Engin Özpınar
Engin Özpınar

Suriye’den Türkiye’yle normalleşme arayışı

ABD, daha mart ayında Suriye’de Batılı müttefiklerinin ve teröristlerin yenilgisini kabul ederek savaşı Esad’ın kazandığını itiraf etmişti.

Merkez Kuvvetler Komutanı Josep Votel, ABD Senatosu Silahlı Kuvvetler Komitesi’nde yaptığı açıklamada Suriye ordusunun 7 yıl boyunca devam eden iç savaşın kazanan tarafı olduğunu söylüyordu.

General Votel, bir senatörün “İran ve Rusya’nın desteklediği Esad iç savaşı kazandı demek çok güçlü bir ifade olmaz mı?” şeklindeki sorusunu da “Bunun çok iddialı bir ifade olduğunu düşünmüyorum” diyerek yanıtlıyordu.

*

Daha sonra eylül ayına kadar bu konuda görüş açıklayan bir Batılı ülke olmadı.

Ama hemen eylülün başında ajanslardan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian’ın “Suriye iç savaşını Esad kazandı. Bunu ifade etmemiz gerekiyor” şeklindeki açıklaması geldi.

Tam bir ay sonra da, yani 2 Ekim’de gelen haberlere göre ABD Suriye’deki diplomatlarının sayısını iki katına çıkarıyor, bunu açıklayan da Savunma Bakanı James Mattis oluyordu.

Mattis, Fransa’nın başkenti Paris’te Fransız mevkidaşı Florence Parly ile düzenlediği ortak basın toplantısında, IŞİD’in askeri anlamda yenilgisinin yakın olduğunu belirtirken “Askeri operasyonlar azaldıkça diplomatik çabanın kök salacağını göreceğiz” diyordu.

*

Söz konusu gelişmelere paralel olarak Şam yönetiminin Arap ülkeleriyle bozulan ilişkileri de düzelme yoluna girmişti.

Suriye Devlet Başkanı Esad’ın, bir Kuveyt gazetesine yaptığı açıklamada, iç savaştan kaynaklanan ve yıllar süren husumetin ardından diğer Arap ülkeleriyle yeniden bir anlayış birliğine varıldığını duyurması terörün yenilgiye uğratılması açısından çok önemliydi. Çünkü Suriye’deki iç savaşı körükleyenlerin, terör örgütlerine destek olanların başında Arap ülkeleri geliyordu.

Esad, ülke adı vermiyordu ama Şam’a yapılan ziyaretlerin yoğunlaştığını, Batılıların yanı sıra Arap Birliği üyelerinin de diplomatik misyonlarını yeniden açmanın hazırlığını yaptıklarını söylüyordu.

*

Suriye için asıl önemli ülke, elbette komşusu Türkiye’ydi.

Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim Lübnan televizyonu El Mayadin’e yaptığı açıklamada “Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getireceğine inanıyorum” diyor ve ekliyordu: “İşlerin netleşmesi için 15 Ekim’i beklemek gerekir.”

O tarihe kadar uygulamada neler olacak?

İdlibli savaşçıların bölgede kalmasına izin verilecek, Suriye’nin diğer yerlerinden gelenler evlerine dönecek, yabancılarsa ülkeyi terk edecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 15 Ekim’e kadar İdlib’de silahlardan arındırılmış bölge oluşturulması konusunda Soçi’de anlaşmıştı. Ve böylece İdlib’de olası bir savaşın önüne geçilmişti.

Uzun bir süre sonra Şam yönetimi, ilk kez Türkiye’yle ilişkilerin normalleşmesinden söz etmeye başlıyordu.

*

Bu arada Vladimir Putin dün Saint Petersburg’da düzenlediği basın toplantısında dikkati çeken bir açıklama yaptı.

Bir soruya yanıt verirken İdlib’de kurulan çatışmasız bölgede Türk partnerleriyle dayanışma içinde çalıştıklarını belirten Rus lider, Ankara’nın yükümlülüklerini yerine getirdiğini, gerilimi azaltma bölgesinden militanların ve ağır silahların çekilmesini sağladığını duyuruyordu.

*

Görünen o ki, Suriye’de gidişat İsrail’i, Suudi Arabistan’ı ve onların müttefiki olan Batılıları hayal kırıklığına uğratacak.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X