2 siyasi partinin bayramlaşma törenlerindeki notlarımı paylaşacağım.
Ancak kulis notlarından daha önemli bir detaya dikkat çekmek istiyorum.
Bu yıl, hiçbir siyasi parti temsilcisi, birbirlerinin törenlerine katılmadı.
Ne iktidar partisi muhalefetinkine, ne muhalefet iktidarınkine ne de muhalefet, muhalefetinkine.
Bayramlaşma, küskünlüklerin ve kırgınlıkların rafa kalktığı günlerse eğer, siyasi partiler sınıfta kaldı.
***
AKP`de gelenek değişmedi ve adres yine Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi`ydi.
Her zamanki kalabalık, dün de toplanmıştı.
AKP`nin iktidarda kalmasının en önemli şifresi, vefadır kuşkusuz.
Eski vekiller, eski il başkanları, eski belediye başkanları, eski yöneticiler, kısaca geçici bir süre eski sıfatıyla anılan kim varsa, dışlanmıyor.
İşte dünkü törende de, eskilerin birçoğu bayramlaşmada hazır bulunmuştu.
O isimler de kürsüden anons edilerek, bir bakıma onore edildi.
***
Kuşkusuz, bu bayramlaşmada da gözler Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`ın yapacağı konuşmadaydı.
Geçen bayramlaşmada, kahkaha atan kadınlarla ilgili sözlerinden dolayı bu kez biraz daha temkinliydi.
Ancak lafını yine de esirgemedi.
Önceki konuşmasını bilmem ama bu kez, kurban kesen milyonları IŞİD cellatlarıyla aynı kefeye koyanLeman Sam ile ilgili eleştirisinde haklıydı.
Türkiye`deki muhafazakar partiler, 60 yıldır iktidarlardaysa, bunu Leman Samlara borçlular.
***
Arınç, yaklaşık 1 saatlik konuşmasının tamamını Sam`a ayırmadı elbette.
Bayramın manevi vurgusundan girdi, cemaat medyasının kendisiyle ilgili yaptığı yalan haberden çıktı.
Hadise şu:
Arınç`ın ifadesiyle, yüzde 90`ı bedava dağıtılan cemaatin en çok `okutturulan` gazetesi ve televizyonu, 2 gündür Kimse Yok Mu isimli derneği, Bülent Arınç`ın kapattırdığını ileri sürererek, kendisini adeta bombalıyor. Ve bu gelişme üzerine, cemaat televizyonunun acar (!) muhabirleri, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`na mikrofon uzatıyor. CHP lideri de “O dernek kapatılamaz, Arınç istifa etmeli” diyor. Cemaatin yeni müttefiklerinden MHP milletvekilleri de benzer tepkileri veriyor. Oysa, dernek kapattırılmamıştır. Kamu yararına çalışan dernek statüsünden de çıkarılmamıştır. Sadece, müfettişlerin yaptığı incelemeden sonra, yardım toplaması izne tabi tutulmuş. Ancak, 2 gündür, derneği Bülent Arınç`ın kapattığına dair haberler yapılıyor.
Arınç, işte bu haberler üzerine, “Utanmanız varsa ve vicdanınız kalmışsa, bu haberi düzeltirsiniz” dedi.
***
Arınç`ın, Kimse Yok Mu Derneği`yle ilgili verdiği bilgiler kayda değerdi.
Mesela dernek, önce Bakanlar Kurulu kararıyla “kamu yararına çalışan dernek” statüsüne alınıyor, daha sonra, yardım toplarken izin gerektirmeyecek serbestliğe kavuşturuluyor.
Arınç, bunlardan söz ederken, o meşhur, “verdikçe verdik” sözünü hatırlattı.
Sanki bu sözlerde, bir pişmanlığın izleri de vardı.
“Zamanında ne istedilerse verdik, şimdi nankörlük yapıyorlar” demek istiyordu Arınç.
***
Ahmet Davutoğlu`nun, başbakan olduktan sonraki, ilk bayramlaşma törenini gerçekleştirdi AKP İl Başkanlığı.
Derli, toplu ve parti içi çekişmeden uzak bir görüntü verdiler.
CHP bayramlaşmasından notlar
CHP`nin bayramlaşma töreni bu yıl da Özgen Çay Bahçesi`ndeydi.
Düzensiz bir organizasyon ve teknik aksaklıklar vardı.
Bu bayram ilk kez, protokol masası yapılmamıştı.
Amaç, milletvekilleri ve yöneticilerin örgütle kaynaşmasını sağlamaktı.
Yerinde bir hamle…
CHP İl Başkanı Metin Çelik, genel konulara değindiği bayramlaşma konuşmasında iktidar partisine yönelik sert mesajlar verdi.
Milletvekilleri de benzer konuşmalar yaptılar.
Turhan Tayan, özeleştiri yaptı ve “A`dan Z`ye kendimize çeki düzen vermemiz” gerekir diyerek, `kral çıplak` dedi.
Parti içi muhaleefet, yani Gürhan Akdoğan ve Ali Nihat Irkörücü gibi isimlerin başını çektiği ikinci protokol, arka taraflarda sessizce töreni izlediler.
Yazılacak ve eleştirilecek daha çok şey var ama daha fazla muhalefete muhalefet olmamak için, burada noktayı koyalım.