Büyük depremin habercisi mi?

Bingöl’de sabaha karşı 03.49’da 4.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem başka illerden de hissedilirken bölge halkında paniğe yol açtı. Sabah saatlerinde ise Elazığ’da bir deprem meydana geldi. Bölgede meydana gelen depremleri değerlendiren Prof. Dr. Ercan Aksoy “Daha büyük depremin tetikleyicisi olmaktan çok sıradan aktiviteleri şeklinde değerlendirmek lazım” diye konuştu.

Büyük depremin habercisi mi?

Bingöl’de saat 03.49’da bir deprem meydana geldi. AFAD, Bingöl’de meydana gelen depremin büyüklüğünü 4.7 olarak açıkladı. Deprem çevre illerden de hissedildi. Elazığ’da da sabah saatlerinde bir deprem meydana gelmiş, büyüklük 3.5 olarak belirtilmişti. Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, bölgede meydana gelen depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu. “Bu depremler bize her ne kadar ana fay üzerinde olmasalar da bu 2 fay zonu arasındaki fayların aktif olduğunu ve deprem üretme potansiyelleri olduğunu gösteriyor ” diyen Prof. Dr. Aksoy, “Daha büyük depremin tetikleyicisi olmaktan çok sıradan aktiviteleri şeklinde değerlendirmek lazım” ifadelerini kullandı.

2

“MEVCUT FAYLARIN AKTİVİTESİ”

Prof. Dr. Aksoy, kısa süreli paniğe neden olan depremin ana fay üzerinde olduğunu söyledi. Geçen yıl Haziran ayında aynı bölgede 5.3 büyüklüğünde deprem olduğunu anımsatan Prof. Dr. Aksoy, bunların mevcut fayların aktivitesi olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

BÜYÜK DEPREMİN TETİKLEYİCİSİ Mİ?

Prof. Dr. Aksoy, kuzeydeki Kuzey Anadolu fay zonu ve güneyden geçen Doğu Anadolu fay zonunun Karlıova’da birleştiğini belirterek, şöyle konuştu:

“Meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depreme baktığımızda bu fay zonlarından biri üzerinde olduğunu görüyoruz ki daha sonra artçıları da meydana geldi. En son 09.06’da 4 büyüklüğünde depremin daha meydana geldiğini görüyoruz. Bu depremler bize her ne kadar ana fay üzerinde olmasalar da bu 2 fay zonu arasındaki fayların aktif olduğunu ve deprem üretme potansiyelleri olduğunu gösteriyor. Yaklaşık 6 ay önce haziran sonlarında yine aynı bölgede yani Karakoçan-Adaklı-Kiğı’nın sınır bölgesinde 5.3 büyüklüğünde deprem yaşamıştık. O da yine bölge insanını tedirgin etmişti. Burada depremlerin yöre insanları tarafından veya yakın yerleşim alanlarında hissedilmesinin en önemli sebebi büyüklüğünden ziyade derinliklerinin sığ olması ki baktığımız zaman 10 kilometre civarında hatta bazılarının 6-7 kilometre civarında olduğunu görüyoruz. Bu da daha fazla hissedilmesine neden oluyor. Kırsal kesimdeki binaların mühendislik hizmeti almayan yapılar olması da hissedilmeyi artırıyor. Depremin bize verdiği mesaj, şu olmalı; bu depremler devam edecek, fayların aktif olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla yapılaşmamızı, yer seçimlerimizi daha doğru yapmamız gerektiğini, bu depremlerin varlığından anlamalıyız. Bu depremleri oradaki mevcut fayların aktivitesi olarak değerlendirmek daha mantıklı olur, diye düşünüyorum. Daha büyük depremin tetikleyicisi olmaktan çok sıradan aktiviteleri şeklinde değerlendirmek lazım.”

DHA

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X