Bu dönem yalnızca bir üniversite tercihi değil; bireyin akademik, mesleki ve kişisel yolculuğunu başlatacak kritik bir eşiktir. İstanbul Gelişim Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Müdür Yardımcısı ve Uzman Psikolog Gizem Açıkgöz ile konuştuk. Tercih yaparken yapılan hatalardan aile içi iletişime, profesyonel destekten üniversitelerin sunduğu imkânlara kadar tüm detaylarıyla tercih sürecine dair merak edilenleri bu özel röportajda bulacaksınız.
“Doğru Tercih, Başarılı Gelecek: Bu Süreç Sadece Bir Üniversite Seçimi Değil, Hayat Yolculuğunun İlk Adımı”
YKS sonuçlarının açıklanmasının ardından öğrenciler için nasıl bir süreç başlıyor?
YKS sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte öğrenciler için yeni ve kritik bir süreç başlar. Bu dönem yalnızca bir üniversiteye yerleşmek değil, aynı zamanda gelecekteki meslek ve yaşam yolunu belirlemek anlamına gelir. Öğrenciler, öncelikle puanlarını değil, başarı sıralamalarını esas alarak tercih planı yapmalıdır. Bu sırada hangi mesleği yapmak istediklerini, bu mesleğin kendilerine uygunluğunu, iş olanaklarını ve ilgilendikleri bölümlerin hangi üniversitelerde yer aldığını araştırmaları önemlidir. Üniversitelerin akademik kadrosu, kampüs olanakları, yurt dışı imkânları ve burs politikaları da değerlendirilmelidir. Tercih listesi oluştururken ulaşılması zor, gerçekçi ve garanti seçeneklerin dengeli bir şekilde sıralanması gerekir. Aynı zamanda tercih kılavuzundaki özel koşullar dikkatle okunmalı ve hiçbir bölüm sadece puan ve sıralama için yazılmamalıdır. İlk yerleştirme sürecinde yerleşemeyenler için ek yerleştirme ve vakıf üniversitelerinin burs olanakları yeni fırsatlar sunabilir. Bu süreçte profesyonel danışmanlık hizmetlerinden faydalanmak, öğrencilerin daha bilinçli ve kendilerine uygun kararlar almalarını kolaylaştırır.
Tercih sürecinde psikolojik danışmanların rolü nedir? Öğrencilere nasıl bir katkı sunarlar?
Tercih sürecinde uzman tercih danışmanları, öğrenciler için yol gösterici ve güven verici bir rol üstlenir. Bu alanda uzun yıllardır görev yapan danışmanlar, hem sınav sistemi hem de üniversite yerleştirme süreçlerine dair ciddi bir deneyime sahiptir. Öğrencilerin yalnızca puan ve sıralamalarına değil; ilgi alanlarına, kişilik özelliklerine, kariyer hedeflerine ve aile beklentilerine göre bireysel değerlendirme yaparak yönlendirme sunarlar. Her öğrencinin ihtiyacı farklı olduğu için, danışmanlar gelen öğrencilere özel analizler yapar ve onların en doğru kararı vermesine katkı sağlar. Aynı zamanda tercih kılavuzundaki özel koşullar, burs olanakları ve bölüm içerikleri gibi detayları bilerek öğrencilerin gözden kaçırabileceği noktaları fark etmelerine yardımcı olurlar. Böylece öğrenciler yalnızca bir üniversiteye değil, kendilerine uygun bir geleceğe adım atarlar.
İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak tercih sürecinde öğrenci ve velilere ne gibi olanaklar sağlayacaksınız?
İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak tercih sürecinde hem öğrencilere hem de velilere kapsamlı ve yönlendirici destekler sunuyoruz. Tercih dönemi boyunca üniversitemizi ziyaret eden aday öğrenciler, öncelikle YKS tercih süreci hakkında detaylı bilgilendirme alırken, bölüm hocalarımızdan ilgi duydukları alanları birebir dinleme fırsatı yakalayacaklar. Aynı zamanda üniversitemizde öğrenim gören ve tercih döneminde görevli olan öğrenci temsilcilerimizden kampüs hayatı ve üniversite deneyimi hakkında bilgi edinebilecekler. Uzman tercih danışmanlarımızdan destek alan tüm adaylara, tercih bursuna ek olarak %10 “Aday Öğrenci Danışmanlık Bursu” imkânı da sunuyoruz. Ayrıca “İGÜ Koçun Olsun” standımızda adaylara bireysel meslek seçimi danışmanlığı ve test uygulamaları yapılarak, öğrencilerin akademik ve psikolojik özelliklerine en uygun meslek alanlarını belirlemeleri sağlanıyor. “Doğru tercih tesadüf değil, İGÜ Koçun Olsun ile mümkün” mottosuyla hareket ederek, aday öğrencilerin kendilerine en uygun üniversite ve meslek seçimini bilinçli bir şekilde yapmalarını hedefliyoruz. Tercih fuarlarında da hem üniversitemizi tanıtan, hem tercih danışmanlığı sunan hem de “İGÜ Koçun Olsun” hizmetimizi yürüten özel alanlarımızla öğrencilerin her türlü bilgiye ve desteğe kolayca ulaşmasını sağlıyoruz.
