Avatar
Selahattin Adıgüzeller

Vurur yüze ifadesi, bir başkadır karne selfiesi!

Bu aralar, çocuklarının karneleriyle gurur selfiesi paylaşan ebeveynlerden geçilmiyor sosyal medya…

Paylaşılan selfielerin, dağıtılan karne sayısını geçtiği rivayet ediliyor!

Eh boşuna dememişler;

Mutluluklar paylaşıldıkça çoğalır diye…

Paylaşan anne-babalara bir takdir belgesi de benden!

Gerçi;

Şu ana kadar hep takdir-teşekkür-onur belgeli karneler paylaşıldı sosyal medyada…

Bakalım çocuğunun bol sıfırlı karnesini de paylaşan olacak mı?

 

*

 

Eskiden ne strese girilirdi karne günleri…

Notları güzel olan öğrenciler, ellerinde sallaya sallaya taşır, evlerinin yolu üzerinde karşılaştıkları her tanıdığına gösterirlerdi yıldızlı pekiyilerle dolu karnelerini…

Notları kötü olanlar ise karnelerini daha sınıfta rulo yapıp atarlardı çantanın en dibine…

Ve o an başlarlardı evdeki tepkiyi yumuşatacak esaslı bahaneleri düşünmeye…

Geçerli bir sebep bulamazsa, babanın onunla ilgili kariyer planlaması hazır:

Bu tembel teneke okumayacak hanım! Yol yakınken verelim berber ya da kaportacıya elinde bir mesleği olsun!”

 

*

 

Karne günleri yaklaşınca, basında da öfke kontrolünde sıkıntılı velilerin dikkatini çekecek haberler çıkardı…

Çocuk gelişim uzmanlarının uyarıcı sözlerini başlık atarlardı:

Kırık not dünyanın sonu değil! Kırık not düzelir kırık kalp asla! O yüzden şiddetle değil lütfen sevgiyle yaklaşın çocuğunuza!”

Etkili de oluyordu bu tür haberler…

Tabii karneden önce gazeteyi okutmayı başaran çocuklar için!

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, hala öyle ebeveynlerin olabileceği ihtimaline karşı esprili bir uyarıda bulunmuş…

Çok hoşuma gitti…

Demiş ki;

Sakın ola ki, kaşınızı çatıp, ses tonunuzu yükseltmeyin karneleri görünce! Bakanlığın arşivinden buldururum sizin karne notlarınızı, gösteririm çocuklarınıza! Ona göre!”

Çocuklara göstermekle kalmasın, sosyal medyada da paylaşsın bence!

Görsünler ebelerinin selfiesini!

 

Başkan Ay’dan ilk demeç: ”Vay, vay, vay!”

 

Bursaspor’un yeni Başkanı Ali Ay, yönetimi devraldıktan sonra kulübün hesaplarına şöyle bir göz atınca, başlamış söylenmeye:

Vay vay vay!”

Bu daha bir şey değil, transfer ve sponsorluk sözleşmeleri, kredi anlaşmaları önüne geldikçe, Başkan Ali Ay’ın gözleri olacak dolunay!

Amigo Ardiles oturtsaydı o koltuğa bu kadar kötü yönetmezdi!” yorumu, olayın vahametini özetliyor zaten!

Ben boşuna, “kongrede oyum Ardiles’e” diye yazmadım!

Kongre üyelerinin Recep Bölükbaşı dönemini ibra etmemekle ne kadar doğru bir karar verdiği anlaşılıyor.

Bu nasıl bir Bursaspor sevgisidir?

Yeşil-beyaz tutkusu derken, demek başka bir yeşil geçiyormuş birilerinin gözlerinin önünden ve kalplerinden!

 

Üzülmemek mümkün mü?

 

Gazeteci Fatih Altaylı’nın izniyle soruyorum ben de bugün;

Ülke olarak ne zaman adam oluruz?

Cevap veriyorum:

Hayatının her anını dolu dolu varlık içinde yaşamış başarılı işadamı Mustafa Koç’un ölümüne üzüldüğümüz kadar; hayatını yaşayamadan teröristlerin kahpece saldırılarında şehit olan gencecik koçlarımıza da üzüldüğümüz zaman!

Not:

Bugün toprağa verilecek olan Koç’a…

Türk bayrağıyla gömülmeyi vasiyet eden siyasetin renkli ve etkin ismi Kamer Genç’e

Ve, terör şehitlerimize Allah’tan rahmet, hepsinin ailelerine sabırlar diliyorum.        

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X