Engin Özpınar
Engin Özpınar

Suudilerden Yemen’e misket bombası

Merkezi New York’ta bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Suudi Arabistan’ın Yemen’de yasaklı misket bombası kullandığını açıkladı dünya kamuoyuna. HRW misket bombalarını Suudilere verenin de ABD olduğunu bildirdi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü ayrıca, Yemen’de Suudilerin hava saldırılarında misket bombası kullandıklarına ilişkin bazı fotoğraf ve videoları da kanıt olarak paylaştı.

Söz konusu haberin Amerika’nın Sesi’nde yayınlanması ilginç tabii: Riyad’ı savaş suçlusu olarak ihbar etmek gibi bir durum…

Gerçi misket bombasını yasaklayan anlaşmayı imzalamamış ABD ile Suudi Arabistan ama bu durumdan savaş suçu işlediklerinde hesap sorulamayacaktır sonucu çıkarılamaz.

2008 yılında 116 ülkenin imzaladığı anlaşma “bomba içinde bomba” olarak bilinen misket bombalarının savaşlarda kullanımını yasaklıyor.

HRW, misket bombasının atıldığı alanda çevreye yayılan daha küçük bombalardan oluştuğunu ve patlamamış olanların mayın gibi sivillerin ölümüne ya da yaralanmasına yol açtığını belirtiyor.

 

Aden’e işgal, Hürmüz’e denetim

 

Yemen’in misket bombalarıyla bombalanmasının ardından, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon askerleri, ABD ve Fransa’nın desteğiyle Aden’e çıkarma yaptı.

Sayı düşük gösteriliyor, 30 asker diyorlar ama anlaşılan asıl kara birliği arkadan geldi ve Aden havaalanını işgal etti

Bir yandan Suudilerin havadan bombardımanı, diğer yandan karadan işgal ve El Kaide ile IŞİD’in terörist saldırıları, Husilerin işi çok zor…

Öte yandan ABD savaş gemileri de Hürmüz Boğazı’nda denetimi ele aldı.

Ticari gemilere eşlik etme adı altında Amerikan donanmasının asıl amacı İran’ın Husilere göndereceği olası yardımları engellemek.

Washington’ın bu uygulaması, İran savaş gemilerinin bir Amerikan yük gemisine el koymasının ardından geldi.

Hürmüz Boğazı’nda henüz bir ABD-İran karşılaşması olmadı. Ancak Boğaz’ın sularının ısındığını söylemek mümkün…

 

Irak’ın “bölünmesi” tartışması

 

Irak’ın bölünmesi yeniden gündeme geldi. Ya da gündeme sokuldu.

ABD’nin bu konuda yeşil ışık yaktığı ve Kürtlerin bağımsız olarak silahlandırılacağı ileri sürüldü.

ABD Kongresi Dış İlişkiler Komisyonu’nda, “Peşmerge güçlerinin bağımsız bir ülkenin ordusu gibi silahlandırılmasına” yönelik bir önergenin görüşülmesi iddiaların dayanağı olmuştu.

Söz konusu gelişme Erbil’de sevinçle karşılanırken Bağdat yönetimi ise sert tepki verdi.

Irak İslami Yüksek Konseyi Başkanı Ammar el-Hekim, ABD Kongresi’nin Kürtler, Sünniler ve Şiilerle ayrı ayrı temas kurmasının tehlikeli bir adım olduğunu bildirerek “Washington’ın bu adımı ülkeyi bölünmeye sürükler” dedi.

Irak Meclisi’nde yapılan görüşmelerde de, ABD’nin hedefinin İsrail’in güvenliği için Irak’ı bölmek olduğu iddia edildi.

Mesud Barzani ABD’de… Bugün Beyaz Saray’da Başkan Barack Obama tarafından kabul edilecek. Erbil’deki Kürt yönetimi yetkilileri Barzani’nin “Kürt Devleti” dosyasını Başkan Obama’nın önüne koyacağını söylediler.

Eğer ABD’nin Irak politikasındaki asıl hedefi gerçekten İsrail’in güvenliğiyse, o zaman Suriye için de bölünme planları hazırlanmış demektir.

Çünkü İsrail, kendi güvenliği açısından, bırakın Suriye’nin bölünmesini, haritadan silinmesinden yanadır.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X