Bursa her geçen gün büyüyor. Nüfus artıyor, kentsel ihtiyaçlar çoğalıyor. Bununla birlikte hizmete olan talep de yükseliyor. Gelen her belediye başkanı geride iz bırakan işler yapıyor. Bugün susuzluğu ve şebekedeki kesintileri konuşuyoruz ama onun için de hemen her dönem atılmış adımlar var.
Geçtiğimiz gün Botanik Park‘a yolumuz düştü. Malumunuz burası Büyükşehir‘in eski başkanlarından Erdem Saker tarafından kentimize kazandırıldı. Zoopark ile birlikte şehrimize armağan edilen bu iki dev park şimdi hemşehrilerimizin ailecek gidip, soluklanabilecekleri muazzam bir yeşil alana dönüştü.
Burayı kente kazandıran Erdem Saker’in ismi de sonraki yönetimlerce büyük vefa gösterilerek adı verildi.
Yani, Bursalıların ekmek paralarından elde edilen kazançla dikilen ağaçlar bugün devasa ormana ve koruya dönüştü.
Parkta dolaşırken buranın kim tarafından kente kazandırıldığına dönük bilgilendirme tabelaları dikkatimiz çekti.
Şehrimize 23 yıl DSİ Bölge Müdürü olarak hizmet veren ve bu sürede kentimizin bugün su ihtiyacının çok büyük bölümünü karşılayan Doğancı Barajı ile Dobruca Arıtma Tesisleri‘ni de inşaa eden Saker, 1994-1999 yılları arasında da Büyükşehir belediye başkanı olarak doğduğu kente hizmeti dokundu.
Büyük bir vefa örneği gösterilerek ismi Botanik Park’ta ölümsüzleştirilen değerli büyüğümüz
Erdem Saker halen döneminde hizmete açılan Zoopark‘a da katkı sunmaya devam ediyor.
İz bırakan işlere imza atan Saker’e biz de sağlıklı bir ömür diliyoruz.
Merhum Reşat Oyal’ın adını Kültürpark‘a, yine merhum Teoman Özalp‘ın adını Hamitler Kültürparkı‘na veren sonraki dönem yöneticilerinin de doğru bir kararla, şehrimize büyük dokunuşlar yapmış yöneticileri gelecek kuşakların da tanıması adına parkalarda bilgilendirme materyalleriyle adlarını ölümsüzleştirmelerini takdirle karşılıyoruz.
Çınarcık isale hattına dönük tartışma ne kadar inandırıcı?
Şu bir gerçek ki, paketlenmiş suyu ülkemizin dört bir yanına ulaşan, hatta yurtdışına bile ihraç edilen Bursa artık susuz bir kent.
Barajlar dibe vurdu. Kentin imdadına yetişecek Çınarcık Barajı ise Bursa‘ya yıllardır bağlanamadı.
20 yıl sonra Bursa‘yı kaybeden iktidar partisi, susuzluğun faturasını 1,5 yıllık CHP’li Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı’na kesiyor.
Seçim öncesi başlanan ve dış finansla 10 ayrı yükleniciye ihale edilen Çınarcık Barajı isale hatları, artırma tesisi ve depolarını Başkan Mustafa Bozbey‘in durdurduğunu iddia ediyorlar.
Acaba öyle mi?
Hem Başkan Bozbey hem de BUSKİ böyle bir iş durdurma olmadığını açıkladılar.
Burada asıl sorulması gereken konu bize göre DSİ bu işi niye yapmadı?
Neden, BUSKİ bu işi devralmak zorunda kaldı?
Baraj bittiği halde 20 yıla yakındır o hatlar, depolar ve arıtmalar neden DSİ tarafından yapılmadı? Oysa, bütün bunlar DSİ‘nin asli görevlerinden değil miydi?
Burada bize göre asıl sorumlular; DSİ ve onun bağlı olduğu iktidar partisinin bakan, milletvekili ve il yöneticileridir.
DSİ, Çınarcık Barajı‘nın kente uzantısını ve eklentilerini yapmadığı için önceki dönem Büyükşehir belediye başkanı bu işi dış kredi ile borçlanarak BUSKİ‘nin uhdesine almıştır. Oysa, o dönemde Büyükşehir belediye başkanı da iktidar partisindendir. İktidar partisi DSİ‘ye söz geçiremediği için mi bu iş BUSKİ’ye kalmıştır?
Yani, DSİ‘nin yapmadığı bir işin faturası seçim sonrası işbaşına gelmiş 1,5 yıllık yönetime yıkılmak isteniyor.
Eskiden, iktidar partilerinin Bursa‘da yumruğunu masaya vurduğunda Ankara‘yı titreten ağabeyleri vardı.
Demek ki, şimdiki ağabeyler masaya yumruklarını vuramamışlar veya ilgi alanlarına kentin susuz kalma riski hiç girmemiş.
Polemiğe değil olacak işe bakılmalı
Olan oldu. Suyumuz tükendi. Yağışların gelmesi için duacıyız. Fakat kent olarak artık bu işin siyasi malzeme olmasına değil, yapılacak işe bakmalıyız. İktidar muhalefet demeden, 3 milyonu aşkın insanın susuzluktan kurtaracak adımları hızla atmalıyız.
DSİ Genel Müdürlüğü başta olmak üzere Bursa‘nın tüm kurumları, Valilik, Büyükşehir Belediyesi, BUSKİ el ele verip, kente Çınarcık suyunun tümünü, başka kuruluşlarca paylaşılmadan, hızla ulaştırmanın, bağlamanın yollarına bakmalılar.
Polemik kimseye bir şey kazandırmaz.
Vatandaş akşam eve geldiğinde musluğundan suyunun akmasını, elektriğinin ve gazının yanmasını ister.
Bursa‘yı susuzluktan kurtaracak işlere yoğunlaşışmalı.