Olay Gazetesi Bursa

Mali desteklerin etkisi

Ekonominin canlanması Türkiye için hayati önem taşıyor. Çünkü öncelikle baş etmemiz gereken yüksek bir işsizlikle karşı karşıyayız. Özellikle de yüzde 27’yi aşan genç işsizlik oranı bu alana daha özel bir önem verilmesi gerektiğini söylüyor! Ancak, özel sektör yatırımlarının neredeyse durmuş olması istikrarlı bir istihdam artışını önleyen en önemli faktör konumunda. Yatırımların önünü kesen iç ve dış birçok […]

Ekonominin canlanması Türkiye için hayati önem taşıyor.

Çünkü öncelikle baş etmemiz gereken yüksek bir işsizlikle karşı karşıyayız.

Özellikle de yüzde 27’yi aşan genç işsizlik oranı bu alana daha özel bir önem verilmesi gerektiğini söylüyor!

Ancak, özel sektör yatırımlarının neredeyse durmuş olması istikrarlı bir istihdam artışını önleyen en önemli faktör konumunda.

Yatırımların önünü kesen iç ve dış birçok faktör var.

Sonuçta mevcut ortam yatırım yapmayı bir kenara bırakın bazı firmaların ayakta kalmasını dahi zorlaştırabiliyor.

Özellikle geçen yılki kur ve faiz şokunun dayattığı maliyet yükü ve finansal darboğazla baş etmek şirketlerimiz için pek de kolay olmadı!  

Yani bir yanda yatırım zeminin iyileşmesi önem taşırken diğer yanda da mali yüklerin hafifletilerek rekabet gücünün korunması hayati önem taşımakta.

Hatta kısa vadede borç yüklerinin hafifletilmesi ve can suyu niteliği taşıyan kredi fırsatlarının yaratılması daha büyük bir öneme sahip.

Çünkü öncelikle gemiyi yüzdürmek şart!

Özellikle finansal kabiliyetleri zayıf küçük ve orta boy işletmeler açısından mali desteklerin önemi büyük.

Maliyet artışlarını tetikleyen son zamlardan sonra dibe vuran karlılık; işçi çıkartılması gibi sonuçlar doğurabilmekte.

 Ekonomi yönetiminin bu anlamda bir duyarlılık göstermesi sevindirici!

Son birkaç senedir dara düşen işletmelerin desteklenmesi için kredi musluklarını açacak mekanizmalar aralıklarla devreye girdi.

Kredi Garanti Fonu fonksiyonel bir destek unsur olarak görev yaptı bugüne kadar.

Çeşitli farklı finans imkanları birçok firmayı deyim yerindeyse ipten aldı.

Aslında ekonominin doğası gereği bitkisel hayata girmiş bazı firmaların doğal ayıklanma süreçlerini yaşamaları daha doğru bir tercih olabilirdi!

Yaşama ve gelişme potansiyeli olanlara kaynakların yoğunlaşması toplam verim üzerinde daha etkili olabilirdi.

Ancak, olabildiğince genele yayılan bir destek anlayışı öne çıkmış vaziyette.

Elbette ki isteyen herkes istediği kadar kaynağa ulaşamıyor.

Bu süreçte de sıkıntı yaşayan işletmeler olduğu biliniyor!

Yine de bir yanda borç yapılandırma faaliyetleri diğer yanda da taze kaynak sunumu ekonomiyi az da olsa rahatlatma görevi görüyor.

Son olarak 25 milyon TL sınırda tartışma konusu olan kredi yapılandırmasının genele yayılma müjdesini almıştık.

Kredi müjdesini de dün Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank Bursa’da verdi.

Özel sektörden gelen bir bakanın sanayi kenti Bursa’yı yakından tanıma fırsatı bulduğu ziyarette KOSGEB kaynaklı uygun koşullu kredi haberi öne çıktı!

 

İstihdam korunabilecek mi?

 

KOSGEB Girişimcilik Destek Programı’ndan yararlanan ya da yararlanmayı planlayan girişimciler hedef kitle konumunda.

Destek programının özünde 10 puana kadar faiz desteği ve 50 bin TL’lik kredi üst sınırı belirlenmiş.

Girişimcinin genç, kadın, engelli, gazi veya şehit yakını olması durumunda 50 bin liralık limit 70 bin liraya çıkıyor.

12 ay vadeli yüzde 3,75 faizli kredi fırsatı küçük girişimciye finansal anlamda nefes alma imkanı tanıyor.  

Tabii ki günümüzde 50 bin TL’lik krediyle yapılabileceklerin sınırlı olduğu gerçeği de unutulmamalı!

Yani yeni makine veya teçhizata yetebilecek bir para değil.

Daha ziyade enerji faturalarının ve maaşların ödenmesini sağlayan bir destek demek daha doğru olur.

En azından istihdamın korunması için bir fırsat penceresinin aralanmış olması da bir kardır vatandaş adına.

İstihdam artışı içinse yeni destek paketlerini ve reformları beklemek gerekecek.