Yaşanmış gerçek bir hikayedir.

Vatandaşın biri, ünlü bir mağazadan etiketinde yüzde 70 indirim yazan bir ceket beğenir.

Yani indirimli fiyatı 500 lira olan ceketin gerçek fiyatı bin 650 liradır.

Vatandaş mağaza yetkililerine, “Siz bu ceketi hiç bin 650 liraya sattınız mı?” diye sorar.

Mağaza yetkilileri kem küm edince, vatandaş 500 lira verip, ceketi alır ancak tüketici derneğinin de yolunu tutar.

Tüketici derneği yetkilileri şikayet üzerine, mağaza yetkililerinden söz konusu ceketi bin 650 liraya sattıklarını ispat etmelerini ister.

Edemezler tabii…

Sonuçta ne olur biliyor musunuz?

Vatandaş, ceketi 500 lira üzerinden yüzde 70 indirimle 150 liraya satın alır.

Şimdi bu ibretlik hikaye üzerinden diyorum ki, bazı mağazaların hileli indirimlerine kanmayın ve hakkınızı arayın.

Çünkü verdiğim örnekte olduğu gibi, bazı uyanık mağaza sahipleri indirime girecek ürünlerin fiyatlarını önce şişiriyor, ardından indirim etiketiyle müşterisinin gözünü boyuyor.

Zaten çoğu ülkede böyle yıl boyu süren yüzde 50, yüzde 70’lere varan hileli indirimler göremezsiniz.

 

***

 

Gelecek Partisi kurulunca AK Parti’den tek tük istifa haberleri gelmeye başladı.

İstifa edenlerin ortak noktası, dışlanmış ya da beklentileri karşılanmamış olmaları.

Yani Davutoğlu’nun partisi henüz AK Parti’den ne milletvekili, ne belediye başkanı, ne de tek bir meclis üyesi bile koparabilmiş değil.

Ancak bu, AK Parti’de küskünler olmadığı anlamına gelmiyor.

Gerçek şu ki, AK Parti istisnalar dışında aday göstermediği üyelerini, ya bir belediye şirketinde, ya bir kamu kurumunda, ya da farklı bir pozisyonda değerlendiriyor.

Değerlendiriyor ki, rahatsızlığı olsa da partiden kopmasın, küsmesin.

İşte Davutoğlu’nun partisine gidenler veya Babacan’ın partisine gidecek olanların önemli bölümü kenara itilmiş isimlerden oluşuyor.

 

***

 

Gelecek Partisi ile ilgili haberler en çok Cumhuriyet, Sözcü, Birgün gibi muhalif gazetelerde çıkıyormuş.

Bu gazetelerin ortak noktası, Davutoğlu’nun başbakanlık dönemindeki toplantılarında akreditasyon yasağına uğramaları.

Yani Davutoğlu tarafından en fazla sansüre uğrayan gazeteler bunlar.

Demek ki neymiş:

Önemli olan muhalefetteyken değil, iktidardayken demokrat olabilmen ve demokrasinin bir gün sana da lazım olabileceğini öngörebilmen.

 

***

 

Önceki gece Bursa Emlak Müşavirleri Esnaf Odası’nın 20. yıl gecesine katıldım.

Organizasyonun ev sahibi Bursa’ydı ama Türkiye’nin dört bir yanından emlakçılar katılmıştı.

Bin 100 davetli olduğu söyleniyordu.

Peki ne çıktı geceden?

Hiç.

Ben hayatımda bu kadar çorbayı andıran bir organizasyona, karmakarşık bir geceya tanık olmadım.

Önce Mustafa Keser’in saz arkadaşları yüzlerce davetlinin önünde, kulakları tırmalayacak şekilde prova yaptılar.

Ardından konuşmalar yapıldı.

Folklör gösterisi, çekilişlerle devam etti gece.

Çekilişler iki bölüm halinde yapıldı.

İlk bölümde kazananlara ne hediye verildiği söylenmedi, ikinci bölümdeki talihlilere bir tablo ve tatil hediye edildi.

Bir ara bazı emlakçılar sahneye davet edilip, onurlandırıldı.

Ardından 15-20 dakika oyun havaları çalındı, konuklar sahnede çiftetelli oynadılar.

Hoop tekrar çekiliş, konuşmalar filan…

Gecenin finalinde Mustafa Keser çıkmış ama ben göremeden oradan ayrıldım.

Hasılı, ‘emlak sektörü ne durumda?, ‘inşaat sektörü nereye gidiyor?, ‘2019 gayrimenkulcüler için nasıl bir yıl oldu?’, ‘2020’den beklentiler nelerdir?’ gibi sorular yanıtsız kaldı o gece.

 

***

 

Protokolden bir tek Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’i görebildiğimiz o gece gayrimenkul sektörüne dair hiçbir şey öğrenemedik ama Bursa Emlak Müşavirleri Esnaf Odası Başkanı Erdal Çelebi’nin meslektaşları tarafından ne kadar sevildiğini gördük.

Her kürsüye çıkan Çelebi’den sitayişle bahsetti.

Ayırca Karadeniz’den Ege’ye Türkiye’nin dört bir yanından şube temsilcilerini biraraya getirebilmişti Çelebi.

 

***

 

CHP’de ilk il başkan adayı resmen yola çıktı.

Erol Gülmez’in adaylık açıklamasını bu kadar erken yapması olağan bir durum değil kuşkusuz.

Nitekim, henüz ilçe kongreleri yapılmadı, tablo netleşmedi.

Ancak bir yanda da Gülmez’in özgüvenini ortaya koyuyor erken adaylık açıklaması.

Şimdi sıra diğer adaylarda.

Nitekim Gülmez, rakiplerini de erken adaylık açıklamasına zorluyor.