Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu

Tırmanan gerilim ve ekonomik riskler

Yazın yakıcı sıcakları her cephede kendini hissettiriyor.

Suruç’taki katliamla tetiklenen…

Asker ve polise dönük saldırılarla tırmanışa geçen gerginlik…

Toplumsal acıları katmerlerken Türkiye’nin ekonomik kırılganlığını da körüklemeye başladı.

Yani birkaç alanda birden kayıptayız!

Tırmanan terörün sosyal ve siyasi yansımalarıyla sınır ötesi jeopolitik riskler…

Artan erken seçim olasılığıyla birleşince

Türkiye ekonomik cephede de aşırı risk alanına girerek negatif bir ayrışmayla olumsuz bir görünüme büründü.

En belirgin gösterge; doların dışta değer kaybetmeye başladığı saatlerde…

İçte TL karşısında hızlı bir çıkışa imza atmasıydı!

Doların 2,73 lirayı aşarak yeni rekorlara göz kırpması…

Ekonomik gidişat açısından pek de iyi bir gelişme değil elbet.

Benzer bakışla Euro’nun 3 liraya yeniden dayanması…

Borsa İstanbul‘un 79 bin puanın altına hızla düşmesi…

Ve faizlerin yükselmesi…

Sadece para piyasalarının sorunu değil!

Aynı zamanda reel ekonominin kronikleşmiş yaralarına tuz basacak cinsten gelişmeler.

Çünkü…

En basitinden belirsizlik ortamının uzun süre aşılamaması…

Hem tüketimi hem de yatırımları frenler.

Ama döviz ve faizde yükselişin sürmesi halinde…

Ekonomik durgunluk ve paralelinde yükselişe geçen bir işsizlikle yüzleşmemiz kaçınılmaz hale gelebilir!

Bir de özellikle dolara duyarlı bir enflasyonumuz olduğunu da unutmayalım.

Peki bundan sonra ne beklemeliyiz?

 

Beklenti senaryoları

 

Olumsuz senaryo ile başlayalım.

Dolar adına 2,80’in ötesi görünmüş vaziyette…

Erken seçim resmiyet kazanır ve de terör gölgesinde gidilirse sandığa…

Doları 3 TL’de görmemiz zor olmaz.

Buna sonbaharda Amerika’da beklenen faiz artışının devreye girmesiyle oluşacak likit sıkıntısı eklenirse…

Psikolojik sınır sayılan bu seviyenin aşılması dahi gündeme gelebilir!

Dolar üzerinden özetlediğimiz bu manzara reel ekonominin kalacağı baskının da kısmi bir göstergesi niteliğinde.

Olumlu olabilecek senaryoya gelelim.

Akan kanın biran önce durması…

Ve koalisyonun kurularak Türkiye’nin hükümetsiz kalmaması öncelikli ihtiyaçlarımız!

Yanısıra ekonomiye dönük acil adımların atılması…

Ve ABD’nin faiz artışını yılsonuna ertelemesi gibi gelişmeler de…

Toplumsal huzurun yanısıra ekonomik toparlanmanın da öncü işaretleri olacaktır.

Bu gelişmelerin hiç olmazsa birkaçının biraraya gelmesi…

Piyasalardaki tansiyonu düşürmekle kalmaz…

Reel ekonomide çarkların hızlanmasını da sağlar!

Ancak, umut taşımanın yanısıra risklere karşı da hazırlıklı olmakta fayda olduğunu hatırlatalım.    

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X