Önceki gün tam da adli yılın başlangıç günü, Bursa’da çok konuşulacak bir imar soruşturması dosyasını gündeme taşımıştık. Aralarında eski ve mevcut Büyükşehir belediye başkanlarıyla, eski Nilüfer belediye başkanlarının, meclis üyelerinin ve kimi bürokratların yer aldığı isimlerin Balat’taki 40 katlı Central Balat kuleleri ve Umutkent sitesi imar düzenlemeleri yüzünden hakim karşısına çıkacaklarını aktarmıştık.
O yazımız üzerine dün ikiz kulelerin sahiplerinden Avukat Fatih Taşyakan ile konuştuk.
Olay Medya’da ziyaretimize gelen Taşyakan, mahkeme dosyasındaki, ‘haksız yarar’ sağlama konusuyla, gazetemizdeki, ‘Bursa’nın göbeğine hançer gibi saplanan’ ifadelerine itiraz etti.
Kendi projeleri için parsel bazlı değil, ada bazlı plan tadilatı yapıldığını, 5 parselin birleştirilerek adaya dönüştürüldüğünün altını çizen Taşyakan, müfettişlerin ve dosyayı iddianameye dönüştüren savcılığın da bu konuda ‘yanıltılmış’ olabileceğini ileri sürdü.
Söz konusu proje için 6 kez imar planlarının iptal edildiğini kaydeden Taşyakan, iptale ‘parsel bazlı tadilat’ ifadesinin gerekçe gösterildiğini, oysa, buranın 27 bin metrekare alanlı bir ada olduğunu vurguladı.
Projede emsalin önemli olduğunu, 1,5 emsale o dönem kentsel dönüşüm başvurusu yapıldığı için ilave 0.50 emsal hakkı daha verildiğini ve 2 emsalle kulelerin tamamlandığını kaydeden Taşyakan, belediye ve bakanlık denetimlerinde, projede alınmış ruhsata göre asla bir emsal fazlalığının söz konusu olmadığını da söyledi.
Ruhsatı iptal eden Nilüfer Belediyesi ile mahkemelik
Taşyakan, kulelerin tamamının bitirildiğini, 592 ayrı tapu alındığını, yaşamın başladığını, iş bitirme belgeleri ve SGK ilişki kesme işlemlerinin ardından yapı kullanma izniyle tapuların çıkarıldığını, ancak sonradan Nilüfer Belediyesi’nin yargı kararlarını öne sürüp, yapı ruhsatını komple iptal ettiği için 5 yıldır da AVM’ye yapı kullanma izni alamadıklarını, mağduriyet yaşadıklarını hatırlattı.
Avukat Taşyakan, bu konuda Nilüfer Belediyesi ile de davalık olduklarını, kayıplarının telafisi için tazminat istediklerini, yapı kullanma izni için kendilerinden şu an Bursaray istasyonun yapıldığı alanla, otopark olarak kullanılan 4 bin 500 metrekare alanı daha terk ettiklerini, buna rağmen AVM’ye kullanma izni verilmediğini, buranın atıl vaziyette durduğunu ifade etti.
“Bu ülkede adalet var ise biz bu davayı kazanacağız. Kimse bizim zararımızı konuşmuyor. Ortada garabet bir durum var. Binanın en üstünde ruhsat var, altı ruhsatsız durumda. Bu komik bir durum. Şu an yeni bir plan yapılması lazım” diyen Taşyakan, geçmişte 600 kişinin çalıştığı şirketlerinde şu an 2 kişinin kaldığını ve ailesinin de Bursa’yı terk edip, Hırvatistan’da inşaat yapmaya başladığını belirtti.
Taşyakan, AVM’nin açtırılmamasının ekonomik kayba neden olduğunu, buradan devletin de vergi, SGK primi, istihdam vb. gibi kayıplarının söz konusu olduğunu, en az 600 kişinin çalışacağı bir yapının bizzat belediyeler eliyle değersizleştirildiğini de sözlerine ekledi.
Maliye geri adım attı 4 ilçeyi sevindiren haber
Hazine ve Maliye Bakanlığı ülke genelinde mükellef sayısı binin altına inen 80 dolayındaki ilçenin mal müdürlüklerini kapatma kararı almış, bu o ilçelerde büyük bir infiale yol açmıştı.
Tasarruf amaçlı atıldığı öne sürülen o adıma ilçelerden tepki gelince, siyasi otorite, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu adımını durdurmasını istedi.
Aralarında Bursa’nın Keles, Harmancık ve Büyükorhan ile Orhaneli ilçelerinin de bulunduğu mal müdürlüklerinin ikinci bir emre kadar kapatılmasının iptal edildiği bildirildi.
O müdürlüklerin eylül ayı itibariyle kapanmış olması bildirilmişti. Geri adım atan bakanlık, ayrıca Orhaneli’de müstakil bir vergi dairesi kurulmasını da kesinleştirdi. O dairenin resmen 8 Eylül’de işleme başlayacağını da öğrendik.
Dağ ilçelerimizin kaderini, geleceğini ve gelişimini etkileyecek kararlardan geri dönülmesi sevindirici.
Ziraa, giden her devlet dairesinin bölgedeki ilçeleri daha da çoraklaştırdığı, ıssızlaştırdığı, insansızlaştırdığı ve kente göçü kaçınılmaz kıldığı biliniyor.
AK Parti’nin yereldeki kurmaylarının ricasıyla tornistan yapan Hazine ve Maliye Bakanlığı buraları kapatma konusunu ileride tekrar gündemine alır mı, bilmiyoruz.
Şimdilik o defter rafa kalkmış görünüyor.