Olay Gazetesi Bursa

Tiyatro festival için geri sayım

Nilüfer Tiyatro, daha geniş çalışmalara imza atmak üzere toplandığı Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu ismi altında iki oyunla seyirciye merhaba derken Tiyatro Koordinatörü Feza Soysal, yaklaşan tiyatro festivali için Bursalıları iddia oyunların beklediğin

Dilek Atlı

Bursa’nın tiyatro hayatına katkı sağlayan Nilüfer Tiyatro, yenilenmiş yapı ve adıyla geçtiğimiz Temmuz ayından itibaren Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu adıyla çalışmalarını sürdürüyor. İki yeni oyun ile sezona merhaba diyen  Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu, “Cambazın Cenazesi” ve “İki Efendinin Uşağı” oyunlarını sahneye koydu. Bursalı tiyatro severlerin her oyunda salonu doldurduğu oyunlar Nâzım Hikmet Kültürevi’nde sahnelenmeye devam ediyor.

Diğer taraftan, Bursalı tiyatro tutkunlarının beklediği Nilüfer Tiyatro Festivali için geri sayım başladı. İki yılda bir düzenlenen Nilüfer Tiyatro Festivali, 27 Mart 2018 tarihi itibariyle bir ay boyunca tiyatroseverlerle olacak. Festivalde Bursalı seyircileri sürpriz oyunların beklediğini söyleyen Nilüfer Belediyesi Tiyatro Koordinatörü Feza Soysal, “Tiyatro tutkunları festival için geri sayıma başladı. Bu yıl 6.’sı düzenlenecek festivalde yerli oyunlara daha çok yer veriyoruz. Program hemen hemen belli oldu. Tiyatroseverler bu festivalde de diğer yıllarda olduğu gibi tüm biletleri önceden tüketeceğe benziyor” dedi.

YENİ BİR İSİM ALTINDA…

Nilüfer Belediyesi’nin kent kültürüne olan katkılarında 2000 yılından bugüne tüm çalışmaların sürdürülebilirlilik düşüncesiyle gelişerek kültür sanat hayatına katkı sağladığını söyleyen Soysal, Türkiye’de Nilüfer Belediyesi’nin tiyatro sanatındaki proje ve çalışmalarının ses getirdiğini belirtti. Kültür Sanat Danışmanı olarak hizmet verdiği Nilüfer Belediyesi’nde 2015 yılında Tiyatro Müdürlüğü kurduktan sonra tiyatro koordinatörü olarak görev aldığını belirten Soysal, “Başkanımız Mustafa Bozbey’in bundan yıllar önce, 2000 yıllında, söylediği “Bizim için insanların beyninin gelişmesi, asfalt yapmaktan daha önemli” sözü çok kıymetlidir. Nilüfer Sanat projemiz böyle doğdu. Bugünlere gelişerek, müdürlüklere ayrılarak ulaştı. Sonrasında Nilüfer Tiyatro, doğdu. Şimdi gelişerek, isim değiştirerek Nilüfer Kent Tiyatrosu oldu. Neden şehir tiyatrosu değil derseniz; Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu var zaten. Bununla ilgili bir karışıklık olmasın diye ‘kent’ sözcüğünü kullandık” diye konuştu.

Kent kültürünün birey için ne kadar önemli olduğunun farkındalığıyla sanat için yaptırımlar yaptıklarını vurgulayan Soysal, sözlerine şöyle devam etti: “2007 yılında Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü olarak ilk oyunu sahneye koyduk. Yoğun ilgi bizi yüreklendirdi ve her sene bir oyun sahneye koymaya başladık. 2014 yılının Mayıs ayında Tüyatro Bürosu kurulunca bir kurum tiyatrosu nasıl olmalı sorusuna yönelik iki gün boyunca toplantılar yapıldı. Sonunda, genel sanat yönetmenin olmayadığı ve danışma kurulunun olduğu bir model belirledik. Danışma kurulu entelektüel kararlar alırken, yürütme kurulu uygulamayı üstlendi. Kurulca belirlenen ve oyun yöneten yönetmenler bir sonraki yılın danışma kurulunu oluşturdu. Yıllık sözleşmeli oyuncularla çalıştık. Böylece oyunun kastını rejisör belirledi. Amaç, repertuar değil; rejisör tiyatrosu hayata geçirmekti. Dezavantajıysa, bir sonraki sezona oyuncunun devam edip edemeyeceğine göre oyunun sürekliliğinin belirlenmesiydi. İki yıl böyle devam etti. 2015-16 sezonunda “Tersine Dünya” oyunu ile kadro devam etsin kararı aldık. Ardından Serdar Biliş’in yönettiği “Romeo ve Juliette” ile Engin Alkan’ın yönettiği “Şark Dişçisi” oyunları sahnelendi. Antalya Şehir Tiyatrosu kurulunca anladık ki yasa karman çorman ama bir şehir tiyatrosu kurmak için bizim elimizde imkânlar var. 2017 yılında şehir tiyatrosu kurmak üzere çalışmalara başladık böylece. Bunun üzerine Genel Sanat Yönetmenimiz Engin Alkan istifa etti. Bundan beni sorumlu tutsa da, ki bunu anlayabiliyorum; amacımız, tiyatro ile ilgili kararların bir kişinin dudağı arasında olmaktan çıkarıp, kararların birlikte alındığı, daha demokratik bir yapı oluşturmaktı. Artık, bütün kararları birlikte alıyoruz, uygulaması ofis tarafından yapılıyor. Bu sezon, böylece Cambazın Cenazesi”, “İki Efendinin Uşağı” oyunları prömiyer yaptı ve seyirciyle buluşmayı sürdürüyor.”

