Engin Özpınar
Engin Özpınar

Obama’nın Riyad gezisi ve ilginç bir senaryo

Michelle Obama, Riyad’da yeni Kralın huzuruna başı açık bir şekilde çıkmıştı ya, meğer o bir mesajmış.

Başkan Barack Obama, Kraliyet yönetimine radikal İslami örgütlerle bir arada yaşama döneminin sona erdiğini anlatmak istemiş.

Öyle midir, değil midir? Ortadoğu uzmanları Suudi Arabistan’ın, Kral Abdullah’ın ölümünden sonra yeni bir döneme girdiğini ileri sürüyorlar.

Ama buna karşın gerçekte neler oluyor, bilmek zor.

Ne ki, Ortadoğu’yu takip eden Yakın Doğu Haber’e göre ABD bölgeye ilişkin önceliklerini terörle mücadeleyi esas alarak, yeniden belirlemiş.

Zaten Başkan Obama, o nedenle, yeni Kral Salman’ı 30 kişilik bir heyetle ziyaret etmiş. (Bu arada Kral Salman da, Obama’nın ziyaretinden sonra karar verici konumlardaki 30’dan fazla Suudi yetkilinin görevine son vermiş ve yerlerine yeni atamalar yapmış).

Peki, ABD’nin şimdiki öncelikleri neymiş?

Galiba en önemlisi, “dini aşırılıkları, terörist bir mahiyet kazanmadan” bertaraf etmek… ABD bunu daha önce Kral Abdullah döneminde gündeme getirmiş ama Riyad yönetimini ikna edememiş.

Öyle anlaşılıyor ki, bu kez, işlem tamam: Obama’nın birinci önceliği hayata geçirilecek demektir.

Yani, bundan böyle Suudi Arabistan’da dini düşünceleri itibarıyla potansiyel terörist damgası yiyen Suudiler kontrol altına alınacaklar, duruma göre cezalandırılacaklar vs.

YDH’nin Lübnan’da yayınlanan El Ahbar gazetesine dayanarak verdiği haberin bir paragrafını aynen aktaralım:

Obama Suudi Arabistan’a şunu söylemek için geldi: Köktencilerle bir arada yaşama dönemi sona erdi. Köktenciliğin fikri ve mali kaynakları konusunda susma zamanı da sona erdi.

İşte benim karım başörtüsüz olarak sizin aranızda ve ülkenizde. Bu gelecekteki ittifakımızın fotoğrafıdır. Ama ayrıca sizin ülkenizin geleceğinin de fotoğrafıdır.”

Buyurun bakalım…

Amerika için diğer öncelikler, birinci önceliğe göre düzenlenecek muhtemelen.

Ve de bölgede terörle mücadele içinde olan tüm ülkeler kaçınılmaz olarak etkilenecek yeni durumdan.

Bağdat’a silah var, Erbil’e yok

Washington IŞİD’le savaşan Barzani’nin peşmergesini ağır silahlarla donatacaktı. Söz verilmişti.

Aradan geçen zamanda bırakın ağır silahı, hafif silah desteği bile yapılmadı. Ama bu arada Bağdat’a mayına dayanaklı 250 araç gönderildi. Ayrıca top, tank ve mühimmat desteği için de karar alındı.

İlginçtir, peşmergeye silah ve mühimmat yardımı İran’dan geldi.

Kuzey Irak’ın Güvenlik Servisi Başkanı Mesrur Barzani, Irak’ta IŞİD’le savaşın yüzde 90’ının Kürtlerin omuzlarında olduğunu ileri sürerek, “Biz tüm dünya adına terörist IŞİD’e karşı savaşıyoruz, bu yolda hayatımızı ortaya koyuyoruz. Ama silahlar Bağdat’a gidiyor” dedi.

Mesrur Barzani, Erbil-Bağdat anlaşması çerçevesinde Irak merkezi yönetimi tarafından peşmerge gücüne verilmesi gereken paranın da henüz ödenmediğini belirterek, “Oysa ABD’nin 10 yıldır eğitmesine, donatmasına ve milyarlarca dolar harcamasına rağmen Irak ordusu IŞİD karşısında 10 saat dayanamamıştır” diye konuştu.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X