmesi gerektiğini söylüyor.

Başbakan Davutoğlu‘nun görevden ayrılmasının başat faktörü de başkanlık sistemine geçişte yeteri kadar hevesli olmamasıydı.

Davutoğlu, 22 Mayıs’ta ayrılacağı için de, tüm hesaplar başkanlık sistemi üzerine yapılıyor.

Peki başkanlık sistemi nasıl gelir?

Başkanlık sistemi önerisinin referanduma gitmesi için en az 330 milletvekilinin oyu gerekiyor.

Referandumsuz anayasa değişikliği için de en az 367 şartı aranıyor.

Yani HDP‘lilerle ipleri koparan AK Parti‘nin referandum için MHP’lilerin, referandumsuz değişiklik için de MHP ve CHP’nin desteğini alması şart.

CHP, hiçbir şekilde başkanlık sistemine destek vermeyeceğini ilan ettiği için AK Parti‘nin önünde iki seçenek kalıyor.

Ya referandum ya da erken seçime gitmek.

Referandum seçeneğindeyse kilit parti MHP olacak.

MHP de, başkanlığa karşı değil mi?

Evet MHP de başkanlık sistemine karşı ancak Meral Akşener tehdidi nedeniyle köşeye sıkışan Bahçeli, AK Parti‘ye teslim olabilir.

Çünkü AK Parti, referandum arayışında MHP’den ret yanıtını alırsa, erken seçim kozunu kullanacaktır.

Erken seçime gidilmesi halindeyse, Bahçeli liderliğindeki MHP’nin baraj altında kalması işten bile değil.

Bu nedenle Bahçeli, siyasi intihar anlamına gelen erken seçimi istemeyecektir.

İşte bu yüzden Bahçeli’nin referandum konusunda AK Parti‘ye destek verme ihtimali çok yüksek.

Yani Bahçeli’nin liderliği AK Partililerin elinde, AK Parti’nin istediği başkanlık sistemi de Bahçeli’nin elinde.

Bir diğer ifadeyle, Bahçeli‘nin ve AK Parti‘nin çıkarları bir kez daha örtüşecek gibi görülüyor.

Ve başkanlık sisteminin kaderi Bahçeli ile AK Partililerin pazarlığına bağlı.

 

Davutoğlu neden gitti?

 

Bu hayatta hiçbir şey bir günde gelişmediği gibi, her olağanüstü olayın bir neden-sonuç ilişkisi var.

Bu nedenle Davutoğlu’nun atama yetkilerinin elinden alınması bir neden değil, sonuçtu.

Davutoğlu‘nun atama yetkileri elinden alındı, çünkü genel başkanlıktan ayrılması isteniyordu.

Davutoğlu’nun genel başkanlıktan ayrılması isteniyordu çünkü Cumhurbaşkanı ile çalışması artık mümkün olmayan bir noktaya gelmişti.

Peki neden Davutoğu ile Erdoğan çalışamaz duruma geldi?

5 temel neden:

-7 Haziran’dan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, koalisyona kapılarını kapatırken, Davutoğlu koalisyonu şöyle bir yokladı.

-Davutoğlu, paralel yapıyla etkin bir şekilde mücadele ediyor gözükse de gerçekte üst düzey bir mücadele yürütmedi.

-Davutoğlu, çok kritik iki bakanlığı kendisine yakın; Cumhurbaşkanı Erdoğan’a uzak isimlere teslim etti. (Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Reform ve Yatırımlardan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan)

-Başbakan Davutoğlu, başta Enerji Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı’ndan gelen yüzlerce genel müdür ve üst düzey bürokrat atamasını imzalamadı. Bu da Erdoğan ile arasını biraz daha açtı.

-Davutoğlu, başkanlık sistemiyle ilgili sürekli tatminkar olmayan açıklamalar yaptı. “Başkanlık sistemi iyidir ama ilk gündemimiz değil” türünden çıkışlarla, Erdoğan ile arasında söylem farkı oluşturdu.

 

Yeni başbakan kim olacak?

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu‘nun vedasından sonra, yanıtı en çok merak edilen soru, yeni başbakanın kim olacağı?

Yine kulis bilgileri aktaralım.

AK Parti kulislerinde ismi en çok telaffuz edilen siyasetçi Adalet Bakanı Bekir Bozdağ…

Yani favori Bozdağ…

Herşeye rağmen Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım‘ın da, başbakanlık koltuğuna oturması düşük bir ihtimal değil.

Bu iki isim dışında İçişleri Bakanı Efkan Ala ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in başbakanlığına ise sürpriz olarak bakılıyor.

Peki Numan Kurtulmuş?

Kurtulmuş’un seçenekler arasında olmadığı ifade ediliyor.

Nitekim Erdoğan‘ın bir akademisyeni görevden alıp, bir başka akademisyeni atamasına pek ihtimal verilmiyor.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X