Olay Gazetesi Bursa

Bursa Milletvekilleri öncülük etti: Diplomasiye Barış Pınarı mektubu

Bir yandan… Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri diplomatik adımları atarken, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki 80 yurt dışı grup ve komisyon da Barış Pınarı Harekatı’nı anlatmak için harekete geçti. İlk adımı da… Sırbistan Dostluk Grubu Başkanı Dr. Mustafa Esgin, Bosna-Hersek Dostluk Grubu Başkanı Refik Özen, Makedonya Dostluk Grubu Başkanı Ahmet Kılıç ve Kosova Dostluk Grubu Başkanı Zafer Işık atarken, öncüğü Bursa Milletvekilleri üstlendi. […]

Bir yandan… Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri diplomatik adımları atarken, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki 80 yurt dışı grup ve komisyon da Barış Pınarı Harekatı’nı anlatmak için harekete geçti.

İlk adımı da…

Sırbistan Dostluk Grubu Başkanı Dr. Mustafa Esgin, Bosna-Hersek Dostluk Grubu Başkanı Refik Özen, Makedonya Dostluk Grubu Başkanı Ahmet Kılıç ve Kosova Dostluk Grubu Başkanı Zafer Işık atarken, öncüğü Bursa Milletvekilleri üstlendi.

İngilizce hazırlanan, muhatapları aracılığıyla başbakan ve parlamentoları bilgilendirme amaçlı diplomasi mektubu, harekat gerekçesini anlatıyor.

İlk bölümde…

2017’deki Fırat Kalkanı ve 2018’deki Zeytin Dalı harekatlarıyla 4 bin kilometrekareye yakın alanın DEAŞ ve PYD/YPG teröründen arındırıldığı, 360 binden fazla Suriyeli’nin evlerine dönebildiği anımsatılıyor.

Ardından da bölgedeki terör anlatılıyor:

“Özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu PYD/YPG terör unsurlarınca, son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hasmane eyleme maruz kaldık. PYD/YPG tünelleriyle topraklarımıza patlayıcı ve mühimmat kaçırılmakta olup PKK terör örgütüne transfer edilmektedir.”

Vurgulanan şu:

“Harekatın amacı, ülkemiz sınırlarının güvenliğini sağlamak, bölgedeki teröristleri etkisiz hale getirmek, Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmaktır.”

Şöyle devam ediyor:

“Daha öncekiler gibi, bu harekatın planlama ve icrasında da sadece terör unsurlarıyla bunlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereç hedef alınmakta, sivil halkın zarar görmemesi için her tedbir alınmaktadır.”

Mesaj şu:

“Müttefiklerimize ait üs ve gözlem noktaları hedef değildir. Askeri kanallar açık ve işler haldedir. Harekatı, terör unsurları bölgeden temizlenene, sınır güvenliğimiz tesis edilene ve Suriye halkı PYD/YPG ile DEAŞ zulmünden kurtulana kadar devam ettirmek niyetindeyiz.”

Şunun da altı çiziliyor:

“Türkiye’nin harekat alanı demografisini değiştirme amacı yoktur. Tam tersine, insanlığa karşı suç niteliğindeki PYD/YPG eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü açacaktır.”

Şu güvence veriliyor:

“Türkiye’nin terörle mücadele çabaları, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da katkıda bulunacaktır.”

 

Avrupa’ya DEAŞ uyarısı

 

Bursa Milletvekilleri Mustafa Esgin, Refik Özen, Ahmet Kılıç ve Zafer Işık’ın öncülük ettikleri diplomasi mektubunda, 220’den fazla PYD/YPG saldırısı yanında şu noktaya dikkat çekiliyor:

“PYD/YPG’nin elinde tuttuğu bazı DEAŞ’lı militanları Türkiye’ye geçmeleri ve terör eylemi yapmaları karşılığında serbest bıraktığına yönelik güvenli kanıtlar mevcuttur.”

Şu uyarı da yapılıyor:

“Suriye’de DEAŞ’a karşı göğüs göğüse mücadele veren tek ülke olan Türkiye için, DEAŞ tutuklularının durumu büyük önem arz etmektedir. Tüm yabancı terörist savaşçıların ülkelerince geri alınmasının sürdürülebilir tek çözüm olduğuna inanmaktayız.”

