İhsan Aydın
İhsan Aydın

Müezzinoğlu’ndan sektöre üretime hazır olun çağrısı

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu‘nu 7 Nisan‘da AK Parti Bursa listesinin ilk sırasına konduğu andan itibaren izliyoruz.

Kendisi, önceki akşam habercilerle BURFAŞ‘ın Dobruca Sosyal Tesisleri‘ndeki iftar proğramında buluştu ve Bursa’da geçirdiği 100 günü değerlendirdi.

Bakan’ın yanında AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Şükrü Köse ve İl Yöneticileri Davut Gürkan ile Asım Amil de vardı.

Bakan’ın Bursa medyası ile ilk buluşması 30 Haziran‘da Hünkar Köşkü‘nde olmuştu.

Önceki akşam da sıcak siyasi gündeme ilişkin de siyasi mesajlar verdi, göndermelerde bulundu.

Biz bunlara girmek istemiyoruz.

Bakan’ın açıklamalarını, TV programlarını ve değerlendirmelerini yakından takip ediyoruz.

Hemen her konuşmasında üzerinde ısrarla durduğu bir konu var.

Türkiye yakın bir gelecekte 95 bin yeni hasta yatağına kavuşacak.

Yapımı süren şehir hastaneleri ve diğer sağlık tesislerinin donanımı için tıbbi araç gerece gereksinim var.

Bütün bunlar için sağlıktaki gider kalemleri çoğalacak.

Müezzinoğlu işte buradan çıkacak ihtiyaç kalemlerinin yerli firmalardan karşılanması konusunda ısrarcı.

Üretim üzerinde duruyor.

Sağlık endüstrisinde Türkiye’nin güçlü olması gerektiğin savunuyor.

Sadece tüketen bir toplumun ülke yararına olmayacağını düşünüyor.

Biyoteknoloji endüstri ve tıp endüstrisi konusunda teşvik edici beyan ve girişimlerde bulunuyor.

Türkiye’nin menfaatleri için sektördeki oyuncuların harekete geçmesi gerektiğini dillendiriyor.

Türkiye’nin bu tedbirleri almaması durumunda ‘büyük bir sağlık tüketicisi’ olacağını ve bunu da sürdürülebilir bulmadığına vurguluyor.

Türkiye’nin sadece 1 milyon 700 bin kutu ilaç için ödediği paranın 15 milyar TL‘yi bulduğunu anlatıyor.

Bakan ilaç üretimi konusunda iki çarpıcı örnek veriyor.

Örneğin;

Türkiye‘de kullanılan ilaçların yüzde 70‘i yerli.

Ama yerli ilaç gideri, toplam ilaç harcaması içinde yüzde 40’a tekabül ediyor.

Yüzde 30’luk ithal ilaca ise toplam ilaç giderimizin yüzde 60’ı ayrılıyor.

Bakan bu örnekten hareketle Türkiye’nin büyük bir sağlık tüketicisi olduğunu izah ediyor.

Bir bilgi daha verdi ki, gerçekten Türkiye’nin gelecekte ilaca harcayacağı rakamı düşürecek türden.

ABD ve İngiltere‘den sonra onkogen uygulamasıyla genetik rahatsızlığa göre kanser ilacı üretilecek.

Türkiye bunu üreten 3. ülke olacak.

Bütün bunlar sağlık alanındaki harcamayı azaltmayı hedefleyen çalışmalar.

Ama üzerinde durulması gereken Türkiye’nin bu alandaki yatırımcılarının yerli ilaç ve tıbbi sraf malzemesi konusunda daha fazla işin içine sokulması.

Türkiye’nin bunu başaracağını düşünüyoruz.

Müezzinoğlu, Türkiye’nin sağlık hizmeti sunumunda da çok iddialı bir konuma yükseldiğini söylüyor.

Türk vatandaşlarının Almanya, Fransa, Hollanda gibi gelişmiş ülke yurttaşlarından bile sağlık hizmetlerine kolay ulaştıklarını arkatıyor.

Asıl sıkıntı hastanelerdeki uzman açığı.

Müezzinoğlu önceki akşam bir kez daha yineledi. Gittiği her yerde kendisinden uzman doktor istendiğine dikkat çekiyor.

Ülkenin 20 bin uzman hekime ihtiyacı var.

YÖK‘ün ideolojik tavrıyla 2007‘e kadar artırılmayan tıp fükültesi kontenjanları açığı büyütmüş.

Kontenjanlar artmış ama uzmanın yetişip sahaya çıkması için daha epey bir zaman var.

Bakan Müezzinoğlu samimi bir şekilde alanıyla ilgili gelişmeleri gazetecilerle paylaşıyor.

Bunun devam etmesi şart.

Bayramınızı kutluyorum.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X