Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu’nda görülen duruşmada eski Yargıtay üyesi sanık Nuri Güleç, üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya sanık Güleç’in yakınları ve avukatı da katıldı.

Duruşmada, dosyaya gelen bilgi ve belgeler okunurken sanığın el konulan bilgisayarında şifrelenmiş dosyalara rastlandığı ifade edildi. Bilgisayardaki dosyalardan birinde rüya anlatımı, bir başkasında bazı kişilere ait boy, kilo ve mülakat sonuçları gibi bilgilerin bulunduğu belirtildi.

Gelen belgelere karşı diyecekleri sorulan sanık Güleç, bu bilgisayarın iş yerinde başka kişilerce de kullanıldığını söyledi.

Sanık Güleç, “Meslekteki büyük abilerimizin dosyaları bu bilgisayarlarda olurdu, elden ele dolaşırdı. O şekilde girmiştir. Ben rüya içeriği bulunan bir dosya hatırlamıyorum.” dedi.

Mahkeme Başkanı Burhan Karaloğlu’nun, örgütün üyelerini rüyalarla motive ettiği iddialarını hatırlatması üzerine Güleç, “Allah’ın üzerine yemin ederim, ben rüya ile amel edecek birisi değilim.” iddiasında bulundu.

Bazı kişilere ait boy, kilo ve mülakat sonuçları bilgilerinin infaz koruma memurlarına yönelik denetim dosyaları olduğunu savunan Güleç, dijital materyallerdeki verilerin tamamının çalışma dosyalarından oluştuğunu öne sürdü.

Örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in Bank Asya’nın desteklenmesi talimatından sonraki dönemde sanığın kız kardeşi ve yeğeninin bankaya 23 bin lira ve 10 bin dolar yatırdığı belirtilerek, sanığa bu konuda bilgisinin olup olmadığı soruldu. Ayrıca, bazı tanıkların, Bank Asya’nın desteklenmesi talimatından sonra yargıdaki örgüt üyelerinin yakınları aracılığıyla bankaya para yatırdığı yönündeki ifadeleri hatırlatıldı.

Sanık Güleç, kardeşi ve yeğeninin bu faaliyetinden haberinin olmadığını ileri sürerek, “Eğer bu parayı ben verdiysem o tarihlerde hesabımdan o miktarda çıkış olması gerekir.” dedi.

Başkan Karaloğlu, paranın birden fazla kişiden toplanarak bir kişinin yakını aracılığıyla yatırıldığı yönündeki tanık ifadelerini de hatırlattı. Sanık Güleç, böyle bir durum yaşanmadığını, kardeşinin durumundan habersiz olduğunu iddia etti.

Önceki duruşmada dinlenen tanık ifadelerine karşı da savunma yapmak isteyen Güleç, beyanların hiçbirinin somut bilgiye dayanmadığını ileri sürdü. Yalnızca Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Abdullah Şahin’in, birlikte sohbet toplantılarına katıldıklarını söylediğini anımsatan Güleç, Şahin’in savcılıkta ve duruşmada verdiği ifadelerin çelişkili olduğunu iddia etti.

Sanık Güleç, tutuklu bulunduğu sürenin de göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verilmesini istedi.

Aranın ardından mahkeme heyeti, tahliye talebini reddederek sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Yargıtay Cumhuriyet Savcısı’nın gelecek celseye kadar esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması, duruşmanın 24 Ekim’e bırakılması kararlaştırıldı.