Engin Özpınar
Engin Özpınar

Darbe girişiminden sonra ABD ve AB ile ilişkiler

Türkiye’deki darbe girişiminden ABD’nin haberi olduğunu ileri sürenlerin sayısı hiç de az değil.

Gerçi, somut bir kanıt yok ama CIA’nın eski Ankara Büro Şefi Paul Henze’nin “Bizim çocuklar başardı” sözü aradan 36 yıl geçmesine karşın hâlâ belleklerde.

O yüzden, Türkiye’de darbenin “d”si bile, akla hemen 1980 cuntasını ve CIA’yı getiriyor.

Yalnız bu kez NATO’nun da adı karıştırıldı başarısız girişime…

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, darbe hareketinin Varşova’daki NATO zirvesinden bir hafta sonra gerçekleştiğini belirterek, “Muhtemelen biliyorlardı ama müttefik ülke Türkiye’yi uyarmadılar” demeye getirdi.

Zaharova’ya göre NATO dünya üzerindeki en büyük askeri yapıydı ve güvenlik konusundaki çalışmalarda her türlü olanağa sahipti.

Yani, darbe hazırlığından bilgisinin olmaması mümkün değildi.

O nedenle, hem Türkiye’nin hem de bölgenin güvenliğiyle ilgili tehdit konusunda Ankara’ya bilgi verilmeliydi.

***

World Socialist Web Sitesi’nde Peter Schwarz ise darbe girişiminin başarısızlığının ardından ABD ve Almanya’daki öfkeye dikkati çekerek, “Onların başkaldıranları siyasi olarak desteklediği ve başarılarını beklediği konusunda hiçbir kuşkuya yer olmadığını söyleyebiliriz” diyordu.

Darbe gecesi ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Moskova’daydı.

Başta, girişim başarılı olacak gibi görünüyordu.

Kerry, o nedenle olsa gerek kesin bir dille konuşmaktan kaçınıyordu.

Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Face Time üzerinden halka direniş çağrısı yapmasından sonra hem Kerry, hem de Başkan Obama, “Türkiye’nin demokratik olarak seçilmiş hükümetine destek” çağrısında bulundular.

***

Almanya ise cumartesi sabahına kadar bekledi.

Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, öğle saatlerinden önce yaptığı açıklamada, “Türkiye’deki demokratik düzeni zor yoluyla değiştirmeye yönelik her türlü girişimi” kınadığını bildirdi.

Başbakan Angela Merkel de, öğleden sonra, kısa bir kınama mesajı yayınlamakla yetindi.

Schwarz’a göre, Ankara-Moskova ilişkilerinin düzelmeye başlamasıyla birlikte Türk hükümetinin Washington ve Berlin’le, Kürt sorunu ve Suriye savaşı üzerinden yaşadığı gerilim tırmanışa geçmişti.

***

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Washington’a davetliydiler. Işık, ABD Savunma Bakanı Ashton Carter’la, Çavuşoğlu da Dışişleri Bakanı John Kerry’yle görüşecek ve IŞİD’le mücadele konusundaki toplantılara katılacaklardı.

Ama gitmediler. Ya da gidemediler.

Eğer birincisi doğruysa Ankara’dan kırmızı ışık yakılmış demektir.

İkincisi doğruysa, gündem yoğunluğudur, sorun yoktur.

Ne var ki, birinci şıkkın doğruluğu ağır basıyor.

Hele Kerry’nin, pazartesi günü AB dışişleri bakanlarıyla yaptığı toplantının ardından, Türkiye’nin NATO üyeliğini tartışmaya açmasını karşılıksız bırakmamak gerekiyordu.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X