Güney California Üniversitesinden araştırmacılar, 11 bin kişiyi 25 yıl boyunca tükenmişlik hissi bulguları taşıyıp taşınmadıklarını tespit etmek için inceledi.

Yüksek seviyedeki tükenmişlik hissinin kişilerde yüzde 20 oranında aritmi riskini artırdığı ortaya konuldu.

Araştırmacılardan Dr. Parveen Garg, tükenmişliğe iş ve evdeki uzun süreli stresin yol açtığını vurgulayarak, “Tükenmişlik, aşırı inflamasyon ve vücudun psikolojik stresine bağlı olarak artan hareketlilikle ilişkilidir. Bu iki şey, kronik olarak tetiklendiğinde sonunda ritim bozukluğuna yol açabilecek kalp dokularının üzerinde ciddi zarar verici etkilere yol açabilir.” ifadesini kullandı.

Garg, tükenmişliğin düşük mod, suçluluk psikolojisi ve kendini beğenmeme gibi özellikleri taşıyan depresyondan farklılık gösterdiğine işaret ederek, “Gelecek yıl itibarıyla ABD’de yaklaşık 10 milyon kişinin bu hastalığa yakalanacağı tahmin ediliyor.” dedi.

Kardiyoloji uzmanı Dr. Satjit Bhusri, kalp ve zihin arasında güçlü bir bağ bulunduğunu vurgulayarak zihnin stres altındayken kalbin normal ya da anormal ritmiyle tepki verdiğini söyledi.

Kardiyak Elektrofizyoloji uzmanı Dr. Marcin Kowalski de stresin kalp ritim bozukluğu belirtilerini artırdığına işaret ederek, doktorlar ve hastaların daha fazla farkında olmaları çağrısı yaptı.

Araştırma sonuçları, Avrupa Önleyici Kardiyoloji Dergisi’nde yayımlandı.

AA