Dr. Mete Ekşioğlu
Dr. Mete Ekşioğlu

Biri gelir seni sen eder

Biri de gelir seni senden eder diyor yüce Mevlana. Buna karşılık Şems-i Tebrizi de diyor ki: Anladım ki insanlar susanı korkak, görmezden geleni aptal, affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar. Oysa ki onlar biz istediğimiz kadar hayatımızdalar, göz yumduğumuz kadar dürüstler ve sustuğumuz kadar insanlar.

İnsanlık kavramı binlerce yıldır tanımlanıp duruyor. Konfüçyus’a göre insan öğrenmeyi bilen bir hayvandır. Filozofların bu konuda çok farklı bakış açıları var. Kimine göre düşünen bir hayvan, kimine göre araştıran bir hayvan, kimine göre her şeye alışan bir hayvan, kimine göre tartışan, kimine göre çıkarını düşünen bir hayvan, kimine göre de tam tamına bir hayvan. Sokrates’e göre insan bilerek kötülük yapmaz ve birinin içinde kötülük varsa bu onun bilgisizliğinden kaynaklanır. Bu nedenle kişileri bilgili hale getirmek gereklidir. Bilgi erdemleştirir. Ayrıca Sokrates ahlâki kurallara sıkı sıkıya bağlı olmak ve içimizde sevgiyi barındırmak zorundayız demiştir.

İnsanı diğer yaratılmışlardan ayıran şey bedeni değildir. İnsan dilini geliştirmiş ve konuşmaya başlamış, dünyayı zihninde şekilleyerek yaşamına bu çerçevelerde yön vermiş ve düşüncelerini geliştirmiştir. Bu yolla eskiden korktuğu için taptığı Güneş’ten bugün elektrik elde edebilecek düzeylere gelmiştir. Ancak Martin Luther King’in söylediği gibi: Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik ancak kardeşçe yaşamayı unuttuk. İnsanın tanımı konusunda Burj Dubai (Burç Halifa)’nin kaç katı kitaplar yazılsa da aşağıda yazdıklarım insan olmanın gereği için olmazsa olmazlardandır.

İnsanı insan yapan pek çok faktör var. Beslenme özellikleri de bunun bir parçası. Beynimizde bulunan ve nöron adını verdiğimiz hücrelerimizin arasında elektriksel ve kimyasal iletiler var. Bu iletiler ile gülüyor, düşünüyor, hareket edebiliyor, ihtiyaçlarımızı karşılıyor, eğitilebiliyor ve kısacası insan fizyolojisine uygun olarak yaşıyoruz.

Serotonini duymayan kalmamıştır. Mutluluk hormonu da diyorlar. Bu madde hem beyinde hem de bağırsaklarımızda yapılıyor. İyi bir ruh hali, hafızanın işleme yeteneği, iştahın düzenlenmesi, cinsel sağlığın sürdürülebilmesi için serotonin çok önemli. Serotoninin vücutta yapılabilmesi için triptofan denilen bir maddeye ihtiyacımız var ve bu triptofanı dışarıdan almaz isek serotonini yapmak için vücudun kullanabileceği bir başka madde yok. Çünkü triptofan ancak ve ancak bazı besinler ile vücuda alınıyor ve işleniyor. Peynir, yoğurt, et, yumurta, badem, süt, yulaf, ceviz, kakao triptofan kaynaklarından bazıları.

B12 vitamini, B6 vitamini ve tirosin dediğimiz maddeler de vücudumuzda eksik olursa bazı beyin ileticilerinin yapımı yine oluşamıyor. Bu mikro besin maddeleri ve vitaminlere bilim her yıl başkalarını da ekliyor.

Gerçekten birileri gelip bizi biz yapacak malzemeleri veriyor, birileride gelip ne varsa silip süpürüyor bizlere de akşama kadar oturan nöronlar kalıyor.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X