Özellikle akşam saatlerinde çok rastlıyorum onlara Bursaray’da…

Bazen tek başına, bazen grup halinde çalıp söylüyorlar, günümüzün en popüler şarkılarını…

İş dönüşü günün yorgunluğunu, vagondaki yolcu yoğunluğunu ve burunları sızlatan ter kokusunu bir nebze de olsa unutturuyorlar yolculara, sesi güzel olanlar…

Aralarında sesi berbat ve gitarı akortsuz olanlar da var…

İşte onlara denk geldik mi, yolculuk daha da işkenceye dönüşüyor. Şarkısı bitmeden alkışlıyoruz diğer vagona gitsin diye. 

*

Verdikleri mini konserin bitiminde, şapka veya gitar kutusuyla vagonu dolaşıp, maddi destek istiyorlar.

Para veren de oluyor, “Kendini harcama buralarda, git şarkı yarışmasına katıl evladım, para orada” nasihatı verenler de…

Para isteme aşamasında kafasını çevirip yola bakan yolcular daha ağırlıkta!

Böyle yapanlara da hak veriyorum…

Bu işi eğlence olmaktan çıkarıp ticarete dökenler, yarım yamalak tek şarkıyla, yolculuk boyunca vagondan vagona geçerek para toplayanlara da rastlıyoruz arada…

*

Fotoğrafta gördüğünüz o yakışıklı genç müzisyen kardeşimle geçen hafta içinde yolculuk ettik Bursaray’da…

Sesi fena değildi.

“İstek parçası da çalıyor musun?” dedim…

Çalıyormuş…

Çok sevdiğim “Saçlarını dağıtırsın, rüzgarlara bırakırsın” şarkısını çalmasını rica ettim fakat repertuvarında yokmuş…

Yerine, Aşık Veysel’den “Bilmiyorum ne haldeyim / Gidiyorum gündüz gece” türküsü istedim.

Onu biliyormuş, söylerken ben de aşka gelip eşlik ettim biraz…

Nedense daha türkü bitmeden bizim vagon boşaldı birden!

Yolcular türküyü beğenmediler herhalde!

Şu insanlara da yaranamıyorsunuz, ne yani Bursaray’da da “Erik dalı gevrektir” türküsünü mü çalıp söyleseydik?

Ondan sonra Bursaray raydan çıksın biz camdan!

Vagon boşalınca müzisyen gencin hasılatı düştü, en çok da ona üzüldüm. 

 

Ne Binali, Ne Ekrem!

 

Medya, İstanbul seçimi için Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım’la, Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu ismi üzerine üzerine yoğunlaştı hep…

Fakat iki aday daha var onların dışında seçime giren…

Biri SP’den diğeri Vatan Partisi’nden…

Ya, seçmen yarın, “Ne Binali’ye, ne Ekrem’e” deyip, oyunu bu iki partinin adaylarına verirse?

Sandıktan onlar biri çıkarsa ne olur?

Çok komik olur ama kesin o seçim de iptal olur?

Gerekçesi de hazırdır YSK’nın;

“Seçmenin bizimle kafa bulduğu oy tutanaklarından tespit edilmiş olup…”

 

Sen neymişsin be abi?

 

Biz mi yeteneklerinin değerini bilemedik yoksa batan geminin malları olarak mı görülüyorlar, anlamadım gitti.

Bursaspor’un ligden düşen kadrosundaki futbolculara gelen transfer tekliflerine hem şaşırıyor hem de seviniyorum.

Şaşırıyorum, çünkü takımı Süper Lig şampiyonu yapan kadroya bile bu kadar rağbet olmamıştı.

Seviniyorum çünkü, kulübün içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı malum…

Dileğim;

Transfer teklifleri alan futbolcular, hiç olmazsa maddi zarar vermeden, kulübüne de para kazandırarak gitsinler…

Takımın düşmesindeki vebal oranı ve vicdan azabını azaltmış olurlar.

Duyuyorlarsa tabii!

 

*AK Partililer diyorlar ki

 

“Pazar günü tekrarlanacak Büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde, adaya ve partiye destek için günler öncesinden İstanbul’a giden Bursalı AK Partililer, orada sergiledikleri performansı, 31 Mart’taki yerel seçimlerde Nilüfer, Gemlik ve Mudanya’da gösterseydiler, rahat o ilçeleri de kazanırdık!”

 

*CHP’liler diyorlar ki

 

“Pazar günü tekrarlanacak Büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde, adaya ve partiye destek için günler öncesinden İstanbul’a giden Bursalı CHP’liler, orada sergiledikleri performansı, 31 Mart’taki yerel seçimlerde Bursa’da da gösterseydiler, kesinOsmangazi ve büyükşehiri de kazanırdık!”

 

*MHP’li ve İYİ Partililer diyor ki

 

“İstanbul’a desteğe giden ittifak ortağı partililerimiz, 31 Mart’taki yerel seçimde, aynı şevk ve tempoyla Bursa’da da çalışmış olsaydı, belediye başkanlığı, meclis üyeliği dağılımı çok daha farklı olabilirdi.”