Kıymetli okurlarım. Eylül için sonbaharın gelişi, yaprakların yeşilden sarıya dönüşü, yağmurların toprağı sulayarak verdikleri kokunun ayıdır derler. Bazılarına göre de hazan mevsiminin başlangıcıdır. Eskilere göre de ölüm ayıdır. Sonuçta sıcakların ardından bizleri üşütecek günlere götürmeyi hatırlatan aydır Eylül.
Eylül 2025 Yazılarımı yine güncel gelişmeleri sizlere yararlı olma adına hazırladım. Sağlık ve huzur dolu günler diliyorum.
1- E VİTAMİNİ SEDEF HASTALIĞINDA YARAR SAĞLAR MI?
Sedef Hastalığı (Psöriasis) ciltte oluşan lekeler ve pullanmalar ile karakterize bir hastalıktır. Bu hastalıkta çıkan lezyonlar saçlı deriyi, tırnakları ve eklemleri de etkileyebilir. Lezyonlar hem ağrılı hem de kaşıntılı olabilir ve de kırmızı veya pembe renktedirler. Ancak koyu renkli kişilerde mor da olabilirler. Pullanmalar ise genellikle beyaz ve gümüş rengi arasında renklere sahiptir. Gri de olabilirler.
Bu hastalık kronik bir hastalıktır. Kişiden kişiye değişik belirtiler sergileyebilir. Arada remisyon dediğimiz durağan dönemler gösterebilir. Bu dönemin ardından tekrar şiddetli alevlenmeler başlayabilir. Eklemleri de tuttuğu için bazı uzmanlar bu hastalığı cilt hastalığı değil genel bir romatolojik hastalık olarak ele alırlar.
Haziran 2025 Tarihli bir makaleye göre E vitamini depo edilebilen, yağda eriyen ve genel bağışıklık üzerine çok olumlu etkileri olan bir vitamin olduğu için oksidatif stres durumlarında yarar sağlar.
2021 Yılı’nda kronik enflamatuar hastalıklar üzerine yapılan bir çalışmada atopik dermatit, vitiligo ve sedef hastalığına yakalanmış bireylerde E vitamini düzeyleri belirgin şekilde düşük çıkmıştır.
Makaleye göre daha bir çok çalışmaya ihtiyaç olmasına rağmen mevcut göstergeler yüksek E vitamini düzeylerinin sedef hastalığında olumlu sonuçlar doğurabileceği yönündedir.
2- PEYNİR ALTI SUYU GERÇEKTEN YARARLI MI?
Bu konuda sayısız çalışma ve gözlem vardır. Bu proteine Whey Proteini denilmektedir. Peynir oluştuktan ve süzüldükten sonra altında kalan suya bu isim verilmektedir. Yapılan çalışmalarda ortaya çıkan bazı durumları aşağıda sizlere sıralamak istiyorum.
-Diyetlerinde hiç bir değişiklik yapmamalarına rağmen günde 56 gram Whey Proteini alanlarda 23 hafta sonra ortalama 2.3 kilogram kayıplar saptanmıştır. Araştırıcılar bu kayıpların yağdan olduğunu ve kilo verirken kas kitlesinin de başlangıç düzeylerine göre daha fazla arttığını bulmuşlardır.
-Metabolik sendrom üzerine olumlu etkiler gösteren peynir altı suyu kan basıncının da bir miktar düşmesini sağlamaktadır. Bu etkisi içerdiği yoğun probiyotik etkisi ile veya antioksidan etkinliği arttırmasına bağlı olabilir. Diyabet üzerine de olumlu etkiler göstererek kan şeker düzeylerini düşürebilmektedir. Karbonhidrat ağırlıklı bir yemekten hemen önce alındığı zaman mide boşalmasını geciktirerek daha az insülin salgılanmasına neden olmaktadır.
-Zamanla CRP denilen iltihabi durum varlığını gösteren laboratuvar belirtecinin oranını düşürebilmektedir.
3- MERA KAYNAKLI KUZU ETİ HAKKINDA BİR KAÇ BİLGİ
-Kuzu eti denilince halen kolesterol korkusu bizleri bu kıymetli gıdadan uzaklaştırıyor olabilir. Ancak son çalışmalar gebe anne ve karnındaki bebek için kuzu etinin çok iyi bir demir kaynağı olduğunu belirtiyor.
-İyi bir B2 vitamini kaynağıdır. Tahıl ağırlıklı beslenenlerde B2 eksikliğine sık rastlanılır. Vücudun bir çok sisteminde tamirat yapılabilmesi için B2 şarttır. Son yıllarda migren tedavisinde B2 ve Koenzim Q 10 kombinasyonu sık kullanılan bir tedavi yöntemidir.