Olay Gazetesi Bursa

Kadına dönük ücret ayrımcılığı zirvede

Herkes kendi kazancını bilir. Peki ya diğerleri? Nokta atışı başkalarının kazancını bilme şansımız pek yok. Ama TÜİK’in Kazanç Yapısı Araştırması ana kategorilerde bir fikir sahibi olmamızı sağlıyor. Dün açıklanan en taze veriler Türkiye’nin 2018 yılı kazanç haritasını ortaya koymuş vaziyette. 2018’de kişi başı yıllık ortalama brüt kazanç 49 bin 1 TL olarak kayıtlara geçmiş. Ama cinsiyete, eğitime ve mesleklere göre ciddi […]

Herkes kendi kazancını bilir.

Peki ya diğerleri?

Nokta atışı başkalarının kazancını bilme şansımız pek yok.

Ama TÜİK’in Kazanç Yapısı Araştırması ana kategorilerde bir fikir sahibi olmamızı sağlıyor.

Dün açıklanan en taze veriler Türkiye’nin 2018 yılı kazanç haritasını ortaya koymuş vaziyette.

2018’de kişi başı yıllık ortalama brüt kazanç 49 bin 1 TL olarak kayıtlara geçmiş.

Ama cinsiyete, eğitime ve mesleklere göre ciddi biçimde farklılaşan kazançlar söz konusu!

Mesela erkekler için 50 bin 297 TL olan ortalama kazanç kadınlar için 46 bin 208 TL olarak tahmin edilmiş TÜİK tarafından.

Yani 4 bin 89 lira fark var erkekle kadınların sağladığı ücret kazancı arasında.

Kadınların ortalama kazancı genel ortalamanın da 2 bin 793 lira altında kalmış durumda!

Fırsat eşitsizliği sorununun gelir ayağını bu rakamlarda net biçimde görmek mümkün.

Erkek ve kadın arasındaki ücret farkının erkek ücreti içindeki yüzdesi olarak tanımlanan cinsiyete dayalı ücret farkı yıldan yıla hızla artıyor!

Cinsiyete dayalı ücret farkında ülke ortalaması 2018’de yüzde 7,7 seviyesinde gerçekleşmiş.

Farkın sadece 4 yıl önce yüzde 0,4 seviyesinde olduğunu dikkate aldığımızda durumun vehameti daha net anlaşılır.

Diğer taraftan eğitim sınıflamasındaki kazanç analizinde kadınların aleyhine olan tablonun daha da derinleştiği alanlar da dikkat çekiyor!

Nasıl mı?

2018’in eğitim durumuna göre oluşan farka baktığımızda meslek lisesi mezunlarında yüzde 28,8 gibi çarpıcı bir rakamla karşılaşıyoruz!

Eşitsizlik skalasında ilkokul ve altı eğitim düzeyi yüzde 20,7 ile ikinci sırada yer almakta.

Ve ne yazık ki yüksek eğitim de kadına çok fazla avantaj sağlamıyor.

Çünkü…

Yüksekokul ve üstü eğitim seviyesinde cinsiyete dayalı ücret farkı yüzde 19,6’yı bulmakta.

Üniversite eğitimine para kadına hem iş bulurken hem de ücrette kayda değer bir avantaj sağlamıyor demek ki!

İlginçtir ki en düşük ücret farkı yüzde 14,3’le lise mezunları arasında görülmekte.

 

Eğitim şart mı?

 

Bu eşitsiz tabloya rağmen yine de eğitim şart.

Rakamlar kazançların genel olarak eğitim durumu ile doğru orantılı yükseldiğini söylüyor.

Nitekim en yüksek yıllık ortalama brüt kazancı yüksek okul ve üstü eğitim düzeyine sahip olanlar elde etmekte!

Bu eğitim kategorisinde 2018’de ortalama kazanç erkeklerde 78 bin 41 TL, kadınlarda ise 62 bin 51 TL seviyesinde gerçekleşmiş.

Aralarındaki farka rağmen her ikisi rakam da ülke ortalamasının hayli üstünde bulunuyor!

Ancak giderek artan sayıda üniversite mezunun asgari ücrete razı olarak çalışmaya başlaması durumu ne yazık ki negatif yönde değiştirebilir.

 

En kazançlı sektör

 

Geleceğe hazırlanan gençleri en yakından ilgilendiren konuların başında meslek ve sektör seçimi gelmekte.

Bu anlamda kazanç fırsatları tercih sıralamasındaki başlıca faktörlerden biri olarak öne çıkıyor.

2018’de en yüksek yıllık ortalama brüt kazancın 100 bin 467 TL ile “bilgi ve iletişim” alanında olması önemli bir uçucu niteliğinde!

Arkasındansa 95 bin 314 TL’lik kazançla finans ve sigortacılık gelmekte.

En düşük kazançsa 35 bin 172 lira “konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri” sektörüne ait.

Meslek grubu ayrımında ise doğal olaran en büyük parayı “yöneticiler” almakta.

En az kazanç da “nitelik gerektirmeyen meslekler” grubunda yani vasıfsızlarda karşımıza çıkıyor.

Türkiye’nin vasıflı eleman ihtiyacı bu açıdan da kendini net biçimde gösteriyor.