Öğrencilerin sık yaptığı psikolojik hatalar veya yanlış düşünce kalıpları nelerdir bu süreçte?
Tercih sürecinde öğrenciler, yoğun stres ve belirsizlik nedeniyle bazı psikolojik hatalar ve yanlış düşünce kalıplarına sıkça düşebilir. En yaygın hatalardan biri, sıralamaya göre değil, puana göre tercih yapmaktır. Oysa puanlar yıl bazlı değişkenlik gösterebilirken, sıralama öğrencinin Türkiye genelindeki konumunu yansıtır. Bir diğer sık yapılan hata, kişisel ilgi ve yetenekleri göz ardı ederek yalnızca popüler ya da çevreden duyulan bölümleri tercih etmektir. Bu durum uzun vadede mutsuzluk ve bölüm değişikliğine yol açabilir. Akademik ve psikolojik uyum göz önünde bulundurulmadan yapılan meslek seçimleri de öğrencinin hem kariyer hem de ruh sağlığı açısından sorun yaşamasına neden olabilir. Üniversite tercihlerinde sadece eğitim ücretine odaklanmak; akreditasyon durumu, staj olanakları, Erasmus ve çift anadal gibi akademik fırsatları göz ardı etmek de yapılan önemli hatalardandır. Ayrıca “Bir şekilde yerleşeyim yeter.” düşüncesiyle istenmeyen bölümlerin yazılması, motivasyon kaybına ve verimsiz bir üniversite hayatına sebep olabilir. Bazı öğrenciler, tercih burslarından faydalanmak amacıyla başarı sıralaması koşullarını göz ardı ederek bölümler yazabilmektedir. Ancak bursların çoğu, belirli bir sıralama aralığına yerleşme şartına bağlıdır. Dolayısıyla bu durum, hem burs fırsatının kaçmasına hem de öğrencinin hedeflediği bölüm dışına yönelmesine neden olabilir. Bu süreçte öğrencilerin duygusal ve aceleci kararlar yerine, bilinçli ve veri temelli tercihler yapması büyük önem taşır.
Ailelerin bu dönemde çocuklarına yaklaşımı nasıl olmalı? Destekleyici ama baskı kurmayan dengeyi nasıl sağlamak gerekir?
Tercih dönemi, öğrenciler kadar aileler için de yoğun duyguların yaşandığı, karar verme baskısının hissedildiği bir süreçtir. Bu dönemde ailelerin en önemli rolü, çocuklarının yanında destekleyici bir duruş sergilemektir. Velilerin üniversite tanıtım günlerine ve tercih fuarlarına çocuklarıyla birlikte katılması, bilgi alırken sürece ortak olması oldukça değerlidir. Ancak bu süreçte eleştiren, yönlendiren ya da karar veren bir tutum yerine; çocuğunun bireysel tercihlerine saygı duyan, dinleyen ve yol gösterici bir yaklaşım sergilemeleri gerekir. Aile baskısı, öğrencinin gerçek ilgi ve yeteneklerinden uzak tercihler yapmasına neden olabilir. Bu nedenle dengeyi sağlamak adına ailelerin, çocuğun kendi kararını oluşturmasına fırsat tanıması, onun yanında olduğunu hissettirmesi ve ihtiyaç duyduğunda fikir sunması sağlıklı bir tercih süreci için oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki doğru tercih, bireyin kendini tanıması ve bu yolda desteklendiğini hissetmesiyle mümkündür.
“Puanım yetiyor ama istemiyorum” ya da “İstiyorum ama puanım yetmiyor” ikilemlerinde nasıl bir yol izlenmeli?
Bu tür ikilemler, tercih sürecinde öğrencilerin en çok zorlandığı durumlardandır. Öğrencilerin kendilerini tanıyarak, ilgi ve hedeflerine en yakın alternatifleri değerlendirmesi önemlidir. Eğer sıralama, istenilen bölüme doğrudan yetmiyorsa, üniversitenin sunduğu çift anadal olanakları göz önünde bulundurulmalıdır. Öğrenciler, puanlarının yettiği ve benzer alanda yer alan bir bölümü tercih ederek, üniversiteye yerleştikten sonra başarı durumlarına göre istedikleri bölümü çift anadal kapsamında okuma şansı elde edebilir. Böylece hem diploma hem de ilgi duyulan alanda ikinci bir akademik kazanım elde etmek mümkün olur. Aynı şekilde, yalnızca puanı yetiyor diye ilgi duyulmayan bir bölümü yazmak yerine, gerçekten istenen alanlara yakın ve gelişim fırsatları sunan bölümler tercih edilerek üniversite süreci daha verimli ve motive edici hâle getirilebilir. Bu süreçte öğrencilerin kısa vadeli değil, uzun vadeli kariyer hedeflerini düşünerek adım atması büyük önem taşır.
