Olay Gazetesi Bursa

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İtalya Başbakanı Mario Draghi, Ankara'da ortak basın toplantısı düzenledi. İkili ticaret hacminin 25 milyar doları aşmasını beklediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-İtalya Üniversitesi'nin kurulması için girişimde bulunacaklarını ifade etti. İtalya Başbakanı Draghi ise Türkiye ile birlikte çalışmak istediklerini söyleyerek, "İstanbul Sözleşmesi'ne girmek yolunda sayın Erdoğan'a teşvik ve telkinde bulundum" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İtalya Başbakanı Mario Draghi, Ankara’da ortak basın açıklaması yaptı.

Öne çıkan açıklamalar şöyle:

“Geçen ay Toscana bölgesinde gerçekleşen ve 4 vatandaşımızın hayatını kaybettiği helikopter kazası sonrasında İtalyan makamlarınca gösterilen iş birliği için teşekkür ediyoruz. İş birliği imkanlarının geliştirilmesi üzerinde durduk. Bölgesel, küresel konularda görüş alışverişinde bulunduk. Birçok alanda ilişkilerimizin kurumsallaşmasını pekiştirecek dokuz anlaşmayı imzaladık.

Ekonomik ve ticari ilişkilerimiz her geçen gün gelişiyor. Ticaret hacmimiz geçen sene yüzde 34’lük artışla 23 milyar doların üstüne çıktı. İkili ticaretimizin bir özelliği de dengeli olması. Mevcut rakamlar bu sene 25 milyar dolar eşiğini rahatlıkla aşacağımızı gösteriyor.

Üçüncü toplantı ve iş forumunu sene içerisinde düzenlemenin yararlı olacağı konusunda mutabıkız. Şirketlerimizi işbirliklerini artırmaları ve karşılıklı yatırımlarda bulunmaları yönde teşvik etmeye devam edeceğiz. Askeri iş birliği ve savunma sanayi iş birliğimiz ayrı bir ehemmiyet taşıyor.

“TÜRK-İTALYAN ÜNİVERSİTESİ KURACAĞIZ”

Gündemimizde terörle mücadelede de iş birliği olarak ayrıca önemli yer tutuyor. İtalya’dan beklentilerimizi kıymetli dostumla ikili görüşmede paylaştım. Sayın Başbakan ile göçün idaresi ve yasadışı göçle mücadele konularını ele aldık. Bu alanda istişareler ve ortak projelerle güçlendirmek istiyoruz.

Halklarımız arasındaki yakın ilişkilerin pekiştirilmesini teminen eğitim ve kültür alanında atılabilecek adımları görüştük. Türk-İtalya Üniversitesi’nin kurulması girişimi bunların içinde en önemlidir.

İtalya’nın Türkiye-AB ilişkilerindeki desteği için kendilerine teşekkür ettik. Bu aşamada Türkiye’nin üyelik perspektifinin güçlendirilmesi esastır. Bu desteğin güçlenerek devam edeceğine inanıyorum. Özellikle de zirve vesilesiyle Ukrayna krizini ayrıntılı bir şekilde ele aldık.

Rusya ile Ukrayna’nın müzakere sürecine geri dönülmesi, tahıl ile ilgili BM planıyla görüş alışverişinde bulunduk. Libya başta olmak üzere diğer bölgesel meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunduk. İtalya enerji alanında önemli bir ortağımızdır. Karadeniz’deki Sakarya gaz sahasında iş birliğimiz dahil enerji güvenliğine dair ortak proje ve çıkarlara değindik.”

İTALYA: BİRLİKTE ÇALIŞMAK İSTİYORUZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından konuşan İtalyan Başbakan Draghi, şu ifadeleri kullandı:

“Dost ülkeler, müttefik ülkeler Türkiye ve İtalya, karşımızda büyük sınamalar var. Birlikte çalışmak istiyoruz. İtalya ve Türkiye, aynı zamanda Kiev’e destek veriyorlar. Müzakere bazlı çözüm arayışındalar. Ukrayna’nın kabul edebileceği bir barışın içindedir her ülke. Türkiye’nin arabuluculuğu için büyük takdirimizi ifade etmek istiyorum, özellikle tahıl alanında. Dünyanın en fakir ülkelerinde çok ciddi problemlere yer açabilecek bir sınırlamadır bunlar.

Türkiye’nin burada merkezi rolü var. Temennim Rusya’nın bu girişime imkan vermesi ve bundan sonraki barış müzakerelerine bir açılış yapması. Ticari ilişkiler Akdeniz’in geçmişini belirlemiş olan ilişkilerdir.

Levantenleri düşünüyorum, ticaret yapan eski toplulukların yurt dışında günümüze kadar gelmiş temsilcileridir. 2021 yılındaki yükselmeden bahsettik. 2022’de önemli artış var. KOBİ’ler, sürdürülebilirlik; bunların hepsi ilerlemesi hükümetlerimiz arasında ortak amaç.

“SAYIN ERDOĞAN’A ‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’ TELKİNİNDE BULUNDUK”

İnsan hakları konusunda İstanbul Sözleşmesi’ne girmek yolunda sayın Erdoğan’a teşvik ve telkinde bulundum. Akdeniz dediğimiz zaman binlerce yıllık ekosistemden bahsediyoruz. Kırılgan bir ekosistem bu. Her açıdan bireylere ve çevreye saygılı davranmamız gerekiyor. Göçmenlerde de doğru yönetim yapmamız lazım. Çevre, iklim, biyoçeşitliliğe de aynı şekilde.”