Gündem siyasete endeksli ama yerel yönetimler bir yandan da ses getirecek projeler üzerinde çalışıyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, yerel seçim öncesi beyannamesine aldığı Osmanlı köyü kurma vaadini Nilüfer ilçesindeki Ürünlü Mahallesi‘nde hayata geçirmek için düğmeye bastı.

Bu amaçla daha evvel ANAP’lı Erdem Saker döneminde golf köyü yapılmak istenen, DSP’li Erdoğan Bilenser döneminde Gençlik Kampı olarak kullanılan ve halen de kış aylarında evsizler barınmaevine dönüştürülen alan Osmanlı köyü için düşünülüyor.

Bu konuda Anıtlar Kurulu‘nun onayı gerekiyor.

Çünkü bölge doğal SİT alanı.

Onay alınabilirse, bire bir Cumalıkızık tarzı Osmanlı evleri inşaa edilecek.

Evler turizme açılacak, içinde elektrik ve televizyon olmayacak. Ayrıca konaklayanlara köy kıyafeti verilecek.

Bire bir köy yaşantısı misafirlere hissettirilecek.

Proje ve onay üzerinde çalışmanın sürdüğünü öğrendik.

 

Karlık bu kez olur mu?

 

Siyasette çok emek verdiğiniz halde halde, bazen istenilen noktaya gelemeyebiliyorsunuz.

Cüneyt Karlık kent siyasetinin en tanınır isimlerinden.

Farklı partilerde bulundu, belediye başkanlığı yaptı, milletvekilliğine soyundu ama Ankara yolculuğu bir türlü kısmet olmadı.

Bu kez şeytanın bacağını kırmak istiyor.

Dün konuştuğumuzda ilçe teşkilatlarını dolaşıyordu.

Temayül öncesi yabancı olmadığı AK Parti teşkilatlarından destek arayışındaydı.

AK Parti milletvekili aday adayı olan Karlık’ı, son derece donanımlı, yılmak bilmeyen, sabırlı, ikna kabiliyeti yüksek ve çalışkan bir siyasetçi olarak tanıyoruz.

7 Haziran seçimlerinde AK Parti listesine alınırsa, kent için bir kazanç olacağını düşünenlerdeniz.

 

Bürokrasiden siyasete

 

Harita Kadastro Mühendisi Durali Ferik uzun yıllar emek verdiği UEDAŞ’ta müdürlüğe kadar yükseldi.

Bir ara görevden ayrıldı ve emekli oldu.

Şimdi bürokraside elde ettiği deneyimi siyaset yoluyla da hizmete dönüştürmek istiyor.

Dün Orhaneli eski İGM üyesi Ahmet Sarı ile birlikte ziyaretimize geldiler.

Ferik, enerji sektörünün sorunlarını ve çözüm yollarını bilen bir isim.

Türkiye‘nin enerji açığına işaret etti.

Elektrik üretiminin yüzde 48’inin ithal doğalgazdan sağlandığına dikkat çeken Ferik, pahalı elektrikten kurtulma adına ucuz temin edilen güneş ve rüzgar enerjisini öneriyor.

Ferik, görev yaptığı dönemde Bursa’daki kayıp-kaçak oranını yüzde 12,6’dan yüzde 7,4’e kadar indirdiklerini ve ülkeye 500 milyon dolar kazandırdıklarını ekliyor.

Özellikle, Yıldırım‘ın enerji hatlarını yeraltına indirdikleri için son lodosta bu ilçenin fazla etkilenmediğinin de altını çiziyor.

Halen özel sektörde HES ve RES projelerine danışmanlık yapan Ferik, “Şimdi eylem zamanı. Üzerimize düşen görevi parlamenter olarak da yerine getirmek istiyoruz” diyor.

Bu sektörden bir isim daha dün ziyaretimize geldi.

Enerji Verimliliği Derneği eski başkanı ve Büyükşehir Belediyesi’ne enerji ve çevre proje danışmanlığı yapan Mustafa Uysal da parlamenterliğe soyunanlardan.

O da deneyimlerini siyasette kullanmak istiyor.

Görev verildiği taktirde çalışmaya hazır olduğunu belirtiyor.

O’nun portföyü de bir hayli yüklü.