ABD’nin Suriye’nin kuzeybatısına yönelik tüm yardımları kestiği öne sürüldü. Amerikan haber kanalı CBS News, haberi Donald Trump yönetiminden adı açıklanmayan yetkililere dayandırdı. Haberde bu kararın, Trump’ın DEAŞ’ın yenilgiye uğratılması sonrası Suriye’den çıkma niyetinin son işareti olduğu yorumu yapıldı. CBS, ABD’nin DEAŞ’ın yenilgiye uğratılması sonrası ABD’nin çekileceği ‘kuzeybatı’ bölgeleri arasında İdlib ve Afrin’i de saydı.

‘TRUMP TALİMAT VERDİ’

Habere göre, ABD’nin on milyonlarca dolarlık yardımı kesmesi anlamına gelen karar, son birkaç haftada, bir dizi kurum arasındaki istişareler sonrası alındı. Söz konusu bu mali yardım, aşırılıkçılıkla mücadelenin yanı sıra eğitim ve bağımsız medya gibi alanlarda destek öngörüyordu. Haberde, Trump’ın Suriye’ye yapılan tüm yardımların gözden geçirilmesi ve tasarruf ihtimallerinin değerlendirilmesini istediği, kararın da bu süreçte alındığı belirtildi. Buna göre yetkililer, Suriye’nin kuzeybatısına yapılan yardımın uzun vadede tüm ülkede etkili olmayacağına kanaat getirdi.

YARDIM GÖZDEN GEÇİRİLİYOR

Suriye’nin kuzeybatısından çekilen yardımla elde edilen paranın nasıl harcanacağının hala gözden geçirildiği belirtilen haberde, Washington’ın tartışmalı yardım kuruluşu Beyaz Miğferler’e yardımı kestiği de hatırlatıldı. CBS’e konuşan bir Amerikan Dışişleri yetkilisi, “Başkan’ın talebiyle şu an Suriye’ye verilen 200 milyon dolarlık istikrar getirme yardımı gözden geçiriliyor” dedi.

Haberde Avrupalı müttefiklerin de bu karar konusunda bilgilendirildiği belirtildi; Avrupalı bir diplomat, bu kararla Avrupa ülkelerinin de İdlib’den ‘kaçma’ kararı almasının önünün açıldığını söyledi.

‘TÜRKİYE ÇOK MUTLU OLACAK’

CBS’in haberinde, “Türkiye’nin bu sınırlı Amerikan çekilmesinden memnun olması bekleniyor” denilirken, eski bir Suriyeli diplomat olan Bassam Barabandi, “Türkiye kuzey Suriye’de zaten varlık gösteriyor. Kendi insani yardımlarını yapmaya başladı ve dürüst olmak gerekirse, Amerikalıların her şeyi durdurması halinde çok mutlu olacaklardır. Her şeyden onlar sorumlu olacak, AB’den daha fazla alabilecekler ve siyaseten daha fazla söz sahibi olacaklar” ifadelerini kullandı.