FESTİVAL İÇİN GERİ SAYIM…

Ödül ceza ilişkisinin sanatta sağlıklı bir yöntem olmadığını düşündüğünü ve daha demokratik tabanlı bir modelle tiyatro sanatının icrasında yer alacak oyun, oyuncu ve çalışan seçimlerinin yapılması gerektiğini vurgulayan Sosyal, yeni oyunların da müjdesini verdi. George Orwell’in 1984 adlı eserini Ocak ayında seyirciyle buluşturacak Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu, “Mikado’nun Çöpleri” oyunu içinse Aralık’ta prömier yapmaya hazırlanıyor. Mitos Boyut’la birlikte yürütülecek “Oyun Yazarlığı Yarışması”nın birincisini festivale çıkaracak olan Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu, Cihan Yöntem ile yeni bir oyun çalışması için de çalışmalara başladı. 

2018-19 sezonu için kolları sıvadıklarını ve yeni oyun yazımlarına başladıklarını kaydeden Soysal, ulusal özel tiyatroların Bursalı seyircilerle buluşması için salon ve tanıtım desteği verdiklerini de belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu adıyla Haziran ayından bugüne çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kent tiyatrosu olduk; şu anda çatımız altında çalışan arkadaşlar, 657 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nda anılan sözleşmeli sanatçı memur statüsündeler artık. Bu şehir tiyatrosu kurulması anlamına geliyor zaten. Şu anda ayrıca, 2018’in Mart ayında gerçekleştireceğimiz  festivale yoğunlaştık. Bir tiyatro buluşması yapmak fikrinden yola çıkarak gelişen, bir ay boyunca yoğun bir programla süren, büyük de ilgi gören bir festivale dönüştü projemiz. 2016 yılındaki festivalde 114 temsil yapıldı ve salonlar tıklım tıklımdı. Atölyeler ve konserler düzenlendi. Türkiye’deki terör saldırıları nedeniyle anlaştığımız halde gelmek istemeyen ve programı iptal eden yabancı tiyatro grupları da oldu ne yazık ki. Bu yıl, daha çok yerli oyuna yer vereceğiz. Alternatif tiyatrolara sahne imkânı tanımak istiyoruz. Bu sene festivalde ayrıca, tiyatrocuların entelektüel, ekonomik ve yaşamsal meselelerinin konuşulacağı vatandaşlarında katılabileceği bir platform oluşturmak gibi bir hedefimiz var. Çalıştay ve atölyelerle bezeli bir festival yapmak istiyoruz. 27 Mart’ta başlayacak festival yine bir ay sürecek. Görüşmelerimiz ve program hazırlığımız devam ediyor. Amacımız, geçtiğimiz festivalden daha iyisini Bursalılara sunmak. Gurur verici bir haberi de paylaşmak istiyorum. Türkiye’de tiyatro sanatına hizmet eden bir yapı kurduk ve bugüne getirdik. 2010 yılından bugüne getirdiğimiz bu model, Bilgi Üniversitesi Sanat Yönetimi Bölümü’nde yüksek lisansını yapan Buket Kaplan tarafından tez konusu olarak çalışılıyor. Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu modeli ile diğer dünya modellerinin karşılaştırılacağı bu çalışma, bizim için çok kıymetli. Çünkü bu tarihe geçmektir ve emeklerimizin bilimsel olarak ortaya konulmasıdır.”