Olay Gazetesi Bursa

Konsorsiyum…

Bursaspor, Başkent’te Ankara Demir’e 2-0 kaybederek ligde kalma umutlarını Kaf Dağı’nın ardına gönderdi hafta sonu. Elbette matematiksel olarak bitmediği sürece savaşmaya devam etmeli ancak, görünen o ki Timsah’ın gençleri çoktan pes etmişler. Artık tek umut 14 günlük aranın ardından (puan farkının daha da açılmamasını umut ederek) Buca karşısında taraftarının da desteğiyle 15 maçlık hasreti dindirmek […]

Bursaspor, Başkent’te Ankara Demir’e 2-0 kaybederek ligde kalma umutlarını Kaf Dağı’nın ardına gönderdi hafta sonu.

Elbette matematiksel olarak bitmediği sürece savaşmaya devam etmeli ancak, görünen o ki Timsah’ın gençleri çoktan pes etmişler.

Artık tek umut 14 günlük aranın ardından (puan farkının daha da açılmamasını umut ederek) Buca karşısında taraftarının da desteğiyle 15 maçlık hasreti dindirmek ve bir mucizenin fitilini ateşleyebilmek.

Ancak kabul etmek gerekir ki bu kadro yapısıyla bunu başarmak çok da mümkün görünmüyor.

Çünkü önceki gün Emre Kurtbay kardeşimin de başlığa çıkardığı gibi takımda ‘öğrenilmiş çaresizlik’ durumu hâkim. Takım adeta saha çıkmadan yenilgiyi kabul ediyor.

Şimdi asıl görev saha dışında yönetime düşüyor. Çünkü görünen o ki bu takım düşse de kalsa da Bursaspor taraftarının hayalini kurduğu hedeflerin çok uzağında ve mutlaka takviyeye, hatta kökten bir değişime ihtiyacı var. Bunun da yolu ortada.

Bir şekilde FIFA’dan gelen ceza ve transfer yasağı ortadan kaldırılmalı.

Bunun için de çok ciddi bir paraya ve önemli bir mesaiye ihtiyaç var.

Sinan Bür liderliğindeki yönetim, kalacaksa da gidecekse de canla başla çalışarak, bir an önce camiada bir birliktelik yaratmak zorunda.

Bursaspor’un içinde bulunduğu durum öyle kolay kolay bir kişinin altından kalkabileceği düzeyde değil.

Hem yapılacak görüşmelerdeki ikili ilişkilerin gücü anlamında, hem de maddi anlamda çok ciddi bir oluşuma ihtiyaç var.

Bunun da yolu bana göre bir konsorsiyum.

Bursaspor yaşasın isteniyorsa şu ana kadar kulüpte görev yapmış yönetici ve başkanlar başta olmak üzere herkes taşın altına elini koymalı.

BTSO başta olmak üzere, ne kadar sanayici ve iş insanı örgütü varsa gerek üye olarak, gerekse maddi olarak oluşturulacak bu konsorsiyuma destek vermeli.

Mayısta kimin başkan olacağına bakmaksızın bütün güvensizlikler, kibirler bir yana bırakılıp bir masa etrafında toplanmalı.

Öncelikle elden kaçmak üzere olan benzinlik arazisi bir şekilde kulüpte bırakılarak, daha büyük gelirlere imkân tanınması şart.

Oluşturulacak havuzda 3-5 demeden herkesin katkısıyla, karşılıksız olarak toplanacak paralar şeffaf bir şekilde, çok iyi değerlendirilerek bu çaresizlikten kurtulunmalı.

Aksi halde gelinecek durumu düşünmek bile karabasan gibi.

Bu takım, bu yapı düzeltilmediği sürece düşmeye devam edecektir. 3. Lig, BAL… Ucu açık.

Derken aklıma geliyor yine kendimi yiyorum: Ah be Recep, mankeninle muhtarınla keşke Bursaspor’u bu kadar sevmeseydin.