Engin Özpınar
Engin Özpınar

Trump yönetimi hukuk, anlaşma ve sözleşme tanımıyor

ABD, İran’la yapılan 1955 tarihli dostluk anlaşmasını iptal etti.

Nedeni, nükleer anlaşmadan çekilmesine bu anlaşmanın izin vermemesiydi.

Tahran buna dayanarak BM’ye bağlı Lahey Uluslararası Adalet Divanı’na başvurmuştu. Adalet Divanı da İran’a hak vermiş ve Washington’ın ilaç, gıda, insani yardım ve havacılık sektöründe uyguladığı ambargoların kaldırılması yönünde karar almıştı.

Trump yönetimi bunun üzerine Tahran’la 63 yıl önce Şah döneminde imzalanan “Dostluk, Ekonomik Münasebetler ve Konsolosluk Hukuku” anlaşmasını iptal ettiğini açıkladı.

*

ABD ayrıca Viyana Diplomatik İlişkiler Sözleşmesi Uyuşmazlık Çözümü Ek Protokolünden de çekildiğini bildirdi.

Onun nedeniyse Filistin’in söz konusu Ek Protokole dayanarak ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde dava açmasıydı.

Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, yönetimin kararını açıklarken “Biz Filistin Devleti diye bir devlet tanımıyoruz. Şu anda öyle bir devlet yok. O, uluslararası hukuka uygun olarak kabul edilmiş bir devlet değil” diyordu.

Oysa Filistin BM’de 1988 yılında Başkenti Kudüs olan bağımsız  bir devlet olarak kabul edilmişti. O da ABD ve İsrail gibi devlet niteliği taşıyordu.

*

ABD’nin bu iki kararı gösteriyor ki, Trump yönetimi haktı, hukuktu, yasaydı, anlaşmaydı, sözleşmeydi, bundan böyle işine gelmeyenleri tanımayacak ve yırtıp atacak.

Vurgulamak istedikleri şudur:

Merkezi Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan Uluslararası Adalet Divanı İran’ın başvurusunu nasıl kabul eder? Yaptırımların kaldırılması konusunda nasıl tedbir kararı verebilir?

Washington’a kim kafa tutabilir? Bu mümkün mü?

*

Ne var ki ABD bazı durumlarda yasalara uyuyor. Ancak bunlar kendi çıkardığı yasalar oluyor.

Örneğin, CAATSA böyle bir yasa.

Uzun adı, “ABD’nin Hasımlarına Karşı Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası”.

Hindistan, Rusya’dan 5 adet S-400 alacaktı. ABD, söz konuyu yasayı ileri sürerek Hindistan’ı yaptırımla korkutmaya çalıştı.

Ama Hindistan ABD’nin yaptırım tehdidini hiçe sayarak Rusya’yla anlaşma imzaladı. 5.4 milyar dolarlık anlaşmaya göre Rusya, Hindistan’a 5 adet S-400 gönderecek.

*

ABD aynı yasaya dayanarak S-400 konusunda Ankara’yı da tehdit etmişti. Ama Ankara da ödün vermemişti. Bunun üzerine ABD, Türkiye’ye 5. kuşak F-35 savaş uçaklarının teslimatını geçici olarak durdurmuştu.

*

4 Kasım’da İran’ın petrol sektörüne yönelik yaptırımları uygulamaya sokacak Washington.

Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, “Yaptırımlarda hiçbir istisna olmamasını, İran’dan petrol ve gaz ihracatının sıfıra inmesini hedefliyoruz” diyor. Diyor da, bunun gerçekleşebileceğine kendisi de pek inanmıyor.

Onu da Bolton’ın şu sözlerinden anlıyoruz: “Mutlak başaracağımızı söylemiyorum ama hiç kimse hedefin ne olduğu konusunda yanılgıya düşmemeli. Tabii ki İran’dan alımların seviyesi bir anda sıfıra düşmeyecektir.”

John Bolton’ı böyle konuşturan, ABD’nin kararını böyle yumuşatan hiç kuşku yok ki, Ankara’nın tepkisidir.

Çünkü Ankara, özellikle gaz konusunda yaptırıma uymayacağını daha önce ilan etmişti.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X