Olay Gazetesi Bursa

Üzülüyorum ülkemin haline

Üzülüyorum ülkemin haline… Ama dolar umurumda değil. İnsanımızın tek gündeminin dünyalık hevâ ve heves olmasına üzülüyorum. Ne ara bu kadar dünyevileştik? Ağzından ‘asgari ücretlinin hali ne olacak’ cümlesini düşürmeyenler ile asgari ücretliye zırnık yardım yapmayanların aynı insanlar olmasına üzülüyorum. Fırsatçılığın dibine vuranların, her ay birikimine birikim katanların, evi arabası, malı mülkü olanların en çok yakınan […]

Üzülüyorum ülkemin haline… Ama dolar umurumda değil. İnsanımızın tek gündeminin dünyalık hevâ ve heves olmasına üzülüyorum. Ne ara bu kadar dünyevileştik?

Ağzından ‘asgari ücretlinin hali ne olacak’ cümlesini düşürmeyenler ile asgari ücretliye zırnık yardım yapmayanların aynı insanlar olmasına üzülüyorum.

Fırsatçılığın dibine vuranların, her ay birikimine birikim katanların, evi arabası, malı mülkü olanların en çok yakınan insanlar olmasına üzülüyorum.

Şahsi menfaatini ülke menfaatinin önünde tutanların, vatan millet söylemini ağzından düşürmemesine üzülüyorum.

Müslüman olduğunu söyleyen, muhafazakâr olduğunu iddia eden insanların faizin artırılmasıyla daha zengin olacağı için faizi savunmasına üzülüyorum.

İlerici olduğunu söyleyen, dünyadaki gelişmeleri iyi takip ettiğini söyleyen insanların dünyadaki ekonomik sıkıntı ile ilgili hiçbir şey bilmemesine üzülüyorum.

Covid gündemdeyken neden kapanma gelmiyor diye feryat figan edenlerle Covid’in de etkisiyle ekonomik sıkıntıda yine en çok feryat figan eden insanlar olmasına üzülüyorum.

Suriyelilere ‘neden ülkenizi bırakıp geldiniz, gerekirse orada ölün’ diyenlerle fırsat bulduğu an Türkiye’yi terk edecek olanların aynı insanlar olmasına üzülüyorum.

Türk ordusunu çok sevdiğini iddia edenlerle Türk ordusunun elindeki en büyük kozlarından birisi olan sınırötesi müdahale yetkisini elinden almaya çalışanların aynı insanlar olmasına üzülüyorum.

Ülkede neden bu kadar Mercedes var diyerek duyarlı profil çizmeye çalışanların kendi altında Mercedes olmasına üzülüyorum.

Elli yaşındayken başörtüsü için bir metre karelik bez parçası diyenlerin yetmiş yaşına geldiğinde muhafazakâr insanlarca karşılık bulmasına üzülüyorum.

‘FETÖ terör örgütüyse bu örgütün bir üyesi de benim gelin alın kardeşim’ diyenlerin milletvekili olunca şehit bacısına galiz küfür etmesine üzülüyorum.

Şehit yakınına küfür edenleri savunmak için meclis kürsüsünden küfür eden kadınları izlerken üzülüyorum.

Ülkeyi bölmek istediklerini her fırsatta dile getirenlere karşı şirinlik yarışına giren insanları görünce çok üzülüyorum.

Türk Devletleri Teşkilatı’nın Türkiye’de toplanması ve gelecek için önemli olabilecek teşkilatla ilgili milliyetçi olduğunu söyleyen insanların iki çift kelime etmemesine üzülüyorum.

Hiçbir eğitimi ve kültürel birikimi olmayan gençlerin ajanslar sayesinde sosyal medyada aktif olmasına ve sözü geçen gençler olmasına üzülüyorum.

Z kuşağının gelecekteki hedefinin sıfır eğitimi olan sosyal medya fenomenleri olmasına üzülüyorum.

Siyasi gelişmeleri enine boyuna tartışanların gençler İslam’dan uzaklaşırken hiçbir fikir beyan etmemesine fazlasıyla üzülüyorum.

Ne iş yapıldığıyla ilgilenmeyen insanların ne kadar para kazanıldığıyla ilgilenmesine böylelikle para kazanmak için her yol mûbah anlayışının güç kazanmasına üzülüyorum.

Yıllarca edilen mücadelenin geldiğimiz noktada manevi olarak az sayıda insanca karşılık bulduğunu görmekten, ekseriyetinin maddi olarak tartışılmasından dolayı üzülüyorum.