Olay Gazetesi Bursa

Bu kadınlar ne yapıyor?

İlk etabının 29 Ekim 2017'de tamamlanacağı açıklanan üçüncü havalimanında çalışmalar sürerken, projenin en uzun soluklu iş kollarından olan alt yapı çalışmaları kadın mühendislerin titiz çalışmalarıyla devam ediyor.

Tamamlandığında yıllık 80 milyon yolcunun kullanması beklenen havalimanının çalışmaları uzun soluklu tasarlanırken, 76,5 kilometrekarelik dev sahada kadın çalışan istihdamı yüzde 20 seviyesinde. AA muhabirine yeni havalimanındaki kadın iş gücüne ilişkin bilgi veren Mali ve İdari İşler Direktörü İclal Güçlü, 2 bin 400 personelin çalıştığı şantiyede 300 beyaz yakalı personelin bulunduğunu aktardı. Beyaz yakalı iş gücü içerisinde 63 kadın mimar ve mühendis bulunduğunu anlatan Güçlü, “Toplamda yüzde 20 olan kadın çalışan sayısını yüzde 40’a çıkarmayı planlıyoruz. Personel alımlarında pozitif ayrımcılık yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘BAŞVURULARI YAPABİLİRLER’

Güçlü, Toprak Zemin ve Beton Laboratuvarı’nda 5 erkek ve 11 kadın mühendisin çalıştığını belirterek bu departmanın en fazla kadın çalışanın istihdam edilen bölüm olduğunu kaydetti. Sayıları bine yaklaşan kamyonlar için şoför ihtiyaçlarının arttığını dile getiren Güçlü, “Projenin ilk etabının 29 Ekim 2017’de tamamlanması gerekli. Çok yoğun çalışma temposu içindeyiz. Kamyon sayımız da artıyor. Yeni kamyonlarımız da geliyor, bu nedenle ciddi bir eksik var” dedi. Güçlü, kadın sürücülere seslenerek, “Kendine güvenen ve istenilen belgeleri bulunan kadın operatör ve kamyon şoförlerimiz de varsa başvurularını yapabilirler. Onları da almaya hazırız” ifadelerini kullandı.

 

‘GÖREV ALMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUZ’

Zemin çalışmaları Kalite Kontrol Mühendisi Esra Atıcı ise şantiyede 1 yıla yakın süredir çalıştığını belirterek, prestijli projenin içinde olmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi. Çocukluk hayallerinin inşa etmek üzerine geliştiğini anlatan Atıcı, yeni havalimanı inşaatının en önemli sac ayaklarından olan zemin ve alt yapı inşasında görev almaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

 

‘HEPİMİZİN ÇOCUKLUK HAYALİ VARDIR’

Atıcı, şöyle konuştu: “Hepimizin bir çocukluk hayali vardır, bu da benim hayalimdi. Büyük bir inşaat projesinin içinde olmak çocukluktan beri hayalimdi? Çocukken hepimiz gibi ben de çamurla, toprakla oynayarak büyüdüm. Ve hep bir şeyleri inşa etmek için endeksledim kendimi. Üniversite hayatımı da buna göre yönlendirdim. Mühendislik fakültesinden mezun olduktan sonra özel bir laboratuvarda çalıştım. Kendimi yetiştirmeye çalıştım ondan sonra da hayat beni buraya sürükledi. Yeni Havalimanı şantiyesinde olmaktan çok gurur duyuyorum. Burası ülkemiz ve dünya için biliyorsunuz çok önemli bir proje. Bu projenin, daha da önemlisi projenin altyapısının içinde olmak kalite kontrolünde olmak çok mutluluk verici. Burada zemin deneylerinde, oturma hesaplarında, konsolidasyonlarda hesaplamalar kısmında çalışıyorum ve çok mutluyum.”

Büyük ölçekli projelerde alt yapı-zemin işlerinde Türk yapı endüstrisini know how üreten konuma taşıyacaklarını anlatan Atıcı, “Burası zemin olarak birçok projenin zemininden daha farklı ve biz buraya inşaatı yaparak başka zeminlerde de çok büyük projelerin yapılabileceğini kanıtlamış olacağız. Böyle bir projeyi yaptığımız zaman Türkiye’nin her yerinin kullanılabilir olduğunu göstereceğiz” diye konuştu.

 

ŞANTİYE’DE YAŞIYORUZ

Zemin Çalışmaları Kalite Kontrol Mühendisi Feyza Aliç de şantiyede sadece çalışmadıklarını, konakladıklarını da belirterek, “Şantiyede yaşıyoruz. Bu laboratuvarda yaşayan 11 kadın olarak şantiyede kalıyoruz. Aynı yerde çalışıyoruz, çok yakın bir mesafe zaten. Bu iş konusunda ailem en büyük destekçimdi. Hiçbir zaman bu konuyla ilgili sıkıntı yaşamadım. Şantiyede kaldığım ya da çalıştığım için. Benim için işin hikayesini bilip deneyini yapıp sonra o malzemeyi sahada görmek daha anlamlı” diye konuştu. Kuaför ve süpermarketin de bulunduğu şantiyede kasaba hayatına benzer bir günlük akış gözlenirken, çalışanlar arasındaki sinerji de dikkati çekti.