Geçen yıl… Şubat-mart döneminde koronavirüs salgını ortaya çıktığında toplum olarak yüksek duyarlılığımız vardı.
Öyle ki…
Evlerimizi, işyerlerimizi, her yeri temiz tutma uğruna çok titiz davrandık. Marketlerde temizlik malzemesi kalmadı. Evler sirkeyle köşe bucak silinince raflarda sirke bitti. Kolonya bulunamadı.
En büyük beklenti ise aşı oldu. Hele ilk zamanlar Çin’den aşı tedariki aksadığında “Aşılar nerede?” kampanyaları açıldı.
Geldiğimiz noktada…
Hijyeni ve pandemide nasıl davranacağımızı öğrenip alıştık. Üstelik, aşı artık bol. İsteyen Sinovac, isteyen BioNTech aşısını olabiliyor.
Değişen tek şey var:
Yakın zamana kadar aşı en büyük umutken, şimdilerde aşıya direniş ortaya çıktı. Toplumu aşıya ikna için özel çaba harcanıyor, ama hızla yayılan spekülatif söylenti ve iddialar bir türlü aşılamıyor.
Bu doğrultuda…
Bursa’nın son korona tablosuna baktığımızda karşımıza şu çıkıyor:
Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının devamı için tıklayın…