Yeni gelişmelere bakılırsa…

Dünya, Ukrayna ve Suriye krizlerinde 2015’e umutla girdi.

Ukrayna’dan başlayalım…

Hollywood’un ünlü yapımcısı ve yönetmeni Oliver Stone Ukrayna’daki olaylardan belgesel bir film hazırlarken, Amerikan basınının tersine, 45 göstericiyle 14 polisin öldürüldüğü katliamın CIA’nın tezgahı olduğunu saptamış.

Müthiş bir iddia tabii.

Ne var ki, Stone’un Kiev’de görüştüğü tüm tanıklar, geçen yılın 22 Şubat’ında gerçekleşen katliamın CIA işi olduğunda hemfikir.

Stone, söz konusu katliamla ilgili detayları belgesel filminde yayınlayacağını duyuruyor.

*

Ukrayna’yla ilgili bir diğer iddia ise ABD Başkanı Barack Obama’nın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le uzlaşı yolları aramaya başlaması.

Obama’nın yardım istediği kişiyse duayen diplomat Henry Kissinger.

Kissinger, bir süredir Washington-Moskova arasında mekik dokuyormuş.

*

Ama çok daha ilginç olan, bir ABD heyetinin Şam’ı gizlice ziyaret etmesi.

Yakın Doğu Habere ulaşan bilgilere göre ziyareti organize eden Ürdün.

Olay şöyle gelişiyor…

ABD heyeti Amman’dan Şam’a geçiyor. Her iki tarafın diplomatlarının, askerinin ve istihbaratçılarının yer aldığı görüşme 7 saat sürüyor.

Sonra ABD heyeti geldiği yoldan Amman’a geri dönüyor.

*

Beklenmedik bir başka gelişme de, Suriye’nin Kuveyt’teki büyükelçiliğini dün yeniden açması oldu. Oysa Kuveyt 2012 Şubat’ında büyükelçisini geri çekmiş, elçilik binasını kapatmış ve Suriye büyükelçisinin de ülkeyi terk etmesini istemişti.

Kuveyt, 3 Suriyeli diplomata vize verirken Suudi Arabistan’ın onayını aldı mı, almadı mı?

Körfez İşbirliği Örgütü üyesi bir ülke Kuveyt.

Örgütün lideriyse Suudi Arabistan. Oralarda neler oluyorsa Riyad’ın onayı doğrultusunda oluyor. Tabii Riyad’ın onayı aynı zamanda ABD’nin de onayı anlamına geliyor.

*

Esad’ın yılbaşı gecesini cephede askerlerle geçirmesi, onun, iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana ilk kez rahatladığını ve isyanın sonunun yaklaştığını gösteriyor.

 

Çin, Rusya’nın çökertilmesine izin vermeyecek

 

Ukrayna krizi ve Kırım’ın ilhakıyla ortaya çıkan gerilim bir yanda ABD ile Avrupa’yı yeniden yakınlaştırırken, diğer yanda da Rusya ve Çin’i işbirliğini genişletmeye yönlendirdi.

Batılıların ortak görüşü Avrupa Konseyi Dış İlişkiler Komisyonu yetkilisi Nick Witney’den geldi. Witney şöyle diyordu:

“NATO liderleri aslında Vladimir Putin’e teşekkür etmeli. NATO’nun güçlü olması için Rusya’dan tehdit gelmesi gerekiyordu. O da oldu. Putin’in oluşturduğu tehlike NATO’nun işine yaradı.”

Buna karşılık Rusya lideri Vladimir Putin ile Çin lideri Şi Cinping yeni yıl mesajlarında “işbirliği” ilkesine vurgu yaptılar.

Putin, yeni yılda Çin ile işbirliğini daha da yoğunlaştıracaklarını söylerken Cinping de Rusya ile el ele vererek çeşitli alanlarda işbirliğini genişleteceklerini ifade etti.

Demek oluyor ki Çin, Rusya’nın Batılılar tarafından çökertilmesine izin vermeyecek.

Pekin yönetimi Rusya’nın düşmesi halinde sıranın kendisine geleceğini hesaplıyor olmalı.