Olay Gazetesi Bursa

Faiz ve cari açık uyarısı

(BUSİAD) Başkanı Ergun Hadi Türkay, Türkiye ekonomisinin mevcut görünümünün, geçtiğimiz yıl başlayan büyüme sürecinin gücünü koruduğuna işaret ettiğini, ancak faiz oranlarındaki artış eğilimi ve cari işlemler açığındaki gelişmelerin risk unsuru oluşturduğ

Türkay, dün yaptığı açıklamada, enflasyon oranlarını değerlendirdikten sonra genel ekonomi üzerine beklenti, eleştiri ve önerilerini sıraladı. Küresel büyümenin güçlü ve senkronize seyri sürerken, gelişmiş ülke merkez bankalarından alınan sinyallerin para politikalarının beklenenden önce sıkılaştırılabileceğine işaret ettiğini anlatan Türkay, ”ABD tahvil faizlerinde gözlenen artış eğilimin enflasyon bekleyişlerindeki artışa bağlı olarak gerçekleştiği bilinmektedir.

Bu haliyle, Amerikan merkez bankası FED’in Mart 2018’den başlamak üzere yıl boyunca en az 3 kez faiz artıracağının uluslararası piyasalarda fiyatlanmaya başladığı anlaşılmaktadır. Euro alanında ise yılın sonuna doğru para politikasının normalleşmesi ile ilgili görünümün belirginleşebileceği üzerinde durulmaktadır” dedi.

Mevcut para politikası korunur

Küresel düzeyde faiz oranlarında artış eğiliminin ise Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin para politikaları üzerinde baskı oluşturmasının söz konusu olduğunu dile getiren Türkay, ”Türkiye ekonomisinde iktisadi faaliyetin güçlü seyri ve enflasyonda gözlenen düşüş eğilimi karşısında TCMB’nin, mevcut para politikası duruşunu koruması beklenmektedir” ifadelerini kullandı.

Türkay, dış ticaret açısından mevcut verilerin AB ülkelerinde gözlenen toparlanmanın ihracatı olumlu etkilemeye devam ettiğini ve turizm gelirlerindeki artışın cari açığa olumlu yansıdığını ortaya koyduğunu kaydederek, ”Büyüme performansının seyri, petrol fiyatlarındaki artış eğilimi ve altın ithalatının dış ticaret açığının görünümü üzerinde belirleyici olacaktır” diye konuştu.

Büyüme sürecine katkı

Türkiye ekonomisinin mevcut görünümünün, geçtiğimiz yıl başlayan büyüme sürecinin gücünü koruduğunu ve reel sektöre yönelik uygulamaya konulan desteklerin (KGF, istihdam destekleri, KDV reformu gibi) 2018 yılı için de büyüme sürecine katkı vereceğine işaret ettiğini belirten Türkay şöyle devam etti:

”Ayrıca, küresel büyümenin olumlu seyri ve AB’de gözlenen iktisadi faaliyetin güçlü seyrinin büyümeye dış talep tarafından da destek geleceğini ortaya koymaktadır. Bununla birlikte, enflasyondaki azalış eğilimine rağmen küresel düzeyde faiz oranlarındaki artış eğilimi ve cari işlemler açığındaki gelişmeler risk unsuru oluşturuyor.”