Yanlış tercih yapıldığında bu geri dönülmez bir yol mudur? Öğrencilere ne önerirsiniz?
Hayır, değildir. Üniversite hayatı pek çok esneklik ve ikinci şansı beraberinde getirir. Öğrenciler üniversiteye yerleştikten sonra, gerçekten istemedikleri bir bölümde olduklarını fark ettiklerinde umutsuzluğa kapılmamalıdır. Çünkü üniversitelerde bölümler arası yatay geçiş hakkı bulunmaktadır. Belirli not ortalaması ve kontenjan şartları sağlandığında, öğrenciler istedikleri başka bir bölüme geçiş yapabilirler. Ayrıca çift anadal imkânı sayesinde, öğrenciler hem kayıtlı oldukları bölümü hem de ilgi duydukları başka bir bölümü eş zamanlı okuyarak çift diploma sahibi olabilirler. Bu tür esnek imkânlar, öğrenciye akademik gelişim ve mesleki çeşitlilik sunar. Bu nedenle tercih sürecinde sadece bölüme değil, bu tür olanakları sunan üniversitelere yönelmek, öğrencinin geleceğini daha sağlam temellere oturtmasına yardımcı olacaktır.
Üniversite tercih ederken hangi kriterler göz önünde bulundurulmalı?
Üniversite tercihi yaparken yalnızca puan ve bölüm değil; eğitim kalitesi, akademik destekler ve sunduğu fırsatlar da dikkate alınmalıdır. İstanbul Gelişim Üniversitesi, geniş akademik yelpazesi, deneyimli öğretim kadrosu ve güçlü uygulamalı eğitim anlayışıyla öğrencilere yalnızca teorik bilgi değil, aynı zamanda sektörle bağlantılı pratik deneyimler sunar. Akreditasyon, uluslararası geçerli diploma, staj olanakları, Erasmus+ ve yurt dışı değişim programları, çift anadal ve yan dal seçenekleri, burs kesintisi durumu gibi pek çok imkân; öğrencilerin kariyerlerini şekillendirmelerinde önemli avantajlar sağlar. Ayrıca, öğrenci odaklı rehberlik ve tercih danışmanlığı hizmetleriyle her bireyin ilgi ve yeteneklerine uygun kararlar alması desteklenir. Sosyal ve kültürel aktivitelerle zenginleşen kampüs yaşamı da kişisel gelişimi besleyen önemli bir unsurdur. Bu kapsamda, İstanbul Gelişim Üniversitesi gibi akademik donanımı güçlü ve öğrenci desteği yüksek üniversiteleri değerlendirmek, sağlam bir gelecek adına kritik bir tercih sebebidir.
Son olarak, tercih döneminde olan öğrencilere ve ailelerine ne gibi genel tavsiyelerde bulunmak istersiniz?
Tercih sürecini sabır ve bilinçle yönetmelerini, aceleci ve duygusal kararlardan kaçınmalarını tavsiye ederim. Öğrencilerin kendilerini tanımaları, ilgi, yetenek ve değerlerini dikkate alarak tercihte bulunmaları gerekir. Ailelerin ise destekleyici bir duruş sergilemeleri, bireysel tercihlere saygı göstermeleri çok önemlidir. Tercih listesi hazırlanırken yalnızca puan ve sıralama değil; üniversitelerin akademik kadrosu, staj ve uygulama imkânları, Erasmus ve çift anadal gibi olanakları da mutlaka araştırılmalıdır. İstanbul Gelişim Üniversitesi gibi öğrenci merkezli üniversiteler; güçlü akademik altyapı, kariyer desteği ve rehberlik hizmetleri sunarak, doğru tercihlere giden yolda önemli bir destek sağlar. Ayrıca burslar ve sosyal yaşam da öğrencilerin üniversite deneyimini zenginleştirir. Velilerin, bu süreçte çocuklarının yanında olduğunu hissettirmesi ve gerekirse profesyonel destek almalarını teşvik etmesi çok kıymetlidir. Unutulmamalıdır ki bu süreç, yalnızca bir sınav sonucu değil; bir yaşam yolculuğunun başlangıcıdır. Doğru tercihler, başarılı ve mutlu bir geleceğin anahtarıdır.
Tercih süreci yalnızca bir “puan” meselesi değil; bireyin kendini tanıması, hedeflerini belirlemesi ve bu yolda kararlılıkla ilerlemesiyle ilgilidir. Uzman Psikolog Gizem Açıkgöz’ün de vurguladığı gibi; üniversite tercihi, yaşam boyu sürecek bir kariyer yolculuğunun en önemli adımıdır.
İstanbul Gelişim Üniversitesi, güçlü akademik yapısı, burs destekleri, yurt dışı olanakları ve öğrenci odaklı rehberlik hizmetleriyle aday öğrencilerin yanında yer alıyor.