Olay Gazetesi Bursa

Vatandaş dipten çıkışı teyit etti

TÜİK ve Merkez Bankası işbirliği önemli bir öncü göstergeyi karşımıza çıkarmakta. Tüketicinin ekonominin mevcut durumu ve geleceği hakkında ne düşündüğünü gösteren bir güven endeksimiz var. Vatandaşın çeşitli sorulara verdiği yanıtlar, endeks değerlerine dönüştürülüyor. Endekslerdeki değişim ise sahadaki durumun analizine fırsat vermekte. Dün TÜİK’in açıkladığı kasım ayı tüketici güven endeksi ekime göre yüzde 5,2 artışla 59,9 puan seviyesine çıktı. Peki bu yükseliş […]

TÜİK ve Merkez Bankası işbirliği önemli bir öncü göstergeyi karşımıza çıkarmakta.

Tüketicinin ekonominin mevcut durumu ve geleceği hakkında ne düşündüğünü gösteren bir güven endeksimiz var.

Vatandaşın çeşitli sorulara verdiği yanıtlar, endeks değerlerine dönüştürülüyor.

Endekslerdeki değişim ise sahadaki durumun analizine fırsat vermekte.

Dün TÜİK’in açıkladığı kasım ayı tüketici güven endeksi ekime göre yüzde 5,2 artışla 59,9 puan seviyesine çıktı.

Peki bu yükseliş ne anlama geliyor?

Ekonomiye dönük beklentilerde önceki aya göre bir iyileşme olduğunu anlıyoruz öncelikle.

Ulaşılan seviyenin son 7 ayın en yüksek düzeyi olması da dipten çıkışın bir işareti niteliğinde!

Ayrıca kasım itibarıyla yılın en iki ikinci endeks değeri var karşımızda.

Bir de tüketici güvenini oluşturan bütün alt endekslerde çıkış olduğunun altını çizmekte fayda var.

Yani vatandaşa göre kötü günler geride kalıyor!

Peki bu güven artışı kalıcı mı?

İyileşme hızlı mı olur? Yavaş mı?

Yanıt için önce alt endekslerin verdiği sinyallere bakalım.  

Genel ekonomik durum beklentisi endeksi kasımda yüzde 6,9’luk yüksek bir artış oranına imza attı!

Yani ekonominin iyileşmeye devam etmesini bekleyenler bu oranda artış kaydetti.

Gelecek 12 aylık döneme ilişkin hanenin maddi durumuna ilişkin beklentiyi yansıtan endeks ise yüzde 6,1 yükseldi.

Gelir beklentisinde iyileşme olduğunu görüyoruz.

Ancak, tasarruf etme ihtimalini gösteren endeks sadece yüzde 0,5 arttı!

Demek ki gelir artışı bekleyen vatandaş harcamalarda da artış olacağı öngörüyor.

Dolayısıyla tasarruf etme ihtimalinde cılız bir yükselişin karşımıza çıkması doğal.

Çünkü vatandaşın ağzı enflasyondan yeterince yandı.

Fiyat artışlarıyla birlikte tasarrufa para ayırmanın da iyice zorlaşması doğal bir sonuç!

Yüksek seyreden işsizliğe rağmen işsiz sayısı beklentisi endeksinin yüzde 3,6 yükselmesi ise pozitif bir gelişme.

Çünkü bu endeksin yükselmesi işsiz sayısı beklentisinde azalışı ifade etmekte.

 

Alınacak çok yol var

 

Özetle tabloya baktığımızda umutların tazelendiği görülüyor.

Ancak tüketici güven endeksinin hala 60 puanın altında kalması alınacak daha çok yol olduğunu göstermekte.

Çünkü güven endeksinin en azından ekonominin nispeten iyi olduğu 2018’in ilk yarısında olduğu gibi 70 seviyesinin üzerinde seyretmesi lazım!

Genel ekonomik konjonktürü dikkate aldığımızda bu seviyelere en erken 2020’nin ikinci çeyreğinde ulaşabileceğimiz görülmekte.

Bu öngörü normal şartlar altındaki gelişmeleri içeriyor.

Yani olası sürprizlerin umutları törpülemesi ihtimalini de dikkate almakta fayda var.

 

 Yabancılar niye ıskalıyor?

 

Türkiye ekonomisinin falına bakanlar beklentilerini ardı ardına revize ediyor.

Son olarak Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminini iki ayın ardından yeniden yukarı yönlü revize etti.

OECD, 2019 için yüzde 0,3 olarak açıkladığı küçülme beklentisini yüzde 0,3 büyüme olarak değiştirdi.

Yani 0,6 puanlık bir iyileştirme yaptı.

Ve görülüyor ki kısa süre sonra yukarı yönlü bir revizasyon daha gerçekleşecek.

Çünkü yabancı kuruluşlar büyüme dinamiklerimizi tahmin etmede hep cimri davranmakta!

Ve öyle görünüyor ki; sadece iki ay içinde 2020 tahminini yüzde 1,6’den yüzde 3,0’e çıkaran OECD, öngörüsünü yüzde 3,5 – 4,0 aralığına çekmek zorunda kalacak.