Belki benim, belki de çoğu meslektaşımın görmek istediği ilk 11 vardı sahada. Bu nedenle Ertuğrul Hoca’yı eleştirecek bir nokta yoktu.

Bursaspor da diğer maçlara oranla fark neydi? derseniz, hemen söyleyeyim; Ofansif futbol olarak daha umut veren, gol beklentilerini daha yüksek tutan bir oyucu topluluğu vardı sahada. Evet bu maç için belki tam olarak beklentiye karşılık vermeseler de ben kurgunun üzerinde durulması gerektiği inancındayım.

Sivasspor maçının zor geçeceği belliydi. Sercan, Cuenca ve Erdem‘in belli bir zaman aralığının ardından ilk 11’de oyuna başlaması uyum konusunda biraz sıkıntı yaratsa da, burada dikkat çeken nokta yeşil beyazlı oyuncuların iştahlı oyunları idi.

Zaman zaman dejavu yaşadık. Serdar Aziz’in yaptığı müdahale, Dzsudzsak’ın ortası, Necid’in kafa şutu Kasımpaşa maçının kopyasıydı sanki. Bir tek golü atan isim farklıydı. Cuenca’nın attığı golün dışında ilerleyen haftalarda çok daha fazla faydalı olabileceğini gösterdi.

Ertuğrul Sağlam da bu maçta farklı oyun sistemlerinin yanısıra, oyuncularını da farklı mevkiilerde görevlendirebileceğini bize gösterdi. Böyle devam ederse kendisinin ve Bursaspor’un kazanacağını hep birlikte göreceğiz.

Sonuçta 1-0 kazanılan fakat iler ki haftalar için hamleleri ve dokunuşlar ile umut veren bir maçtı. Bana göre hep dillendirdiğimiz dönüm maçı bence dün akşam ki karşılaşmaydı… Kıymetini her geçen gün daha iyi anladığımız Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını tekrar yad ederek Cumhuiyet Bayramınızı Kutluyorum..