Son günlerde bazı yayın organları ile sosyal medyadaki eleştirilerin hedefi olan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İhlas Haber Ajansı’na önemli açıklamalar yaptı.
Aktaş, Bursa’nın son dönemde bu şekilde gündeme gelmesinin kendisi ve şehri adına hoş olmadığını belirterek şunları söyledi:
“Bu yapılanların tamamen kasıtlı ve provokasyon olduğunu özellikle ifade etmek istiyorum 15 Temmuz’un 3.senesini idrak ettik. Akabinde 11-12-13-14 Ağustos tarihinde Kurban Bayramı var. Ulaşımın ücretsiz olmasıyla alakalı meclisimizde bir tartışma söz konusu olduğunda orada 23 Nisan ve 19 Mayıs’la alakalı benzer uygulamalar olması için söylemler oldu. İYİ Parti Sözcüsü 30 Ağustos’ta ulaşımın ücretsiz olmasıyla alakalı ifadede bulundu. İkinci mecliste tartışılması noktasında ısrarla fikrimi beyan etmeme, “Komisyonda tartışılır sonra meclise gelir. Hepsinin maliyeti var” dediğimizde bir tartışma ortamı oldu. “30 Ağustos törensel anlamda halkın genelinin katılım gösterdiği bir bayram değil” ifadesini kullandım. 23 Nisan ve 10 Mayıs’ta çocuklar, gençlerimiz anne babaların takip ettiği etkinlikler var. 30 Ağustos protokol anlamında kutlanan bir bayram. 20 dakikalık tartışmanın 30 saniyelik kısmını cımbızlayarak servis ettiler. “30 Ağustos halkın genelinin katılım gösterdiği bayram değil” ifademiz bir düşmanlığımız varmış gibi ifadeyle ortaya sunulmaya çalışıldı. Çirkin ve yakışıksız bir şekilde sosyal medyadan bir saldırı başladı. 30 Ağustos ve o kutlu zafere asla ve asla bir düşmanlığımız söz konusu olamaz”
“Belediye şirketlerinde başkanın huzur hakkı diğer üyeler gibi 750 lira”
Belediye şirketleriyle ilgili 80 bin lira maaş aldığı iddialarının tamamen yalan ve iftiraya dayalı olduğunu, kendisinin başkan olmasına rağmen aralarında CHP’lilerin de bulunduğu üyeler gibi 8 şirketten 750 lira huzur hakkı aldığını hatırlatan Başkan Alinur Aktaş, şöyle devam etti:
“Tasarrufla alakalı geldiğimiz ilk günden itibaren çok ciddi mesafeler aldığımız; ulaşım ve makam araçları kullanımında ciddi uygulamalar yaptığımız ortada. Atıl vaziyetteki deniz otobüslerini sattık. Zarar eden uçak şirketimizi sattık. Eldeki tüm makam araçlarını sorgulayarak bir yılda 12 milyon lira sadece yakıttan ve araçlardan tasarruf ettik. Sanki bunları biz yapmamış gibi, 750 liralık huzur hakkını sanki 8 şirketten 80 bin lira huzur hakkı alıyormuşum gibi bir algı operasyonu başlattılar. Bursalı hemşehrilerimiz konuya ne kadar hassas yaklaştığımızı biliyorlar. Bursa’nın verimsiz ve atıl haldeki sosyal tesislerini borçtan kurtardık. Burulaş 700 milyon lira bütçesi olan bir şirket. Buradaki yasal görevimi 750 liralık huzur bedelini 10 bin lira gibi gösterdiler. Belediye şirketlerinde de bütün sorumluluk başkandadır. Toplamda 6 bin liralık hakkı huzuru, 80 bin lira gibi gösterip bizi küçük düşürmeye, hakir görmeye, bir yanlış içindeymişiz gibi göstermeye çalıştılar”
“Esas hedef Cumhurbaşkanımız ve partimiz”
Bir gazete ve televizyon kuruluşunun ısrarla kendisini hedef tahtasına koyduğunu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin küçük düşürülmeye çalışıldığını ifade eden Başkan Aktaş, şu ifadeleri kullandı:
“Bursalı hemşehrilerimiz bizim ne kadar tasarruflu davrandığımızı, bu şirketlerin ne kadar verimli karlı çalıştığını çok iyi biliyor. Yanlış ve yalan bilgilerle kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorlar. Duymak istemeyen kulaklara, görmek istemeyen gözlere sesleniyorum; “güneş balçıkla sıvanmaz” Birilerinin Bursa’da seçim kaybetmesi çok ciddi ağırlarına gitti. CHP Lideri’nin, “Bursa içimde yaradır” sözü ortada. Ancak Bursa insanı, sağ olsun, ekibimize Cumhurbaşkanımıza ve bize olan güvenini ortaya koydu. Biz de bu emaneti en iyi şekilde yerine getirmenin gayreti içindeyiz. Ben çok rahatım. Bursa’nın 1058 mahallesinde, her bir şirketin her sahasında, alt yapısında üst yapısında canla başla Bursa’yı daha iyi standartlara ulaştırmanın derdi içindeyiz. Bizim vicdanımız çok rahat, biz işimizi yapmaya devam ediyoruz”