Olay Gazetesi Bursa

Ya tarih olacağız ya da tarih yazacağız

Bursaspor puan kaybına tahammülü olmadığı bir maça çıktı dün. Karşısındaki Bucaspor 1928 birçoğu Süper Lig tecrübesi yaşamış isimlerden oluşan bir 11’le çıktı sahaya. Böylesi zorlu bir rakip karşısında aslında maça hiç de fena başlamadı Bursaspor’un gençleri. Ancak 11. dakikada savunma derinliğinin bir anlık kayboluşuyla topu kalesinde görmekten de kurtulamadı yeşil beyazlı takım. Erhan Çelenk’in golü […]

Bursaspor puan kaybına tahammülü olmadığı bir maça çıktı dün. Karşısındaki Bucaspor 1928 birçoğu Süper Lig tecrübesi yaşamış isimlerden oluşan bir 11’le çıktı sahaya.

Böylesi zorlu bir rakip karşısında aslında maça hiç de fena başlamadı Bursaspor’un gençleri. Ancak 11. dakikada savunma derinliğinin bir anlık kayboluşuyla topu kalesinde görmekten de kurtulamadı yeşil beyazlı takım.

Erhan Çelenk’in golü sonrası oyunda kalmaya çalışan Timsah beraberlik fırsatını, 28. dakikada Çağatay’ın karşı karşıya kaldığı pozisyonda yaptığı zayıf vuruşla kaleci Korcan’ın ayaklarında bıraktı.

Bu pozisyonun yarattığı ivmeyle peş peşe 1-2 pozisyon daha bulan yeşil beyazlılar pozisyonları golle sonlandıramayınca soyunma odasına 1-0 geride girdi.

Bu bölümde İzmir ekibinin filelere gönderdiği iki topun yardımcı hakemin çok doğru tespitleriyle ofsayta takılması da ikinci yarı öncesi Bursaspor’un umudunu diri tuttu.

Dengeli başlayan ikinci yarıda en önemli fırsatı 58. dakikada yine Çağatay’la yakalayan Timsah, kaptanın biraz eveleyip gevelemesi sonrası beraberliği bulamadı.

İlerleyen dakikalarda oyunu soğutarak maçı bitirmeye çalışan rakibi karşısında yeterince agresif bir oyun sergileyemeyen yeşil beyazlılar için maç 85’te bitti. Bir dakika önce yine Çağatay’la çok net fırsatı heba eden Timsah, karşı atakta büyük bir tecrübeye sahip Yasin Öztekin’i durduramayınca yenilgi de kaçınılmaz oldu.

Bu sonuçtan sonra Bursaspor’un 14 puan farkı, 10 haftada kapatıp lige tutunabileğini düşünmek fazlasıyla ütopik olur.

Bu tabloda herkesin payı var belki ancak en azı herhalde mevcut yönetimindir.

Şimdi gerçekten iyi niyetle çalıştığını gördüğümüz Sinan Bür yönetiminin mayısta yapılacak kongreye kadar gelecek sezon için neler yapılması gerektiğini çok iyi bir şekilde analiz ederek, kurtuluşun reçetesini genel kurul üyelerine ve aday olacaklara sunması gerek.

Çünkü 3. Lig’e 1,5 milyar liraya yakın bir borçla düşmüş, kadrosu 3. Lig için bile son derece yetersiz olan bir kulübün bu bataktan çıkışı bir kaç kişinin çabasıyla olmaz.

Birilerinin hareketi başlatması gerek.

Birlik olmadan kimsenin kılını kıpırdatmaya niyeti yok çünkü.

Ya ağalar beyler bu kulübe sahip çıkacak ya da hep birlikte koca çınarın yok oluşunu seyredeceğiz.

Yani ya tarih olacağız ya da tarih yazacağız.

Her iki potansiyel de bu kentte var!