 

O Bursa’nın akil adamıydı… Şükrü Şankaya büyüğümüzü andık

 

Mezarı başında anmak için toplanan kalabalığı izlerken şunu düşündük: Şükri Şankaya gibi insanlar dünyaya ayrı bir değer katıyorlar.

Üstelik…

Yaşarken insana ve topluma kattıkları yanında, vefat edip aramızdan ayrılsalar bile misyonlarını sürdürüyorlar.

Nitekim…

Hiçbir duyuru yapılmadığı halde, davet olmadığı halde insanlar bir şekilde duyarak mezarı başında onu anmak ve dua etmek için koşup geliyorlar.

Bu da nedensiz değil elbette…

Şükrü Şankaya büyüğümüz yaşamı boyunca iyi insan deyişinin gerçek bir karşılığı oldu. Herkese el uzattı, yardımına koştu. Kendinden küçüklere bile hep saygı gösterdi. Herkes için yol gösteren oldu.

Zaten…

Bunun için ona Bursa’nın akil adamı dendi. Karmaşık her konuda görüşüne önem verildi, arabuluculuğuna başvuruldu.

Aramızdan ayrılalı 14 yıl oldu. Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar’ın vurguladığı gibi, yokluğunu elbette hissediyoruz, ama anılarıyla ve öğütleriyle aramızdaymışçasına da kalbimizde yaşıyor.

 

Ali Osman Sönmez’i unutmadık

 

Gazeteci olarak Ali Osman Sönmez’i tanımanın ayrıcalığın yaşayanlardanız. Tüm yatırımını Bursa’ya yapmış, Bursa için elini taşın altına uzatmaktan hiç çekinmemiş, sanayide öncü olmuş bir isimdi.

Özel sohbetlerinde onu dinlemek büyük keyifti. Dünyada gördüklerini Bursa’ya kazandırmak isterdi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda 23 yıl başkanlık hiç de kolay değil. 1995-1999 arası DYP Bursa Milletvekili olarak bir dönem de siyaset yaptı.

Vefarının 18. yıldönümünde saygıyla anıyoruz.

 

 

Hedefinde ‘karar mekanizmalarında kadın sayısını arttırmak’ var

 

Gonca Yerliyurt’la yıllarca gazeteci olarak haber kovaladık. Sonra o medya sektöründen ayrıldı ve iş dünyasını seçti, o alanda da başarıyla yürüdü.

Öyle ki…

BUSİAD Yönetim Kurulu’na girdi. Üstelik, yönetimin tek kadın üyesi oldu. Son genel kurulda, BUSİAD’ın adındaki “işadamları” kelimesinin “işinsanları” olarak değiştirilmesi önergesinde de imzası vardı.

Hafta içinde…

Gonca Yerliyurt’la iş dünyasını ve kadının yerini konuşurken şunu söyledi:

“BUSİAD’ın 280 üyesi var. Bunun yalnızca 20’si kadın. Kadın üye sayısı artmalı ve daha fazla kadın yönetimde yer almalı.”

Bakışı şu:

“Bursa iş dünyası giderek büyüyor. Kadınlarımız da firma ve şirket yönetimlerinde yer alıyorlar, ama yeterli değil.”

Düşüncesi de şu:

“Kadınlar iş dünyasında daha fazla olmalı, karar mekanizmalarında daha çok yer almalı. Unutulmasın ki kadının olduğu her iş daha düzenli olur. Çünkü kadının organizasyon yeteneği vardır.”

 

Vahapoğlu’ndan ‘hedef gösterme’ tepkisi

 

Sosyal medyada… MHP Bursa Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Dr. M. Hidayet Vahapoğlu’nun gösterdiği tepkiyle karşılaştık.

Rahatsızlığı sırasında “Devlet Bahçeli adına açıklamaları yazdığı” yolunda sosyal medyada hızla yayılan söylentilere tepki gösterirken, “Anlaşılan hakkımda bir kampanya başlatılıyor ve birileri beni hedef haline getirmek istiyor” karşılığı verdi.