Olay Gazetesi Bursa

Tiroid bezi ve hipotiroidi

Tiroid organı boynumuzdaki kıkırdaklı kısmın hemen altında bulunan bir organdır. Genellikle tiroid denildiği zaman guatr akla gelse de guatr, tiroid bezinin çeşitli sebeplere bağlı olarak büyümesine verilen isimdir yani ikisi farklı anlam taşır.   Tiroid bezi (organı) vücudumuzun kombisi gibi düşünülebilir. Salgıladığı tiroid hormonları vasıtasıyla ısınmamıza, enerjimizi tüketmemize, metabolizmamızın sürdürülmesine neden olur. Başlıca 4 grup […]

Tiroid organı boynumuzdaki kıkırdaklı kısmın hemen altında bulunan bir organdır. Genellikle tiroid denildiği zaman guatr akla gelse de guatr, tiroid bezinin çeşitli sebeplere bağlı olarak büyümesine verilen isimdir yani ikisi farklı anlam taşır.
 

Tiroid bezi (organı) vücudumuzun kombisi gibi düşünülebilir. Salgıladığı tiroid hormonları vasıtasıyla ısınmamıza, enerjimizi tüketmemize, metabolizmamızın sürdürülmesine neden olur. Başlıca 4 grup hastalığı vardır. Tiroid bezi salgıladığı hormonları az üretirse hipotiroidi, fazla üretirse hipertiroidi, eğer boyut olarak büyür ve yumrular (nodüller) içerirse guatr ve kötü hücrelere dönüşürse tiroid kanseri adı verilen durumlar oluşur. Bazı hallerde iltihaplanmasına da rastlanılsa da bu hastalıklardan en çok rastlanılanı hipotiroididir.
 

Hashimoto hastalığı başta olmak üzere iyot metabolizması bozuklukları, enfeksiyonlar, kalıtım, bazı ilaçlar, radyasyon, bazı vitamin ve probiyotik eksiklikleri hipotiroidiye yol açabilir. Hashimoto hastalığı giderek artmakta ve dolayısı ile hipotiroidi vakaları da artmaktadır. Kesin sebebi bilinmese de son çalışmalar hashimoto hastalığında vücudumuzun gluten başta olmak üzere bazı maddelere karşı aşırı hassasiyet gösterdiğini ortaya çıkarmıştır. Böylece vücudun askerleri gluten ile mücadele ederken kendi tiroid dokusuna da savaş açıp tahribata neden olmaktadır. Böylece hormon yapan hücreler zamanla ölmekte ve hormon eksikliği ortaya çıkmaktadır.
 

Hipotiroidide genellikle belirtiler hep aynıdır. Kolay yorulma, halsizlik, üşüme, enerji yokluğu, unutkanlık, çok uyuma ve uykudan kalkmada zorluk, kuru, soğuk ve kaşınan bir cilt, kolay kırılan tırnaklar, kilo alma ve kilo vermede zorluk, depresyon belirtileri, kaslarda karıncalaşma, ses kalınlaşması, göz altı morlukları ve torbaları, adet düzeninde bozulmalar, cinsel isteksizlik, konuşma düzeninin bozulması, kalp atım hızında (nabızda) düşme gibi belirtiler hipotiroidide sık rastlanılan durumlardır.
 

Ülkemizde her iki cinste de sık görülebilmesine rağmen özellikle menopoz dönemi sonrası kadınlarda hipotiroidi sıklığı 3 kişiden 1 kişiye kadar sıktır. Teşhisi kolaydır. Tiroid hormonlarının ve bazı tiroid bezine karşı vücudun oluşturduğu maddelerin ölçümü ile hastalık tespit edilir. Tedavisi de son derece başarılıdır ancak sürekli takip gerekir. Bir uzmanlık dalı olabilecek kadar geniş yelpazeye sahip olan bu hastalığın belirtilerini kendisinde hisseden kişilerin zaman kaybetmeden teşhis için yardım almaları ilerideki yaşam kaliteleri açısından çok önemlidir.

 

ELMALARIN YONGASI

Elma, vazgeçilmez meyvelerimizdendir. İyi bir antioksidandır. ABD’de Massachusetts üniversitelerinden birinde gıda mühendisi olarak çalışan Lili He, elmada bulunan tarım ilacı kalıntılarının elmayı yıkamakla kaybolmadığını belirtiyor (kendi bahçenizde yetişen ve ilaç atmadığınız elmalar hariç). 15 dakika boyunca bir kap içinde karbonatlı suda tuttuktan sonra elmayı yıkadığınızda % 95 oranında hem kabuk hem de kabuk altındaki bu toksik kalıntıları yok oluyor. Anne ve babalar, kanserin kol gezdiği dünyamızda bu konularda çok dikkat etmek, çok uyanık ve bilgili olmak gerekiyor.